Mersin’in Mezitli ve Yenişehir ilçeleri arasında kalan Kaleköy’de, Hazineye ait 260 bin metrekarelik alanın TOKİ tarafından yapılaşmaya açılmak istenmesi yarım asırdır yörede narenciye üretimi yapan çiftçilerin tepkisine neden oldu.
Bahçelerini 1980’lerde kurduklarını, 1990 yılından beri Hazineye kira bedeli ödediklerini belirten üreticiler, çocuklarıyla birlikte katıldıkları eylemde seslerini duyurmaya çalıştı. Geçen ay Mersin Büyükşehir Belediye Meclisine giderek Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’den destek isteyen Kaleköy sakinlerine, “TOKİ’ye itiraz edin” yanıtı verilmişti. Ancak “Tarımın kalesi Kaleköy, kale düşerse tarım biter” sloganıyla mücadelelerini sürdüren yöre sakinlerine en büyük destek Mersin Çevre Platformu’ndan geldi. Mersin Çevre Platformu öncülüğünde başlatılan kampanya kapsamında dün Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne yaklaşık bin itiraz dilekçesi verildi. Kampanyaya yöre sakinlerinin yanı sıra kentteki sivil toplum kuruluşları da katkı sunabiliyor.
“Kaleköy’e sahip çıkın”
Dilekçe vermeden önce gazetecilere açıklamalarda bulunan Çevre Platformu paydaşlarından Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan, şöyle konuştu: “Ülkemizde kentimizde uygulanan yanlış politikalar tarım ve ormanlık alanlarımızı planlı bir şekilde yok edilme çalışmaları yaşam alanlarımızın kirletilmesi ve ekmeğimizin elimizden alınması hedeflenerek daha çok hasta olmamızın ve daha çok yoksul olmamızın önü açılmak isteniyor. Bu amaçla rant uğruna Kaleköy’ünün tarım ve ormancılık alanları yok edecek olan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 28.02.2021 tarihinde resen onaylandığı plan değişiklikleri ile Kaleköyü’nde bulanan 98 bin 987metre kare büyüklüğünde ki alan ile küçük sanayi sitesi amaçlı yapıldığı görülmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mersin’de yerel yönetimlerin, meslek odaların ve bölge halkının görüşünü almaksızın plan değişikliğinin yapılması planlama yönetmenliğine, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırıdır. ‘Ben yaptım oldu’ anlayışı ile yapılan planlar, tarım toprağının yok edilmesi, 20 bin ağacın kesilmesine neden olmakta birlikte tarımla geçinen Kaleköy halkının işsiz olarak yerlerinden göç edilmesine ve yoksullaşmasına neden olacaktır. Ayrıca bu planlama ile bölgede ormanlık ve yeşillik alanlar katledilerek hava su ve toprak kirliliğinin artmasına neden olacaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının resen ve ranta dayalı onayladığı planları antidemokratik ve hukuksuzdur. Mersin’de bulunan STK’lar, Meslek Odaları, Yerle Yönetimler ve Bölge Halkı Çevre ve Bakanlığının onayladığı hukuksuz planlara karşıdır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 28.02.2021 tarihinde resen onayladığı plan kararına itiraz ediyoruz. Galericiler sitesi ve Küçük Sanayi Sitesinin kurulmasına yönelik resen onaylanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişişliği 1/1000 ölçekli Uygulama İmar planı değişikliğinin iptal edilmesini, Kaleköy ve yakın çevresinde yer alan yaklaşık 10 bin dekarlık verimli tarım topraklarının korunması yönünde yeni bir karar alınmasını talep ediyoruz. Kaleköy tarım kalesidir. Ranta kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Herkesi Kaleköy’e sahip çıkmaya davet ediyorum.”
“Buralar, ecdadımız ile var olduğumuz topraklar”
Kaleköy eski muhtarı Muhammed Mustur da, köyün 1894’te kurulduğunu ve bugüne değin evleri, ata toprağı, yurtları olduğunu anlatarak, “Buralar 1970’lere kadar hayvancılık yaptığımız, 1970’lerden sonra hububat ektiğimiz, 2000’li yıllardan sonra da narenciye ektiğimiz topraklarımız. Biz devletin ormanını kesip tarım yapan işgalciler değiliz, burası bizim ecdadımızdan gelen topraklarımızdır. Biz yeterince devlete toprak verdik zaten. Üniversite için Çiftlikköy, Kaleköylüler olarak eğitim için bin dönüme yakın yer verdik. Burası atamızdan gelen yerimiz. Burayı işgal etmedik. Bu köy 1894’te kuruldu ve biz o zamandan bu yana buranın içindeyiz. Biz betonlaşma istemiyoruz. Ayrıca da biz çok masraf ettik, buradan şuan 300 kişi ekmek yiyor. Biz de bu bayrağın altındayız büyüklerimiz, bizim de sesimizi duyun” diye konuştu.
“Sesimizi duyun”
Kaleköy Muhtarı Bayram Ali Şişman da, devlet büyüklerine seslenerek, “Biz burada sanayiye, sitelere karşı değiliz. Ancak burası tarımdan yüzlerce insanın iş, aş sağladığı bir alan. Daha uygun bir yer, daha uygun bir yere yapılmasını devlet büyüklerimden rica ediyorum” dedi.
Kaynak: Ajans Bizim
[mc4wp_form id=”25750″]