CHP Genel Başkan Yardımcısı Sarıbal: “2003 ile 2020’nin ilk üç ayı dahil 72 bin ton çay ihracatından 232 milyon dolar gelir elde edilirken, aynı dönemde 142 bin ton çay ithalatına 351 milyon dolar ödeme yapıldı. Ülkemiz bugün çayda net ithalatçı konumdadır.”
CHP MYK’sının görevlendirmesi ile çay üreticilerinin sorunlarını tespit etmek, çözüm önerilerini dinlemek üzere Rize’de incelemelerde bulunan CHP Tarım Politikaları ve Tarım Örgütlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal ve Tarım Komisyonu üyesi Tekirdağ CHP Milletvekili İlhami Özcan Aygun, CHP Genele Merkezi’nde ziyaretlerine ilişkin basın açıklaması yaptılar.
İlk açıklamayı yapan Sarıbal, 6 Mayıs 2020 tarihinde Rize Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifini, Kahveciler Büfeciler ve Otelciler Esnaf Odasını, Rize Muhtarlar Derneğini, Rize Ziraat Odasını, Rize Ticaret ve Sanayi Odasını, Rize Kardelen Çay Fabrikasını ayrı ayrı ziyaret ettiklerini, ayrıca Pazar ilçesinde çay bahçesi üreticileri ile buluştuklarını aktardı.
Çayda net ithalatçıyız
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sarıbal, çayın ülke insanı için büyük bir önem taşıdığını, kişi başına yıllık 3,5 kg tüketimle dünyanın en fazla çay tüketen ülkesi olduğumuzu anlattı.
Son yıllarda çay üretiminde ve dış ticaretinde sorunlar yaşandığın kaydeden Sarıbal, “2003 ile 2020’nin ilk üç ayı dahil 72 bin ton çay ihracatından 232 milyon dolar gelir elde edilirken, aynı dönemde 142 bin ton çay ithalatına 351 milyon dolar ödeme yapıldı. Ülkemiz bugün çayda net ithalatçı konumdadır” diye konuştu.
Hasat dönemi gelen çayda çok büyük sorunlar ve belirsizlikler olduğunu, Koronavirüs salgını nedeniyle çok sayıda üreticinin bölgeye gelemediğini belirten Sarıbal, yine Koronavirüs nedeniyle, önceki yıllarda Gürcistan’dan ve çevre illerden çay toplamaya gelen mevsimlik tarım işçilerinin de bu yıl bölgeye gelemediğini söyledi.
Çay alım fiyatı ve primleri açıklanmadı
“Tecrübeli mevsimlik tarım işçilerinin olmaması çay üretiminde kaliteyi düşürecektir” diyen Sarıbal, “Yine bu yıl Koronavirüs nedeniyle yeterli gübreleme yapılmadı, yabancı otlara mücadele edilmedi. Mevsimlik tarım işçilerinin de gelmemesi nedeniyle çayda hem verim hem de kalite düşecektir” dedi.
Hasat dönemi geldiği halde halen çay alım fiyatı ve primlerinin açıklanmamasının da üreticiler açısından ciddi bir sorun olduğunu aktaran Sarıbal, ürün toplanması ile çiftçinin güvenceye kavuşacağını ifade ederek “Çiftçi yoksa hayat yok, çay yoksa keyif yok” dedi.
Erdoğan ‘kotayı kaldıracağım’ demişti
Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun da AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 18 yıl önce çayda uygulanan kotaya tepki gösterdiğini söyledi. Aygun, “Erdoğan 18 yıl önce ‘Allah’ın verdiği çaya kota mı olurmuş, kontenjan mı olurmuş’ demişti. 18 yıl geçtiği halde çaya hala kota ve kontenjan uygulanıyor” dedi.
Sarıbal ve Aygun, bölge temasları sırasında kendilerine iletilen çözüm önerilerini ise şöyle sıraladılar:
Çözüm önerileri
- Bu yıl yaşanacak verim kaybı dikkate alınarak, yaş çay için prim fiyatı dâhil taban fiyatı kilo başına 4,5 TL olarak, daha fazla gecikme olmadan, açıklanmalıdır.
- Üreticinin bankalara ve kooperatiflere olan borçları 1 yıl faizsiz ertelenmelidir.
- Ziraat Odası tarafından verilen üretici belgesine sahip çay üreten kişi ve ailelere bulundukları bölgede ve şehirlerarasında ulaşım olanağı sağlanmalıdır.
- Çay alımında kota, kontenjan ve randevulu alım sistemi kaldırılmalıdır.
- Yaş çay biçim ve teslim gün süresi uzatılmalıdır.
- Fire ve kalite oranı, bu yıla özgü olmak üzere, kaldırılsın.
- Eksper sayısı arttırılmalı ve her alım noktasında bir eksper görevlendirilmelidir.
- Bahçeden fabrika dahil, çay üretiminde yer alan bütün çalışanların Koronavirüse karşı sağlık tedbirleri alınmalıdır.
- Çay üreticileri doğal afetlere karşı sigortalanmalıdır.
- Özel sektör çay fabrikaları ve yerel esnaf için ucuz ve uzun vadeli kredi imkânı sağlanmalıdır.
- Çayın taşınmasında görev alan kamyonculara ucuz mazot desteği sağlanmalıdır.
- ÇAYKUR, İş Kur ile Tarım ve Orman Bakanlığı işbirliği ile çay toplamak üzere mevsimlik tarım işçileri istihdam edilmeli.