Sütmatik

0
1830
Ali Osman Mola
Ali Osman Mola / [email protected]

Yılların tartışmasına nokta, “27 Nisan 2017” Perşembe günü 2017/20 sayılı “Çiğ Sütün Arzına Dair Tebliğ” ile konuldu.

Tebliğ ile sokakta denetimsiz olarak satılan sağlıksız çiğ sütün (sokak sütü) satışı yasaklanırken denetimli çiğ süt satışının önü açıldı ve satışlar kurallara bağlandı.

Tebliğin, gerek taslak halinde gündeme geldiği Ocak ayında gerekse 27 Nisan’da yayımlandıktan sonra gerekli ilgiyi görmediğini düşünüyorum. Hâlbuki sokak sütü, yıllardır gıda gündemini en fazla meşgul eden konulardan biriydi.

Konuyu yeniden gündeme taşıyan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek oldu. Gökçek, Ankara’nın çeşitli yerlerine şimdilik 13 otomatik çiğ süt satış makinesi (Sütmatik) konduğunu ve sayılarının arttırılacağını açıkladı. ORAN’da Panora Alışveriş Merkezi karşısına konulan makinenin açılışı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ve Gökçek tarafından yapıldı.

Önce getirilen sisteme bakalım, sonra Gökçek’in uygulamasının doğru ve yanlış taraflarına…

Yeni sistem-eski sistem

Mevzuatla tanımlanmış bir “eski sistem” yoktu aslında, mevzuat yokluğundan dolayı fiili bir durum vardı. Her isteyen, arabasının ardına bir depo atıp ve istediği fiyatla sokakta çiğ süt satabiliyordu.

Sağlıklı-sağlıksız tartışmasının esasını da bu mevzuat yokluğu oluşturuyordu. Tebliğ ile çiğ sütün üretiminden tüketiciye ulaştırılıncaya kadarki bütün aşamaları kurallara bağlandı. Bu kuralları uygulamak, şartların yerine getirilip getirilmediğini takip ve kontrol etmek Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının görevi (Yine de siz siz olun, takip ve kontrolünüzü kendiniz yapın.).

Çiftlikler için hayvanlarında “bruselloz (humma) ve tüberküloz (verem) hastalığı” bulunmadığının ispatı olan “Hastalıktan Ari İşletmeler İçin Sağlık Sertifikası” alma şartı getirildi. Artık bu sertifikaya sahip olmayan çiftliklerin sütü, çiğ olarak tüketiciye satılamayacak (Türkiye’de bugün itibarıyla hastalıktan ari çiftliklerin ürettiği süt miktarı yaklaşık 1,5 milyon ton. Toplam üretim 19 milyon ton). Ayrıca 1 mililitre sütteki bakteri sayısının 100 binin altında, somatik hücre sayısının da 400 binin altında olması gerekiyor.

Süt üreten hayvancılık işletmesi merkez kabul edilerek hazır ambalajlı çiğ süt için 500 kilometrelik yarıçap içerisinde, hazır ambalajlı olmayan çiğ süt için 200 kilometrelik yarıçap içerisinde yer alan ve son tüketiciye sabit bir yerde konumlandırılmış otomatik satış makineleri veya bakkal, market ve benzeri yerlerdeki perakendeciler tarafından çiğ süt satılabilecek. Tabii sütlerin çiftliklerden satış yerlerine taşınması soğuk zincir şartlarında olacak. Bu ihmal edilirse süt yolda bozulur.

Tebliğde, çiğ sütün ambalajlanarak üreticisi tarafından doğrudan tüketiciye ulaştırılması (tüketici kapısında teslim abonelik sistemi) ile ilgili bir kayıt bulamadım. Taslaktaki, “Çiğ süt, üreticisi tarafından sadece doğrudan tüketicilere veya yerel perakendeciye satılabilecek.” ifadesini yanlış anlamışım demek ki. Kastedilen, üreticinin sadece sütmatikler yoluyla doğrudan satış yapabilmesiymiş. Çiftçilerin korunması, aracıların azaltılması veya tamamen aradan çıkarılması ve tüketici fiyatlarının da makul seviyeye çekilerek tüketicinin korunması hedefleniyorsa (söylemler böyle) asıl “abonelik sisteminin” önü açılmalıydı.

Çiğ sütün son tüketiciye arzı, sağımdan itibaren 24 saat içerisinde gerçekleştirilebilecek. Çiğ sütün son tüketim süresi, ilk sağım saatinden itibaren 48 saati geçemeyecek.

Bu madde, tüketiciyi en fazla ilgilendiren maddedir. Tüketici, sağlık sorunu yaşanmamak için ambalaj veya sütmatiklerdeki “sağım ve son tüketim” tarihlerine mutlaka dikkat etmelidir.

Çiğ sütü, size sunulan ambalajlarda veya sütmatiklerdeki ambalajlara doldurarak almanız gerekmiyor. Sütmatiklerden kendi kabınıza da doldurabilirsiniz. Tabii sütmatikler ne kadar yaygın olursa olsun, kolay erişilebilecek uzaklıkta olmayacağı için yanınızda sürekli süt kabı taşımanız gerekecek.

Aldığınız sütü mevsimine göre 1-2 saat dışında bekletmeniz zararlı bakteri oluşumu bakımından son derece riskli. Hemen kaynatıp ya süt ürününe dönüştürmek ya da satın aldığınız saati dikkate alarak en fazla 40-44 saat içinde içme sütü olarak tüketmek zorundasınız.

