Tezel: “Bir gün süt karalanıyor diğer gün yoğurt”

1
500
SETBİR Başkanı Tezel Ulusal Sütçülük Kongresi'nde konuştu: “Süt ve süt ürünleri sektörünün en büyük sorunu bilgi kirliliğidir”

SETBİR Başkanı Tezel: “Sektörlerimizin bir tane patronu var. O da her sabah okula gitmeden önce sütümüzü tüketen bu memleketin çocukları. Ancak son yıllarda popülizm uğruna korku tacirliği yapılarak, bu çocukların annelerinin akıllarına şüphe tohumları ekiliyor. Bir gün süt karalanıyor diğer gün yoğurt.”

Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği’nin (SETBİR) ana düzenleyecilerinden olduğu Ulusal Sütçülük Kongresi’nin ikincisi, İzmir’de, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde başladı. Kongrenin açılışında konuşan SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Tezel, süt ve süt ürünleri sektörünün başta gelen sorununun “bilgi kirliliği” olduğunu söyledi.

Türkiye’nin bugün 82 milyon olan, 2023’te 87 milyon, 2040 yılında 100 milyon olması beklenen nüfusunu besleme sorumluluğunun, gıda maddesi üreten, temin eden, bu süreçleri kontrol eden ve düzenleyen herkesin omuzunda olduğunu hatırlatan Tarık Tezel, şöyle dedi:

“Çocuğu ile genci ile yaşlısı ile kadını ile erkeği ile bu nüfusun yeterli ve dengeli beslenmesi gerekiyor. Bu nüfusu besleyebilmek için yoğun, sürekli, kaliteli, besleyici ve hesaplı gıda üretimi yapmak gerekiyor. Bugün ve gelecekte fiziksel ve zihinsel açıdan sağlıklı, yetenekli ve dayanıklı olmasını istiyorsak da halkımızın günlük diyetinin mutlaka protein içermesi gerekiyor. Halkımızın gelişmiş ülkeler düzeyinde bedensel ve zihinsel gelişiminin teminatı, en az onlar kadar hayvansal protein tüketebilmektir. Bu ihtiyacı nüfusumuzun %92,3’ünün ikamet ettiği il ve ilçe merkezlerinde evlerin balkonunda ya da bahçesinde hayvan besleyerek karşılayamazsınız. Bununla birlikte ve en önemlisi bu amatör ve denetimsiz üretimin salmonella, şarbon, brusella, tüberküloz ve benzeri gibi risklerini de göz ardı edemezsiniz. Bu nüfusu, sağlık risklerini gidererek, yüksek miktarda üreterek, kaliteli ama hesaplı gıda ile besleyebilmenin tek yolu denetim altındaki, yasa ve yönetmelikler çerçevesinde üretilen, ambalajlı, güvenli, sağlıklı, güvenilir sınai üretimidir.”

“Kıyamet ‘ambalaj’ denilince, ‘sanayi’ denilince kopmaktadır”

İşte tam da bu aşamada “bilgi kirliliği”nin devreye girdiğini vurgulayan Tezel şöyle devam etti:

“Ama maalesef kıyamet de ‘ambalaj’ denilince, ‘sanayi’ dendiğinde kopmaktadır. Bilim, çağdaş teknoloji, uluslararası literatür ve en önemlisi gerek Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi, Türkiye Cumhuriyeti Yasa ve Yönetmelikleri yok sayılıyor. Türkiye’nin bugününü besleyen, geleceğinin güvencesi olan sektörlerimiz, uluslararası normlar ve kalite kriterlerine göre, Türkiye Cumhuriyeti’nin yasa ve yönetmelikleri uyarınca, bilimsel ve teknolojik gelişmenin ışığında üretim yapıyor. Ama üzülerek görüyoruz ki, iki asır önce Louis Pasteur tarafından keşfedilen, zararlı bakterileri yok edip sütü daha sağlıklı, dayanıklı ve uzun ömürlü kılan ‘pastörizasyon’ yöntemini reddeden bir anlayış, tüketicimizin kafasını karıştırıp, dünyada yer edinmeye çalışan sektörlerimizi karalıyor. Bu yapılan, yasaları hiçe saymak, bilimi reddetmek, sağlığa sırt çevirmek, halkımızı kandırmak ve gelecek nesillerin köküne dinamit koymaktır.”

“Süt ve et sanayicisi memleket insanını doyurma sorumluluğu ile hareket ederken, bu nüfusun karnını evde yapılacak bir üretim ile doyurmanın mümkün olmadığı açıkken, hem de bilim insanları hem de hekimler bu korku tacirliğinden ne umuyorlar” diye soran Tarık Tezel, “Bu sektör emekçilerinin işsiz kalmasını mı istiyorlar, bu sektöre kaynak temin eden çiftçinin köylünün aç kalmasını mı istiyorlar? Bu sektörlerin tedarikçilerinin açıkta kalmalarını mı istiyorlar? Bu ülkede 32 adet Ziraat Fakültesi var. Bunların ikisinde süt teknolojisi bölümü var ki birisinin başkanı da bu kongrenin düzenleme kurulu başkanı olan Prof. Harun Raşit Uysal. Bu ülkede 58 üniversitede gıda mühendisliği eğitimi veriliyor. Bu ülkede 27 üniversitede veterinerlik eğitimi veriliyor. Yani sütün de etin de profesörü ile dolu memleketimiz. Ama her nedense bu işle ilgisi olmayanlara kulak veriyor milletimiz” dedi.

1 Yorum

  1. Bembeyaz jilet gibi giyinmiş kravat gömlek önlük falan çıkmış ahırda poz veriyor 🙂 Sen sütün yağını, kaymağını yani lezzetini al sonrada patron çocuklar de… yemezler. Sonra Rusya’ya ihrac edilen süt ürünlerinin kabul edilmeyip geri döndüğünü ve bu ürünleri bize nasıl kakaladığınızı anlatsana.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz