“Gübre ve mazot desteği direk üreticiye verilsin”

0
755
Bayraktar: "Biz KDV desteği istemedik. Biz özellikle bu desteğin KDV indirimin yemde ve gübrede doğrudan destek olarak üreticimize verilmesini talep ediyoruz."

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, gübre ve mazottaki KDV indiriminin çiftçi ve üreticiye yansımadığını söyledi.

Yapılan zamlarla birlikte fiyatın yeniden yükseldiğini belirten Bayraktar, “Maliyetlerin fiyatlarının aşağıya çekilmesi fevkalade önemli. Biz devletimizden yem, gübre mazot desteği istedik. Gübre ve yemde KDV indirimi geldi ama özellikle bu KDV indiriminden sonra fiyatları sayın bakanın önüne koydum. Yani KDV indiriminin çiftçi ve üreticiye yansımadığını gösterdim. Biz KDV desteği istemedik. Biz özellikle bu desteğin KDV indirimin yemde ve gübrede doğrudan destek olarak üreticimize verilmesini talep ediyoruz. Doğrudan üreticiye verilsin. Şunda verilen destek gibi. Sanayicimiz fiyatlara yaptığı zamlarla maalesef üreticimize yansıtmadı.” dedi.

Bayraktar: Gubre ve mazot destegi direk ureticiye verilsin

Aydın Koçarlı Ziraat Odası binasının açılışı için tören düzenlendi. Açılışa, TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, belediye başkanları, oda başkanları, mahalle muhtarları ve üyeler katıldı. Törende konuşan Bayraktar, ülke tarım ve hayvancılık sektörü ile ilgili açıklamalarda bulundu.

 

“Aydın bu bölgede tarımın merkezi durumunda. İnciriyle, zeytiniyle, kestanesiyle, pamuğuyla birçok sebze meyve üretimiyle ve hayvancılıkla son yıllarda gösterdiği önemli gelişmelerle gerçekten tarımın bu bölgede merkezi durumunda. Bütün gelişmelere rağmen sorunla yaşadığını da ifade etmemiz lazım.” diyen Bayraktar, “Oda başkanlarımın bana verdiği bilgiye göre jeotermal enerji üretiminde çiftçimizi ilgilendiren kısmıyla problemler yaşıyoruz. Özellikle santral dışında kilometrelerce arazimizi işgal eden borular hem de başkanlarımızın genel kanaati incirimize özellikle ve çevreye verdiği zarar itibari illa başkanlarım özellikle bu santrallerle mücadele edilmesi gerektiğini ifade ettiler. Gerçekten ürünlerimize, üreticilerimize ve çevreye zarar veriyorsa bu santraller bunlara karşı hep birlikte mücadele edeceğiz.” diye konuştu.

“Organik tarıma geçiş süresi gözden geçirilmeli”

Organik tarıma geçiş süresinin 3 yıldan 4 yıla çıkmasını eleştiren Bayraktar, bu sürenin bakanlık tarafından yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Bayraktar, “Bu bölge organik tarım açısından fevkalade potansiyeli olan bir bölge ve son yıllarda ciddi gelişmeler gösteriyor. Ancak özellikle organik tarımda sürelerin uzatılması yani 3 yıldan 4 yıla çıkarılması üreticilerimizi organik tarımdan vazgeçirmeye başladı. Bu geçiş sürelerinin iyi ayarlanması lazım. Bununla ilgi bakanlıkla görüşmeler yapacağız. Organik tarım önemli. Dünyada ciddi pazarı var. Biz de bu potansiyeli Türkiye olarak iyi değerlendiriyoruz. Organik tarım iyi bir ivme kazandı. Bunu sekteye uğratmamak lazım.” diye konuştu.

Tarım ve çiftçimizin kıymetini bilmiyoruz

Çiftçilerin don, dolu, doğal afetlere rağmen Türkiye için üretim yapmaya çalıştığını vurgulayan Bayraktar, “Bu ülkeyi doyurmaya çalışıyoruz. Ancak ben ülkemizde çiftçimizin ve tarım sektörünün öneminin henüz tam anlamıyla anlaşıldığı kanaatinden değilim. Bunu üzülerek ifade ediyorum. TZOB olarak bunun mücadelesini veriyoruz. Allah bu ülkeyi açlıkla imtihan etmesin. Sofralarımızda ne zaman bir şeyler eksilmeye başlarsa o zaman mı çiftçimizin kıymetini anlayacağız. Onun için bu ülkede yaşayan herkesin çiftçimizin hangi koşullarda üretim yaptığını çok iyi bilmesi lazım. Çiftçimizin arkasında durması lazım.” ifadelerini kullandı.

Devlet gerekirse müdahale etmeli

Tarım sektöründe rekabet koşullarının oluşmadığını belirten Bayraktar, sektörün korunması için devletin müdahalesinin gerekli olduğunu söyledi. Bayraktar, “Dolayısıyla bu sektörde devletin zaman zaman müdahalesi olamadığı takdirde birçok üründe sürdürülebilir üretim yapmamız da mümkün değil. Bu gerçeği kabul etmemiz lazım. Onun için devlet müdahale etmesi gereken alanda müdahale edecek. Besi hayvancılığına çok önem veriyoruz. Besi hayvancılığı süt hayvancılığını çok ilgilendiriyor. Ana varsa dana vardır deriz değil mi? Süt hayvancılığı varsa besi materyali buradan gelir. Süt hayvancılığı gelişmişse beside ithalatçı olmazsınız. 2008 de yaşadığımız krizde süt hayvanları kesime gidince Türkiye uzun yıllar ithalatçı oldu. İthalatla fiyatları düşürebildi mi? Hayır. Ahırlar boşaldı, üreticimiz vazgeçti. Tüketici fiyatları da düşmedi. Şu an 1milyon 150 bin tonlara ulaşmamıza rağmen et fiyatlarını görüyorsunuz. Et üretimimizi hızlı bir şekilde 1,5 milyon tonlara yükseltmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Maliyetlerin aşağıya çekilmesinin fevkalade önemli olduğunu anlatan Bayraktar, “Biz devletimizden yem, gübre mazot desteği istedik. Gübre ve yemde KDV indirimi geldi ama özellikle bu KDV indiriminden sonra fiyatları sayın bakanın önüne koydum. Yani KDV indiriminin çiftçi ve üreticiye yansımadığını gösterdim. Biz KDV desteği istemedik. Biz özellikle bu desteğin KDV indirimin yemde ve gübrede doğrudan destek olarak üreticimize verilmesini talep ediyoruz. Doğrudan üreticiye verilsin. Şunda verilen destek gibi. Sanayicimiz fiyatlara yaptığı zamlarla maalesef üreticimize yansıtmadı.” dedi.

Bayraktar’ın konuşmasının ardından 250 bin TL’ye mal olan 280 metrekare alana sahip Koçarlı Ziraat Odası binasının açılışı dualarla yapıldı. Ayrıca açılışa katılan misafirlere teşekkür plaketi de verildi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz