Yaşam & Sağlık

Karantina nedeniyle evde uzun süre hareketsiz kalmak eklem rahatsızlıklarına neden olmaya başladı. Bunların başında boyun tutulması geliyor. Peki, ne yapmalı?

Bitkisel ürünlerin birçoğu, zararı olmadığı düşüncesiyle rastgele kullanılırken, bilinçsizce kullanılan gıda takviyeleri ve bitkisel adıyla satılan ürünler zarar getirebiliyor. Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, bu tür ürünlerin, tüketilen başka ilaçlar ve gıdalarla etkileşime girebileceğini belirterek uyarılarda bulundu.

Evde egzersiz yapma fikri, çoğu kişiye çok mantıklı ya da efektif gelmiyor olabilir. Ancak evde hareketsiz kalmamak gerektiğini de unutmamak gerekir.

El yıkama, kendimizi ve sevdiklerimizi korona virüs (COVİD-19) gibi enfeksiyonlardan korumakta ve mikropların yayılmasını engellemekteki en önemli adımlardan. Ancak sık el yıkama, vücudumuzun en büyük organı olan ve bağışıklık sisteminin önemli bir üyesi olan deride çeşitli sorunlara yol açabilir.

Dünya Sağlık Örgütü’nün 11 Mart 2020 tarihinde COVID-19 salgınını pandemi ilan etmesinden beri insanlık olağandışı günlerden geçiyor. Bu dönemde karşılaşılan önemli zorluklardan biri de ruh sağlığını koruyabilmek. Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Adil Sarıbay, bu dönemde beklentilerimizi yeniden ayarlamamız ve günlük rutinimizi korurken ekstra verimli olmak için kendimize baskı uygulamamamız gerektiğini vurguluyor.

Koronavirüs salgını sebebiyle mutlaka evde kalmamız gerekiyor. Ancak evde hareketsiz kalmamak gerektiğini de unutmamak gerekir.

Virüslerin vücuda en kolay şekilde giriş yaptıkları yerlerin başında ağız yolu geliyor. Çünkü elleri sık sık ağıza götürmek, vücudu mikroplara karşı savunmasız bırakıyor. Ayrıca bakterilerin de kolayca üreyebildiği ve vücuda geçiş yapabildiği ağız için ise bazı bakım kurallarına uymak gerekiyor.

Koronavirüsten (COVİD-19) korunmak için en önemli tedbirin, el yıkamak olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak egzama gibi cilt rahatsızlığı olan kişilerde; eller sık sık yıkandıkça, kuruma ve çatlamalar meydana gelebilmektedir.

Prof. Dr. Arzu Mirici, KOAH’lı bir hastanın her zaman yaşamadığı belirtiler olan ateş ve boğaz ağrısı ortaya çıkmışsa en yakın sağlık kuruluşuna tercihen aile hekimine başvurması gerektiğini söylüyor.

Koronavirüs pandemisine karşı uzmanlar solunum hastalarını özellikle uyarıyor. Koronavirüs hastalığında (COVİD-19) yaş ile birlikte ölüm riskinin arttığına ve KOAH’ın özellikle 40 yaş ve üzeri nüfusun yüzde 10’unda görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Nurhayat Yıldırım “KOAH hastaları, tedavilerini düzenli uygulamalı ve doktorlarının önermediği hiçbir ilacı kullanmamalılar.” dedi.