Tebliğ, yukarıda konu ettiğim maddelerden ibaret değil elbette. Bilinçli bir tüketicinin Tebliği okumasında fayda var.

Gökçek ve süt satışı

Çiğ süt satışı ile ilgili yeni sistemi ilk uygulayan Melih Gökçek değil, Tebliğ’in yayımlanmasından hemen sonra bazı yöre ve marketlerde hazır ambalajlı ve sütmatikten çiğ süt satışı başlamıştı fakat Gökçek’in işe el atması, dikkatlerin yeniden çiğ süt satışına yönelmesini sağladı. Bu bakımdan yani Belediyenin imkânlarını ve kişisel popülaritesini bu işte kullanması bakımından yaptığını doğru buluyorum.

Yine de konu bu kadar basit değil!..

Gökçek, sütmatiklerin yaygınlaştırılacağını söylüyor. Ben, oldum olası belediyelerin vatandaşın yapması gereken ticari işlere el atmasını doğru bulmuyorum. Bunun “ekmek” gibi istisnaları var elbette ama çeşitlendirmemeli. Pasta, erişte, cips, bazlama vb. unlu mamuller olarak genişletmemeli. Temel ihtiyaçsa ve halkın aleyhine bir sıkıntı varsa elbette belediyeler orada olmalı fakat daha fazlasına karışmamalı. Kırmızı biber imalathanesi kuran belediyeler bile var. Devletin imkânlarını kullanarak haksız rekabet yapmayın. Bırakın o işleri de vatandaşlar yapsın, siz denetleyin yeter.

Burada da durum aynı. Belediyeler, sistemin yaygınlaşmasına, halkın çiğ süte erişiminin önünü açmak üzere öncü olabilir. Yapılması gereken, sistem oturduktan sonra bu alandan çekilmektir.

Gökçek’in fiyat politikası da yanlış. Sütü üreticiden 2 TL’ye aldıklarını, söylüyor (O şanslı çiftçiyi çok merak ediyorum. İlk fırsatta bir sütmatik bulup bakacağım). Öyleyse şu soruya cevap vermelidir: Belediye Başkanı değil de bir iş adamı olarak bu işi yapmayı düşünseydiniz, çiğ süte 2 TL verir miydiniz?

Gökçek, Ulusal Süt Konseyinin ilan ettiği taban fiyatı az bulmuş olabilir. Türkiye’de süt üretiminin sürdürülebilirliği bakımından bence de az (Bazı dönemlerde bu fiyatın da altına düştüğünü biliniyor) fakat 2 TL de piyasanın dengesini bozabilecek bir fiyat.

Bir an için belediyelerin bu işe el attığını ve çiğ süt üretici fiyatlarını şişirdiğini düşünün… Diyebilirsiniz ki: “Tüketiciye 2,5 TL’den satıyor. Uygundur.” (Fazladan taşıma, depolama, pastörize etme, ambalaj ve bayi masraflarına rağmen marketlerdeki ambalajlı sütlerin ortalama fiyatları da bu civarda). İlk bakışta uygun gelebilir ancak konuya bir de şu tarafından bakalım: “İçme sütü” olarak pazarlanan süt miktarı, benim hesaplamalarıma göre, toplam süt üretimimizin yaklaşık yüzde 15’ine karşılık geliyor (19 milyon ton toplam üretimin yaklaşık 3 milyon tonu). Bunun yarısı sokak sütü olarak, diğer yarısı ambalajlı sanayi üretimi olarak pazarlanıyordu. Yeni durumda sanayinin payı düşmeyecektir. Kalan yüzde 85’lik süt ise sofralarımıza “peynir, yoğurt, ayran, kefir ve diğer süt ürünleri” olarak geliyor. Çiğ süt fiyatlarının yüzde 50 oranında artması, doğrudan bu ürünlerin fiyatlarını arttıracaktır. Böyle bir durumda süt ürünlerinin tüketimi düşecek, domino etkisiyle süt sanayisi ve ardından süt çiftçisi zor durumda kalacaktır.

Gökçek’in ve diğer belediye başkanlarının bu işten siyasi bir sonuç beklemelerini anlayışla karşılıyorum elbette, yaptıkları her doğru faaliyetin karşılığını alsınlar fakat sektörün dengesini bozacak davranışlardan kaçınmaları gerekir. Hele süt sektörü söz konusuysa bir değil bin defa düşünmeleri gerekir.

Diğer yandan, uygulamanın üzerinden toplam 48 saat sınırlamasının getireceği sorunlarla yüzleşecek kadar zaman geçmedi. Örneğin marketlerde satılan çiğ sütün fiyatı 3 TL’nin altında değil çünkü yüksek iade miktarını karşılamanın başka yolu yok. İadenin bedelini ister market ödesin ister üretici sonuçta tüketici fiyatı yükselecektir. Umudum, zamanla satış miktarlarının düzenli bir hâl alması ve iade oranlarının düşmesidir.

Son söz…

Tüketicinin çiğ süt talebinin sağlıklı bir şekilde karşılanmasına yönelik olarak doğru bir adım atıldı. Yanlış uygulamalarla bu doğru adımı başarısızlığa mahkum etmeyelim.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz