Boston Üniversitesi Tıp Merkezi’nde tıp profesörü olan Michael Holick kendisini ‘D vitaminine öncülük eden uzman’ olarak tanımlıyor. Gerçekten de öyle. Lisansüstü eğitimini tamamlarken D vitamininin kanımızda bulunan formunu bulmasıyla başlayan uzmanlığı, şu anda çoğu D vitamini konseylerinde isminin her zaman yer alıyor olmasıyla devam ediyor. Geçen hafta düzenlenen Amerikan Yağ Kimyagerleri Derneği (AOCS) toplantısında Dr. Holick tarafından verilen sunuma katılma fırsatım oldu.
D vitamini kemik sağlığı ve kas gücü için gerekli, yağda çözülebilen bir vitamin. Hepimizin bildiği gibi güneş, sahip olduğumuz en iyi D vitamini kaynağı. Dr. Holick’e göre dünya çapında insanların yarısı D vitamini eksikliğine sahip.
Boston şartlarında (42o kuzey paraleli) güneş ışınları sayesinde yeterince D vitamini üretebilmek ancak vücut yüzeyinin %15-20`lik kısmının haftada 2-3 defa 5-15 dakika kadar güneşe maruz bırakılmasıyla gerçekleşebiliyor. Ancak bu bütün yıl boyunca ve günün her saati için geçerli değil.
Profesörün yaptığı araştırmalara göre Türkiye’nin de içinde bulunduğu 32o Kuzey paralelinin kuzeyinde bulunan hiçbir bölgede Kasım-Mart ayları arasında güneşe maruz kalma sonucunda vücutta D vitamini üretimi yapılamıyor. Ayrıca yıl boyu gün batımı sırasındaki güneş de aynı şekilde hiçbir D vitamini üretimine sebep olmuyor. Bunun yanı sıra güneş koruyucu krem kullanmak da üretilebilecek D vitamini oranını %98 azaltıyor.
Peki, güneşten sağlayamadığımız D vitaminini gıdalardan sağlayabilir miyiz?
Güneş ışığına maruz kalma sonucu vücudumuzda oluşan D vitamininin vücutta kalma süresi, gıdayla alınan D vitamininin vücutta kalma süresinin 2 katı. Üstelik maalesef D vitamini gıdalarda nadiren bulunuyor. Ancak yağlı balıklar -özellikle somon- haftada 5-7 defa tüketilirse yeterli miktara beslenme aracılığıyla ulaşılabiliyor. Tüketilen balık ise doğal olarak avlanmış balık olmalı. Ayrıca, yumurta ve süt de ton balığı ve somon gibi yağlı balıklara kıyasla az da olsa D vitamini içeriyor. Holick`e göre ABD`de hiçbir çocuk veya yetişkin beslenme yoluyla yeterli miktarda D vitamini alamıyor. Bebekler için de maalesef sadece anne sütü yeterli değil (yeni doğanlara verilen D vitamini damlalarının sebebi de tam olarak bu). Yaklaşık olarak 85 g pismiş kılıç balığı 560 IU, 85 g kızıl somon balığı 450 IU, 1 yumurta 40 IU, bir ton baliği konservesi 150 IU ve 85 g pişmiş dana ciğeri 40 IU D vitamini sağlıyor.
D vitamini eksikliğinde özellikle çocuklarda diş çürümeleri sıklıkla görülüyor. Tiroit hormonlarının sağlıklı salgılanması kandaki D vitamini ve kalsiyum oranlarıyla doğrudan ilgili. D vitamini eksikliğinde kalp yetmezliği görülebiliyor, çünkü D vitamini kalp kaslarını da güçlendiriyor. D vitamini eksikliğinde kalp krizi riski %50 artıyor.
Dr. Holick`in değindiği bir başka nokta ise güneşlenmenin kanser riskini azaltması. Kolon ve meme kanseri de dahil olmak üzere çoğu kanser riskinin günde 1000 IU D vitamini takviyesi ile %50-60 oranında azaltıldığından bahsediliyor. Bu da D vitamininin kanser hücresi gelişimini engelleyici olmasından kaynaklanıyor.
Kış dönemi, grip virüsünün pik yaptığı bir dönem. Kan D vitamini seviyesi yaklaşık 38 ng/mL ise solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riski 2 kat azalıyor.
Ne kadar D vitamini almalı?
Sağlıklı yetişkinlere 2000 IU günlük alım öneriliyor. Obez bireylerin ise bunun 2-3 katı daha fazlasına ihtiyacı var (50000 IU/hafta). Obezite gıdalardan alınan D vitamininin tüketimden sonra insan vücudu tarafınca emilimini etkileyerek D vitamini eksikliğine yol açabiliyor. Gövde kitle indeksi arttıkça, D vitamini emilimi azalıyor.
Bebeklerde günlük önerilen D vitamini alımı ABD için 400, Kanada içinse 400-800 IU olarak belirlenmiş. Hamilelere günde 2000 IU öneriliyor. Emzirme döneminde ise bu öneri 4000-6000 IU düzeyine çıkıyor.
ABD’de yaşayan 3,3 milyon insan üzerinde yapılan geniş çaplı bir çalışmaya göre, kışın bireylerin bünyesinde ortalama 19 ng/mL, yazın ise 27 ng/mL bulunmuş. Yaşlılıkta 30 ng/mL ulaşılabilecek en iyi kas gücüne sebep oluyor. Yüzde 100 sağlıklı kemikler için bünyede en az 30 ng/mL D vitamini bulunmalı. Tercih edilen düzey ise 40-60 ng/mL. 100 ng/mL`ye kadarki düzeyler tamamen güvenli.
D vitamini zehirlenmesi mümkün mü?
Güneş ışığına fazla maruz kalma sonucu fazla D vitamini zehirlenmesi söz konusu değil. D vitamini zehirlenmesi için insan bünyesinde 150 ng/mL’den daha fazla D vitamini bulunması gerekiyor; ancak bu seviyeye ulaşmak neredeyse imkansız. Günde 10000 IU’ya kadar D vitamini alımı yetişkinlerde güvenli görülüyor. Çünkü vücudumuzdaki tüm hücrelerde D vitamini reseptörü bulunmakta.
D vitamini eksikliği nasıl tedavi ediliyor?
8 hafta boyunca haftada bir defa 50000 IU D vitamini ile başlayan tedavi, yerini sırasıyla günde 6500 IU ve sonra da 3000 IU’ya bırakıyor.
Dr. Holick, D vitamini eksikliğini bir cahillik hastalığı olarak tanımlıyor. Ona göre hepimiz D vitamini eksikliğine yakalanma riskine sahibiz. Genlerinizi D vitamini ile besleyin!
Hedef
Kan D vitamini seviyesi en az 30 ng/mL (40-100 ng/mL daha iyi) yapılmalı. Unutmayın, D vitamini alımını arttırmada herhangi bir sorun yok. D vitamini seviyenizi kontrol edebileceğiniz bir uygulama bile mevcut: D minder (http://dminder.info)
Kaynakça:
https://www.vitamindcouncil.org/further-topics/parathyroid-glands-and-vitamin-d/
https://www.vitamindcouncil.org/health-conditions/congestive-heart-failure/