CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Tarım Kanunu’na göre tarımsal desteklemenin GSYH’nın en az yüzde 1’i olması gerektiğini belirterek, bu kanunun çıktığı günden bugüne kadar çiftçiye 87 milyar lira eksik ödeme yapıldığını iddia etti.
Sarıbal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında 2018 yılı bütçesinden tarıma 14 milyar 514 milyon lira ödenek ayrıldığını söyledi.
Tarım Kanunu’na göre, tarımsal desteklemenin GSYH’nın en az yüzde 1’i olması gerektiğine işaret eden Sarıbal, bu kanunun çıktığı günden bugüne kadar çiftçiye 87 milyar lira eksik ödeme yapıldığını ileri sürdü.
Sarıbal, üretimde, kalitede, gıda güvenliğinde yetersiz olunduğunu bildirdi.
Gümrük vergilerinin düşürülmesiyle Türkiye’nin açık bir pazar ülkesi haline geldiğini belirten Sarıbal, bu topraklarda ürün yetiştirmenin, ekmenin, çiftçinin bir şey yapmasının gereği olmadığı anlamına geldiğini söyledi. Sarıbal, küçük çiftçiyi destekleyen bir programa ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Sarıbal, şunları ifade etti:
“AKP iktidarı döneminde çiftçi kazanamadı, aracılar kazandı, ithalatçılar kazandı, tüccar kazandı, yabancı ülkelerin çiftçileri, şirketleri kazandı. Bizim ülkemiz kazanamadı yabancı ülkeler, onların bankaları, hükümetleri kazandı. Desteklemeler yetersiz, denetimsiz ve karşılığı olmayan hale dönüşmüş durumda.”
Gürer: “İthalata dayalı tarım köyleri boşaltma noktasına getirdi”
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer de bugün Mecliste bir basın toplantısı düzenleyerek tarım üreticilerinin sorunlarına değindi.
İthalata dayalı tarımın köyleri boşaltma noktasına getirdiğini öne süren Gürer, ithal ürünlerle piyasayı düzene sokma çabasının geleceği sorunlu kılmaktan başka bir şey olmayacağını savundu.
Piyasada yaşanan istikrarsızlığın tarım sektörünün geleceğini belirsizleştirdiğini ifade eden Gürer, “Tarım işletmeleri yabancı şirketlerin eline geçmekte, bu uygulama ile çiftçiler kendi topraklarında çalışan konumuna düşmektedir. Büyük işletmeler yerine aile işletmeleri kooperatif çatısı altında toplanmalı, mevcut ise iyileştirilerek yaşanan sorunlara çözüm aranmalıdır.” dedi.
Gürer, 20 yıl önce kendi kendine yeten Türkiye’nin artık dışa bağımlı bir ülke haline geldiğini savunarak, “kırsal kalkınma” adı altında desteklenen illerin yeniden değerlendirilmesinin uygun olacağını vurguladı.
Niğde’nin, Türkiye’de patates üretiminde birinci, lahana üretiminde ikinci, elma üretiminde üçüncü ve fasulye üretiminde de dördüncü sırada yer aldığını anlatan Gürer, şu değerlendirmede bulundu:
“Niğde, kırsal kalkınma desteklemelerinden yararlanamamaktadır. Özellikle girdi fiyatlarının yüksek olması üreticinin zor duruma düşmesine neden olmaktadır. Geçen sene adedi 2 lira olan lahana, bu yıl bir liradan satılmaktadır. Ürünün büyük illerde satışı 5 lirayı bulmaktadır. Üreticinin elinden bir liraya çıkan lahana ne yazık ki maliyetini kurtarmamaktadır. Çiftçiler aldıkları kredileri ödeyemez durumdadır. Hükümetten bu aracılık sistemini ele almasını istiyoruz. Üretimin her alanında sorunlar yaşanmaktadır ve acil çözüme ihtiyaç vardır.”