Büyük bir reklam ajansı olan Sterling-Rice Grup’un mutfak ve yeme-içme konularıyla ilgilenen yetkilisi Liz Moscow, Food Business News’e verdiği röportajda 2017’de tüketicilerin besin değerleri, sürdürülebilirlik ve özgünlük değerlerini kaybetmeden geleneksel pişirme yöntemlerini ve küresel mutfakları keşfedeceklerini, restoranların ve gıda endüstrisinin de bunu takipte olacağını belirtti.
Moscow’a göre önümüzdeki sene popülerliği artacak 10 yeme-içme trendi şunlar:
-
Sabah tatlısı
Bitter çikolatanın sağlık üzerine olumlu etkilerinin bulunması üzerine tüketiciler özellikle sabah saatlerinde kendilerini şımartmaya yönelebilirler. Bu davranışa sebep olarak da son yapılan çalışmaların sabah saatlerine yenen bitter çikolatanın, kişiyi iş gününün koşuşturmasına hazırladığı ve hatta sabah saatlerinde yenen tatlıların kilo vermeye yardımcı olduğu gibi sonuçlar gösterilebilir. Bu yüzden kahvaltılarda tatlı yeme alışkanlığının yavaş yavaş artış göstermesi bekleniyor.
-
Dosha (doşa) çeşidine göre yemek yeme
Dosha, yaşam bilgisi anlamına gelen ve en eski sağlık koruma bilimi olan ayurvedanın üç temel elementinden biri olup, kişilerin bedenlerinde ve zihinlerinde bulunan enerji çeşitleridir ve kişilerin doğuştan gelen bünyelerini temsil ederler. Zerdeçal veya hintsafranı olarak bilinen baharat türünün yaygınlaşmasıyla ayurvedaya olan ilgi artışta. Tüm dosha çeşitleri için zerdeçal dengeleyici bir besin. Son yıllarda yogaya ve Hint mutfağına karşı ilginin artmasıyla bireylerin ayurvedaya ve kendi bünyelerini belirleyip buna göre gıdalar seçmelerine ilginin de önümüzdeki sene artacağı bekleniyor.
-
Bitki kasaplığı
Nohut, mısır, baklagiller ve mantar kullanılarak yapılan burger köftesi başta olmak üzere diğer et ürünlerinin vejetaryen alternatifleri veganlardan et yiyenlere kadar herkesin ilgisini çekmekte. İlginç olan et yemekte sorun çekmeyen tüketicilerin de sebze-temelli bu alternatif seçeneklere ilgi göstermesi ve bu şekilde et tüketimlerini azaltabileceklerini düşünmesi.
-
Gıda israfı hassasiyeti
Tüketiciler de gıda firmaları da kullanılmayan sebze saplarını ve kabuklarını başka bir şekilde kullanmaya çalışarak gıda israfını yaratıcı yollarlar azaltmaya çalışmakta. Bunun en önemli sebebi ise 1980-2000 yılları arasında doğmuş Y kuşağının yaşadığımız gezegeni daha iyi bir yer haline getirme arzusu. Bu nesil normalde tüketilmeyen ve atılan yiyecek kısımlarına uygun kullanışlar, arayışlar içindeler. Örneğin; normalde çöpe gidecek olan karpuz kabuğundan turşu kurma veya karnabahar köklerini öğüterek pilav yapımında kullanma gibi.
-
Atıştırmalık sardalye
Günümüz yeme alışkanlıkları bizi proteince ve omega-3 bakımından zengin balıklar tüketmeye itiyor. Sardalye de bunlardan birisi ve 2017’ de daha önce yakalayamadığı ünü yakalayacağı düşünülüyor.
-
El yapımı Çin makarnası (noodle)
Küresel mutfaklara ve otantik pişirme yöntemlerine ilgi artışta. Özellikle büyük şehirlerdeki otantik Çin restoranları bu ilgiyi bir şova dönüştürme peşinde.
-
Alkolsüz kokteyl yapma sanatı
Taze sıkılmış meyve suları, bitki ve meyve çayları, şuruplar, baharat ve taze bitkiler kullanılarak yapılabilen alkolsüz kokteyller giderek daha modern içecekler oluyor. Müşteriler yemeklerinin yanına basit bir kola veya gazoz söylemektense, bir “kokteyl” olarak gördükleri ve gazlı içeceğin yeniden can bulmuş bu halini tercih ediyorlar.
-
Keçi işi kaptı
2017’ de özellikle ABD’ de keçi etinin popülerlik kazanması bekleniyor. Keçi eti diğer etlerden daha az yağ içerirken, protein oranı oldukça yüksek ve dünya nüfusunun yaklaşık %60’ı keçi etini hali hazırda tüketmekte. Ayrıca, son zamanlarda kemik suyunun beyin, kemik sağlığı ve bağırsak sistemi üzerine faydaları ün kazanmış ve kemik suyu tüketmek bir moda olmuş durumda. Keçi kemiği ise yapısında tüm bu faydalara sebep olan kollajeni diğer hayvan kemiklerine göre daha çok içermekte.
-
Pişir ve bağlan
Giderek birbirinden kopuk yaşamaya başlayan bireylerin yeniden birbirine bağlanması için artık insanlar daha çok yemek pişirip bunu başkalarıyla paylaşmaya doğru ilerliyor. Bu akımla gelen bir diğer yenilik ise kişilerin kullanmadıkları arazilerini veya bahçe alanlarını başkalarının tarım yapması için ücretsiz olarak kiralaması ve karşılığında bu alanda üretilen ürünlerden kendi de ihtiyacı olduğu kadar tüketmesi.
-
Göçebe öğünler
Mülteciler kendilerine buldukları yeni evlerinde kendi kültürlerinin mutfağından ürünler ekerek, yeni uyum sağladıkları kültürlere bir değişiklik, yeni karışımlar veya tatlar için yaratıcılık kazandırmış oluyorlar. Özellikle Suriye, Afganistan ve İran kültürlerine özgü tatlar, Batı kültürleriyle harmanlanarak yeni tariflerin ortaya çıkmasına sebep oluyor.