Van 100.yıl Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Soygüder: “Çoğu fakültede öğrencilerin hayvana dokunmadan mezun olduğunu üzülerek ifade etmek istiyorum. Çocuk hayvan hekimliği yapacak, bu işten geçimini sağlayacak, ülke hayvancılığına hizmet edecek fakat 5 yıl eğitim gördüğü okulunda hayvana dokunmadan mezun olup gidiyor.”
Geleneksel olarak yılda 2 defa düzenlenen Veteriner Fakültesi Dekanlar Konseyi toplantılarının 14.’sü Van’da düzenlendi. 6-8 Eylül tarihleri arasında Van 100. Yıl Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğin dönem başkanlığını Üniversite Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Soygüder üstlendi.
Toplantının açış konuşmasını gerçekleştiren Prof. Dr. Zafer Soygüder, veteriner hekimliğin eğitimi, eğitimin kalitesinin artırılması gündemiyle bir arada olduklarını belirtti. Veteriner Fakültelerinin eğitim sistemindeki eksiklikleri vurgulayan Soygüder; “Çoğu fakültede öğrencilerin hayvana dokunmadan mezun olduğunu üzülerek ifade etmek istiyorum. Çocuk hayvan hekimliği yapacak, bu işten geçimini sağlayacak, ülke hayvancılığına hizmet edecek fakat 5 yıl eğitim gördüğü okulunda hayvana dokunmadan mezun olup gidiyor. Hastanesiz, acil kliniksiz fakülte kalmamalı. Temel buradadır.” dedi.
Battal: Tıp ve Veteriner Fakülteleri uyumlu çalışmalı
Ev sahibi ve YÖK Temsilcisi olarak konuşmasını gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Peyami Battal ise Veteriner Fakültelerinin, Tıp Fakülteleri ile olan eksik diyalog ve çalışmaları üzerine konuştu.
Battal; “Multidisipliner çalışmaların özellikle tıpla, veteriner fakültelerimizdeki öğretim elemanlarımızın beraber çalışması temin edilmesi gerekiyor. Bu konuda maalesef ülkemizde eksiklikler var ve inanıyorum yakında bunlar da çözülür. YÖK başkanımız ve üyelerimiz Türkiye’yi daha ileriye taşıyabilmek için de sürekli gelen eleştirileri, teklifleri önemle dikkate alıyor. Bu yüzden YÖK başkanımıza ve oradaki üye arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Türkiye yükseköğretimde çok iyi bir noktadadır. Bazen fakülte sayımız artıyor ve kontrolsüzce açıldığını da iddia ediyoruz ama yükseköğretimde çok iyi bir noktadayız. Daha iyi bir noktaya gidilebilir mi, gidilebilir. Biz Türkiye’deki yükseköğretim kurumları olarak Türkiye’nin içiyle yetinmeyip, dışına doğru gitmemiz lazım.” şeklinde konuştu.
Gözet: “Veteriner hekimler de tıp hekimleri kadar insan sağlığını düşünüyor”
14.Veteriner Fakültesi Dekanlar Konseyi toplantısının onur konuğu TVHB Konsey Başkanı Talat Gözet ise yaptığı konuşmada; Veteriner Hekimlerin özlük hakları ile ilgili sorunlara, atama bekleyen Veteriner Hekimlerin durumuna, son günlerde yaşanan hayvan hastalıkları ile ilgili gelişmelere ve Veteriner Hekimlerin sağlık sektörü içindeki konumuna değindi.
Sağlık çalışanlarına verilen yıpranma payı hakkının Veteriner Hekimlere de verilmesini talep eden Gözet, şöyle devam etti:
“Tek Sağlık Konsepti altında tıp camiası ile birlikte projeler gerçekleştiren, 200’den fazla zoonoz hastalık ile uğraşan, Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde hayvan sağlığı başta olmak üzere insan sağlığı ve hayatı ile ilgili çalışmalar gerçekleştiren meslektaşlarımın hakkı değil midir yıpranma payı? Bunu açıkça sizlere soruyorum…”
Bu konunun acilen çözülmesi gerektiğini ifade eden Gözet, Bakanlığın 2 yıldır Veteriner Hekim ataması yapmadığını hatırlatarak; “Hem sahada Veteriner Hekim eksikliğinden şikayet edeceksiniz hem de atama bekleyen hekimlerin sesini duymayacaksınız, bu olmaz.” dedi.
Ülke gündeminden düşmeyen şarbon olayları ile ilgili de açıklama yapan Talat Gözet; “Şarbon olayı yeni bir olay gibi lanse edildi ilk başta. Halbuki biz Veteriner Hekimler ve hayvancılıkla uğraşan bütün kesimler bu hastalığı yakinen tanırlar ve zaman zaman da meydana gelmesi ile birlikte aşılama ve tedavi süreçleri uygulanır. Türk Veteriner Hekimler Birliği olarak oda ve temsilciliklerimiz olayın gündeme geldiği andan itibaren hem vatandaşı hem de ilgili kurumlara açıklamalarını yapmışlardır. Şahsım olarak 30’dan fazla medya kuruluşunda konuyu aydınlatmaya çalıştım. Şarbon, Veteriner Hekimlerin kontrolündedir, ülke insanımız rahat olsun. Şarbonlu hayvanlar itlaf edilerek gerekli düzenlemeler yapılıyor ve orada kalan tüm hayvanların tedavileri süreç içinde takip ediliyor” bilgisini verdi.
Koruyucu hekimlik öne çıkarılmalı
Ülkemiz sağlık sektöründe koruyucu hekimliğin öne çıkarılmadığını da ifade eden Gözet, “koruyucu hekimlikte rant olmadığı için öne çıkmadığını” savundu. Gözet konuşmasını şöyle tamamladı: “Şu anda Türkiye’de sağlık sektörüne yatırım yapan kuruluşlara baktığımız zaman, koruyucu hekimlik bence istenmiyor gibi geliyor. Çünkü rantı yok!
Türk Veteriner Hekimler Birliği olarak sadece o camiada, enfeksiyon hastalıkları uzmanlarıyla bile zorlukla diyalog kurabiliyoruz. Onun haricinde Türkiye’deki gelişen sağlık sistemine baktığımız zaman, veteriner hekimler biliyorsunuz hem hayvan sağlığında hem de insan sağlığında koruyucu hekimlik ön plandadır. Çünkü daha ucuzdur, daha sağlıklıdır, ama beşeri hekimliğe baktığımız zaman maalesef son zamanlarda tedavi edici hekimlik ön planda.”