CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, 2 Temmuz’da yürürlüğe girecek olan ve yetkili kurumlardan yetki belgesi almadan tütün satan, satışa arz eden, nakleden, bulunduranlara üç yıldan altı yıla kadar hapis cezasını öngören yasanın uygulanmasının en az 2 yıl ertelenmesini talep etti.
Dünkü Meclis Genel Kurulunda söz alan CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, sarmalık tütünün başkenti Adıyaman’da çiftçilerin yığınla sorunları olduğunu dile getirdi.
Adıyaman’da özellikle mayıs ve haziran ayının tütün dikim ayı olduğuna dikkati çeken Tutdere, üreticinin diktiği tütünü önümüzdeki dönem hasattan sonra satıp satamayacağının garantisi olmadığını belirtti.
TBMM’nin 26’ncı Dönem çalışmaları esnasında Kaçakçılık Kanunu’na eklenen bir fıkrayla, yetkili kurumlardan yetki belgesi almadan tütün satan, satışa arz eden, nakleden, bulunduranlara üç yıldan altı yıla kadar hapis cezasını öngören bir yasa çıktığını anımsatan Tutdere, yasanın yürürlük tarihinin 2 Temmuz 2019 olduğuna işaret ederek, Türkiye genelindeki tütün üreticilerinin yasanın yürürlüğe girmesinden ciddi anlamda kaygı duyduklarını söyledi.
“Kooperatifler kağıt üzerinde kaldı”
Daha önce Parlamentoda çıkan yasayla, tütün üreticilerinin kurdukları kooperatifler aracılığıyla tütünün alınması, satılması, ticaretinin önünün açıldığını söyleyen Tutdere, konuşmasına şöyle devam etti:
“Ancak bu yasaya paralel olarak ilgili kurumlar, ilgili bakanlıklar bugüne kadar bu kooperatiflerin üretim tesislerinin kurulması, bunun iç piyasada pazarlanması konusundaki yönetmelikleri ve mevzuat çalışmalarını maalesef yapamadılar. Bunu yapamadıkları için de kurulan kooperatifler kâğıt üzerinde kaldı, tesisleşemediler, üreticiler bir araya gelip mevzuata uygun tesisleşme yapamadılar, gerçekleştiremediler. Burada kabahat kurumların, idarenin. Dolayısıyla önümüzdeki kırk beş gün içerisinde de bu yönetmelikler çıksa dahi bu tesislerin kurulması, makinelerin alınması ve benzeri çalışmalar epey süre alacaktır. Dolayısıyla kurumların kabahatinin, kurumların görevlerini zamanında yapmamış olmasının doğurduğu sonuçları, cezaları çiftçilerimiz çekecektir.
Bu nedenle özellikle bütün parti gruplarından bir talepte bulunuyorum Türkiye’deki tüm tütüncüler adına: 2 Temmuzda yürürlüğe girecek olan bu yasanın, bu ağır cezaları öngören bu yasanın hiç olmazsa gerekli yasal çalışmaları yapılıncaya kadar en az iki yıl süreyle ertelenmesi üreticilerimizin, çiftçilerimizin yararına olacaktır, bu konuda herkesten duyarlılık bekliyoruz.”
“Kendi çiftçinizin ürettiği tütüne üç yıldan altı yıla kadar hapis getiriyorsunuz”
“Tabii, aslında, bu cezanın, tütünle ilgili cezanın kendisi de gerçekten çok saçma bir düzenlemeydi. Bu düzenlemeye aslında hiç gerek yok. Ülkemiz, tütün politikasına baktığımızda, dışarıdan ciddi anlamda tütün ithalatı yapıyor. Dışarıdaki çiftçinin ürettiğini ithal ediyorsunuz, karşılığında dolarlar ödüyorsunuz, kendi çiftçinizin ürettiği tütüne üç yıldan altı yıla hapis getiriyorsunuz. Bu yasanın, bu cezanın kabul edilebilir hiçbir yanı yoktur. Burada üreticilerimizin, çiftçilerimizin lehine hiçbir durum söz konusu değildir. Bu cezalar sadece Türkiye piyasasında büyük sigara şirketlerine, sigara devlerine, uluslararası şirketlere pazar açıyor.
Kendi üreticimizi koruyacak, kendi çiftçimizi koruyacak düzenlemeleri ve çalışmaları mutlaka hayata geçirmemiz gerekiyor. Tütün Türkiye ekonomisinde geçmiş yıllarda gerçekten çok önemli bir yer alıyordu ancak günümüzde, özellikle tütüne ilişkin yanlış politikalar nedeniyle tütün ve tütün üreticisi can çekişmektedir. Böyle kıymetli bir ürünü gerçekten Türkiye’nin iç piyasasında hak ettiği yere getirmeniz gerekiyor. Biz buradan bunu söylerken sigarayı ve sigara içenleri özendirmek adına söylemiyoruz. Bu memlekette sigara içiliyorsa neden yerli tütün içilmesin? Bizim söylemek istediğimiz bu. Madem sigara içiliyor, kendi ürettiğimizi sigara fabrikaları sigara üretiminde kullansın ve sigara tüketenler de bu ürünleri kullansın. Tek maksat bu, yapılması gereken de bu ancak bugüne kadar iktidar tarafından tütün meselesi göz ardı edildi. Bu konuyla ilgili aslında bu Parlamentoda çok ciddi konuşmalar yapıldı.
Zamanın Maliye Bakanı Sayın Ağbal “Biz bu yasal değişikliği yaptıktan sonra vergi oranında da gerekli indirimleri yapıp yerli tütünün, sarma tütünün önünü açacağız.” demişlerdi ancak aradan geçen iki yıla rağmen, ne vergi yasasında gerekli düzenlemeler yapıldı ne de mevzuatta yapıldı. Bu konuda üreticiler, Adıyaman çiftçisi iktidardan sarmalık tütün önündeki yasakların kaldırılması ve gerekli yasal çalışmaların yapılmasını beklemektedir.”