Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarım Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı ve Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu: “Tarımda Milli Birlik Projesi’nde, AKP’nin 17 yıllık tarım politikasının başarısız olduğu, tarımın iflas ettiğinin itirafı var.”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarım Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı ve Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, Tarımda Milli Birlik Projesi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“Tarımda Milli Birlik Projesi’nde, AKP’nin 17 yıllık tarım politikasının başarısız olduğu, tarımın iflas ettiğinin itirafı var.” diyen Gaytancıoğlu, yerel seçimlerden önce gittiği her ilde, her mitingde tarımda bir başarı öyküsü yaratıldığını anlatan AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın söylediklerinin aksine, Tarımda Milli Birlik Projesi’nde mevcut tarım politikasının, uygulamaların çok sert bir dille eleştirildiğine dikkat çekti.
Gaytancıoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı:
“AKP yıllardır üreten bir Türkiye tarımı yerine çöken bir Türkiye tarımına yönelik politikalar uyguladı. Şimdi de Tarımda Milli Birlik Projesi”nin uygulanacağını açıkladı.
Üreticinin yok sayıldığı bu proje ile Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı ile Tarım Kredi Kooperatifleri’nin birleştirilerek devlet tarafından kurulacak Milli Birlik Kooperatifi tarımdaki tasfiye sürecini kolaylaştıracak bir örgütlenme olacak.
Devlet eliyle kurulacak ve çiftçilerin ortak olması zorunlu kılınacak Milli Birlik Kooperatifi ve özel sektör işbirliği ile kurulacak Semerat Holding, tarımın tek patronu olacak. Yerli sermayenin yanı sıra uluslararası sermayenin de ortak olacağı Semerat Holding, devletin tarımsal KİT’lerine de sahip olacak.
Tarımda Milli Birlik Projesi’nde, AKP’nin 17 yıllık tarım politikasının başarısız olduğu, tarımın iflas ettiğinin itirafı var. Yerel seçimlerden önce gittiği her ilde, her mitingde tarımda bir başarı öyküsü yaratıldığını anlatan AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın söylediklerinin aksine, Tarımda Milli Birlik Projesi’nde mevcut tarım politikası, uygulamalar çok sert bir dille eleştiriliyor.
Deniliyor ki, “tarladan sofraya kadar uzanan ürün değer zincirlerinde yüzde 50’ye varan israf ve verimsizlikler yaşanmaktadır.”
Deniliyor ki; “Ölçek problemi nedeniyle tarımsal maliyetler oldukça yüksektir.”
Deniliyor ki; ” Plansızlık ve yetersiz veri nedeniyle gıda fiyatlarında suni dalgalanmalar ve fiyat artışları yaşanmaktadır.”
Deniliyor ki; “Değer zinciri kopuktur. Katma değer hakkaniyetli dağıtılmamaktadır.”
Deniliyor ki; uygulanan yanlış politikalar sonucunda “Yönetilemeyen, planlanamayan çok parçalı ekosistem var.”
Hayvancılıkta yem fiyatlarının, hububatta tohum maliyetlerinin spekülasyonla yükseltildiğine vurgu yapılıyor.
Pamukta çırçır aşamasındaki verimsizlikten söz ediliyor.
Patates ve soğanda plansızlık kaynaklı sorunlar ve spekülasyonlar olduğu anlatılıyor.
Yönetilemeyen ve planlanamayan çok parçalı bir ekosisteme dikkat çekilerek, koordinasyon, veri akışı, planlama, kontrol ve fiyat istikrarının sağlanamadığına işaret ediliyor.
Kısacası, AKP’nin uyguladığı yanlış politika sonucu tarımın iflas ettiği itiraf ediliyor. Bu başarısızlık Tarımda Milli Birlik Projesi’ne gerekçe yapılıyor.
Yani “biz bugüne kadar bu yanlışları yaptık. Ama Tarımda Milli Birlik Projesi kapsamında kurulacak bir kooperatif ve özel sektör ortaklığıyla kurulacak holdingle tarımı kurtaracağız” deniliyor. Böyle bir şey mümkün değil. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın açıklamalarına bakılırsa bugüne kadar yapılanlar yalan ve yanlıştı. Bundan sonrası yalın sistem olacak. Bunun adı da “Türk Tipi Tarım ve Orman Yönetim Sistemi” olacak.
Tarımda Milli Birlik Projesi’ne bakıldığında öne çıkan 4 önemli başlık var.
1. Tarım politikaları bugüne kadar çok başarısız oldu. Bu nedenle temel bir politika değişikliğine gidilerek daha önce hiç dillendirilmeyen ve sektörde pek bilinmeyen “Yalın Sistem’e geçilecek.
2.Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı Tarım Kredi Kooperatifleri ile birleştirilerek Tarımda Milli Birlik Kooperatifi kurulacak.
3. Milli Birlik Kooperatifi’nin yüzde 35, Toprak Mahsulleri Ofisi, Atatürk Orman Çiftliği, ÇAYKUR, Türk Şeker gibi tarımsal KİT(Kamu İktisadi Teşekkülü)’lerin yüzde 15 ve yerli ve yabancı firmaların %50 sermayeye sahip olacağı Semerat Holding kurulacak. Tarımsal KİT’ler aynı zamanda bu holdingin iştiraki yapılacak.
4. Tarımda Milli Birlik Projesi’nde üretici, çiftçi adeta yok sayılıyor.
Proje uygulanırsa, Milli Birlik Kooperatifi tarımsal üretimi, girdi temini, ithalat gibi konularda görev yapacak.
Sanayi ve perakende konusunda çalışmaları üstelenecek olan Semerat Holding, Varlık Fonu benzeri bir yapıya sahip olacak.
Ülker, Eti, Sütaş, Namet, Pınar, Unilever, TK Holding, Kastamonu Entegre, Migros, Borsa vb. şirketler bu Holding’in yüzde 50 ortağı olacak. Ülke tarımı bu şirketlere teslim edilecek. Bu şirketler arasında Unilever gibi uluslararası şirketler de olacak. Buna da Tarımda Milli Birlik denilecek? Bu nasıl millilik, nasıl birliktelik?
Özetle, Tarımda Milli Birlik Projesi enflasyonla mücadele programı kapsamında tasarlanan ama enflasyonu düşürmek bir yana ülke tarımını tümüyle yok edebilecek bir proje.”