Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, kendi gıdasını üretemeyen ülkelerin hiç bir zaman tam bağımsız olamayacağına dikkati çekerek “300 koyun projesi, Türkiye’nin projesidir. Hayvancılığın, tarımın önünün açık olduğunu görüyorum, teşhisler konulmuştur, konulmaya da devam edecektir.” dedi.
Bakan Fakıbaba, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu’ndaki “Tarım Zirvesi Kars” konulu toplantıda yaptığı konuşmada, Kars ve bölgenin tarım ile hayvancılık için önemli olduğuna işaret etti.
Üretim ile kalkınmanın birlikte olacağına işaret ederek, gıda, tarım ve hayvancılığın stratejik olduğunu anlatan Fakıbaba, bakanlığın bu çerçevede gece gündüz çalıştığını bildirdi.
Fakıbaba, kendi gıdasını üretemeyen ülkelerin hiç bir zaman tam bağımsız olamayacağına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“İthalata ihtiyaç kalmadan nasıl kendi ürünümüzü üretiriz, hep onun heyecanını yaşadık. Hükumet olarak elimizden geleni yapıyoruz, bunu birlikte başaracağız. Sizler üretici bizler tüketiciyiz. Anaç hayvana önem vermediğimiz takdirde sadece besicilikle bu işi çözemeyeceğimizi bilmemiz lazım. Bunu ben de biliyorum siz de biliyorsunuz. Geldiğimiz günden beri söylüyorum, anaç sayısını arttıracağız.”
“300 Koyun Projesi, Türkiye’nin projesidir”
Üreticilere dağıtılacak “300 Koyun Projesi”nin devam edeceğini belirten Fakıbaba, üreticinin kazanması adına koyun sayısını da az tutmadıklarını ifade etti.
Fakıbaba, bu proje ile yılda en az 300 kuzu elde edilmesinin hedeflendiğine değinerek, şu bilgileri paylaştı:
“Hesaplarını yaptık, 300 kuzu sizin olacak, ancak bunu bütün arkadaşlara verecek değiliz. Bu yıl 500 bin koyun vereceğiz, önümüzdeki yıl da 500 bin vereceğiz ve devam edecek. Buradaki amacımız şehirdekileri köye getirmek değil, öncelikle köydeki arkadaşlarımızın şehre gitmesini önlemek. Öncelikle bu hak sizin olacak. Hatta hanımefendileri sigortalı edeceğiz. Anne şehre gitmeyince baba da evlat da oradan ayrılmayacak.”
Fakıbaba, bunun Türkiye’nin projesi olduğuna işaret ederek, “Hayvancılığın, tarımın önünün açık olduğunu görüyorum, teşhisler konulmuştur, konulmaya da devam edecektir.” dedi.
“67 yaşındaki Ahmet Eşref Fakıbaba’nın gerektiğinde Afrin’e gideceğini görecekler”
Zeytin Dalı Harekatı’na da değinen Fakıbaba, ülkenin ve bayrağın bir olduğunu, gidecek başka yerin olmadığını bildirdi.
Fakıbaba, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Gelecekleri varsa görecekleri de var, buna emin olun. Bizim kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok, ama bizim bir çakıl taşımızda gözü olanın gözünü çıkaracağız. 67 yaşındaki Ahmet Eşref Fakıbaba’nın gerektiğinde Afrin’e gideceğini görecekler. Allah’ın izniyle biz kendimizden eminiz. Birliğimizi, beraberliğimizi devam ettirdiğimiz müddetçe ki devam edecektir… Her şerde bir hayır vardır. Bunların kimin oyuncağı, piyonu olduğunu halk görmüştür. İşte gerçek halk buradadır, biz oy verseniz de vermezseniz de sizleri seviyoruz. Biz, ülkemizi, halkımızı seviyoruz. İnşallah el ele vereceğiz.”
Fakıbaba, 2018 yılının her açıdan çok önemli olduğuna vurgu yaparak, “2018, düşmanın bizim ne olduğumuzu görmesi gereken yıl olacak. Sadece Mehmetçik değil Türk halkının, tarımının, gıdasının, üretiminin ne olduğunu da görecekler, inşallah bunu ispat edeceğiz. Gıda, su ve enerji başta olmak üzere her şeyin israfına karşı olan kardeşinizim. Plansız üretimi yapmayalım, talebe göre arzı planlamak lazım.” dedi.