Önce, ağrı ve eklem sertliği ile sinyal veriyor… Günün ilerleyen saatlerinde ve hareket sonrasında oluşan ağrı, hastalık ilerledikçe istirahat halinde bile gelişebiliyor. Ağrıya zamanla eklemlerde takılma, sürtünme, şişlik ile deformite eşlik edebiliyor. Özellikle diz ve kalça ekleminde görülse de, omurga ile elleri de tutabiliyor. Hastayı her gün ağrı kesici almaya zorlayan, günlük işlerini yapamayacak kadar şiddetli hareket kısıtlılığı oluşturabilen bu hastalığın adı; osteoartrit, toplumdaki bilinen adıyla “eklem kireçlenmesi”.
Osteoartrit ileri yaş hastalığı olarak düşünülse de, son yıllarda orta yaş grubunda da sıkça görülmeye başlandı. Bunun en önemli nedeni ise eklemlerin baş düşmanı olan obezitenin artık gençleri de tehdit etmesi. Yaşam kalitemizi doğrudan etkileyen eklemlerimizin sağlıklı olmaları için de öncelikle bu soruna yol açan faktörleri bilmek ve onlara karşı tedbir almak gerekiyor. İlerleyen yaş, kadın olmak ve genetik etkenler kontrol edilemeyen risk faktörlerini oluşturuyor. Ancak daha pek çok etken var ki önlem alındığı takdirde eklem hasarı önlenebiliyor veya geciktirilebiliyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Sefa Müezzinoğlu eklemleri yıpratan en önemli nedenleri anlattı, önerilerde bulundu.
Obezite
Çağımızın önemli ve yaygın problemlerinden biri olan obezite eklemlerimizin de en büyük düşmanı. Öyle ki fazladan her bir kilo eklemlere kabaca 4 – 6 kilo olarak yansıyabiliyor. Aşırı kilo nedeniyle alt bölge eklemlerine binen yükün artması kıkırdakların yıpranmasına yol açabiliyor. Aşırı kiloyla oluşan biyokimyasal olayların da vücutta yangıyı artırması sonucunda eklem bozulmasında etkili oldukları, yapılan çalışmalarla gösterilmiş. Vücudunuzun taşıyabileceği, boyunuza uygun kilo aralıklarına, yani uygun “Vücut Kitle Oranı”nına ulaşmanız ve bu aralıklarda kalmanız, eklem sağlığınız için yapacağınız en doğru hareket olacaktır.
Hareketsiz bir yaşam sürmek
Hareketsiz bir yaşam sürmek bu hastalığa yol açan alışkanlıklardan biri. Çünkü hareketsizlik nedeniyle eklemlerin zayıf kalmaları bu bölgedeki yıpranmayı hızlandırıyor. Ayrıca ilerleyen yaşla birlikte eklemleri saran kaslarda yağlanma artıyor. Bunun sonucunda, eklemlere destek olan kaslar görevlerini yerine getiremeyince, zaten yıpranmaya başlamış olan eklemlerde sorun daha da büyüyor. Bu nedenle sağlıklı eklemlerin olmazsa olmazı; hareket etmek!
Eklemlere kontrolsüzce yüklenmek
Spor bilinçli yapıldığı takdirde sağlığımız üzerinde çok önemli yararlar sağlıyor. Ancak kalça, diz, omuz gibi eklemlere aşırı yüklenen spor türleri bilinçsizce yapıldığında tam aksine eklemlerde ciddi hasarlar oluşturabiliyor. Prof. Dr. Sefa Müezzinoğlu,genç yaşlarda gelişen menisküs ve bağ yaralanmalarının uzun dönemde osteoartrite neden olabileceği uyarısında bulunarak şunları söylüyor: “Bu yüzden sakatlıktan korunmak, sakatlık oluşmuşsa doğru ve yeterli tedavi olunması özellikle gençler için çok önemli. Ayrıca uzun süre spor aktivitelerinden uzak kaldıktan sonra orta ve ileri yaşlarda başlanan, ani ve kontrolsüzce yapılan sporlar da sakatlık oluşturup eklemlere zarar verebiliyor. Dolayısıyla sporda düzenli ve kontrollü bir artırımla gidilerek sakatlanmalardan kaçınılmalı”
Ağrı oluştuğunda harekete devam etmek
Eklemlere yapılan önemli hatalardan biri de, ağrı oluştuğunda aynı hareketi yapmaya devam etmek. “Ağrı yaralanma demektir. Bir başka deyişle eklemlerin hasar gördüğüne işaret eder” uyarısında bulunan Prof. Dr. Sefa Müezzinoğlu, “Ağrı oluşmuşsa geçinceye kadar beklenmeli ve sorunun bir daha tekrarlamaması için aktivite seviyesine dikkat edilmeli” diyor.