Hacıince: “Meracılık gelişmezse et fiyatının düşmesi zor”

0
871
Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde tarımın geleceği tartışıldı.

Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince: “Yakında yurtdışından parasıyla da et alamayacağız. Kendimiz üretmemiz gerekiyor. Acilen mera hayvancılığını geliştirmemiz lazım. Bunun için de düzenlemeler yapmamız lazım. Meracılık gelişmezse et fiyatının düşmesi zor.”

Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde tarımın geleceği tartışıldı. İGSAŞ’ın sponsorluğunda gerçekleşen ‘Tarımın Geleceği’ konulu oturumda panelistler tarımda verimliliğin artırılması konusunu değerlendirdi.

Moderatörlüğünü Denizbank CEO’su Hakan Ateş’in yaptığı “Tarımın Geleceği” adlı panele Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, Yıldızlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Yıldız, Avrupa Genç Çiftçiler Konseyi Başkanı Jannes Maes ve Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz katıldı.

Acilen mera hayvancılığını geliştirmemiz lazım

Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince ise meracılığın geliştirilmesinin önemine dikkat çekerek “Seksen milyon nüfus var. Bunun üzerine turistleri ve mültecileri de sayın. Yakında yurtdışından parasıyla da et alamayacağız. Kendimiz üretmemiz gerekiyor. Kendi şartlarımıza uygun biçimde hayvancılık yapmamız lazım” diye konuştu. Türkiye’de ormanları korumak için 15 bin kişilik güç olduğunu ancak meracılığı korumanın önemsenmediğini söyleyen Hacıince “Acilen mera hayvancılığını geliştirmemiz lazım. Bunun için de düzenlemeler yapmamız lazım. Meracılık gelişmezse et fiyatının düşmesi zor” dedi.

Hacıince çiftçilerin neden köylerinde durmadıklarının araştırılması gerektiğini, kente gelen çiftçilerin kent hayatını da gereği gibi yaşayamamalarına rağmen köylerine de dönmediklerini belirtti ve “Avrupa’da uzun süre çiftçilik yapmayan insanlar kredi alamıyor. Bizde ise doktorlar çiftçilik yapıyor. Çiftçiliğin ikinci meslek olarak yapılmaması gerekir” diye konuştu.

Gündemdeki konu dayanıklılık

Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Türkiye’de tarımı çağdaş seviyeye getirmek için AB’nin rehberliğinde düzenlemeler yapmak gerektiğini söyledi ve bu şekilde verimliliğin artırılabileceğini belirtti. Bir tarım reformu ihtiyacı olduğunu belirten Yılmaz “Dijitalleşme umut yaratıyor. Ama tarım çalışanlarında nüfus yaşlandı. Yeni teknolojilere adaptasyon zorlaştı. Yeni yetişen, risk alabilecek, bu teknolojileri kullanacak genç nesillerin bu alana ilgi göstermesi gerekiyor” dedi.

Tarımın çok riskli bir alan olduğunu hatırlatan Yılmaz, “Gündemdeki konu dayanıklılık. Bu kavram tartışılıyor. Nasıl tarımsal işletmelerin dayanıklılığını artırırız. Tarım destekleme sistemlerinin ve sigortalılığın artırılması önemli ama gelişmiş ülkeler gibi bizim de bu kaynakları daha çok Ar-Ge’ye ayırmamız lazım. Bu şekilde AB’ye uyum konusunda hızlanırız ve Türk tarımı dayanıklı kalır” dedi.

Avrupa’da da çiftçi nüfus yaşlı

Avrupa Genç Çiftçiler Konseyi Başkanı Jannes Maes ise Avrupa’da tarım ve hayvancılığın son durumuyla ilgili bilgiler verdi ve değerlendirmelerde bulundu. “Avrupa’da da işler mükemmel değil. Nüfusun yaşlanması sorunu Avrupa’da da var” diyen Maes, sektörde karlılığın az olmasının en önemli sorunların başında geldiğini aktardı.

Maes “Karların düşmesi yüzünden gençlerin bu alana yatırım yapmasını bekleyemezsiniz. Kapasite kullanmakta sıkıntı var. Dijitalizasyonu kullanabilmek için de çiftçilik alanında bilgi birikiminin ve finansmanın artırılması gerekiyor. Her ülkenin bu konularda teşvik oluşturması gerekiyor” dedi.

Tarımı olmayan ülke mutfağı olmayan eve benzer

Yıldızlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Yıldız ise tarımı olmayan bir ülkeyi mutfağı olmayan bir ülkeye benzeterek “Nüfusu nasıl doyuracağız? Tarımsal gelişme olmadan sağlıklı gelişmeden bahsedemeyiz” dedi. Tarımda en önemli sorunların tarım alanlarının imara açılması ve bilinçsiz, modern olmayan tarım unsurları olduğunu belirten Yıldız, “Türkiye yanlış sulamadan ve gübrelemeden dolayı verimlilik sorunu yaşıyor. Tarım nüfusunun eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi gerekiyor” dedi. Yıldız, bu amaçla “Tarladan Sofraya Günleri” düzenlediklerini aktardı ve “Yaklaşık 5.000 bölgede, çiftçileri bir araya topluyoruz ve toprağı için doğru gübreleme, doğru sulama ve doğru tarım tekniklerini öğretmeye çalışıyoruz. Üniversitelerle, ziraat mühendisleriyle organizasyonlar yapıyoruz. Topraktan numune alıyoruz, analiz yapıyoruz ve çiftçilerimize üretim konusunda reçete sunuyoruz” dedi. Yıldız, yapılan bu araştırmaların uygulamada güçlendirilmesi için örnek çiftlikler kurduklarını anlatarak modern yöntemlerle üretimin faydası görüldüğünde çiftçilerde etkisinin de arttığını belirtti.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz