Çiftçinin takipteki kredi miktarının 2005 Ekiminde 150 milyon lira iken 2018 Ekiminde 20 katına çıkarak 3 milyar 200 milyon lirayı bulduğunu söyleyen CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, bu süreçte devletin bütçesinin 4 kat artarken çiftçinin 20 kat fazla icralık olduğunu öne sürdü.
CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel ve arkadaşları tarafından, “Ülkemizde yaşayan çiftçilerin borçlanma nedenlerinin araştırılması” amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesi üzerine görüşmeler, Meclisin 6 Aralık Perşembe günkü birleşiminde yapıldı.
CHP Grubunun önerisinin gerekçesini açıklamak üzere kürsüye gelen Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, çiftçinin sadece kamu bankalarına değil, özel bankalara da borçlandığına, üstelik bu borcun da ciddi miktarda yüksek olduğuna dikkat çekti.
Çiftçi borçlarını örnekle açıklayan Gökçel, şu bilgileri paylaştı: “2002’de çiftçi borçlarının tamamı 5 milyar liraydı, bankalara olan 4 milyar lira borcun içinde özel bankaların payı yüzde 20’yi ancak buluyordu. Bugün ise çiftçilerimizin toplam borcu 110 milyarı buldu, özel bankaların payı yüzde 35’e yükseldi. Özel bankalara olan borç 800 milyondan 40 milyara yükseldi. 2002’den 2018’e kadar oldu bunlar. Değerli arkadaşlar, 2005 yılından 2018’e kadar devlet bütçesi 4 kat arttı, tarımsal krediler ise 15 katına çıktı. Daha vahimini söyleyeyim: Takipteki kredi miktarı 2005 Ekiminde 150 milyon iken 2018 Ekiminde 20 katına çıkarak 3 milyar 200 milyon oldu. Devletin bütçesi 4 kat artarken çiftçi 20 kat fazla icralık oldu.”
Erel: Çiftçinin kredi borçları en az bir yıl faizsiz ertelensin
Öneri üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz isteyen Aksaray Milletvekili Ayhan Erel de Hükûmetin izlediği yanlış politika yüzünden tarım ürünlerinde ithalatın artışının, ekonomide yaşanan krizlerin çiftçileri borç batağına sürüklediğini savundu. Erel konuşmasına şöyle devam etti:
“Arpa hasadı başlıyor, bir bakıyorsunuz ki Hükûmet arpada gümrük duvarlarını yıkıyor. Pirinç hasadı başlıyor, bir bakıyorsunuz ki Hükûmet pirinç ithalini kolaylaştırıyor. Pamuk hasadı başlıyor, Harran Ovası’nda tarlada pamuk şu anda 2,5-3 liradan müşteri beklerken, alıcı beklerken, devlet, Hükûmet dışarıdan 7-8 liraya pamuk alıyor. Harran Ovası’nda Muhsin Amca soruyor: “Benim elimde pamuk varken dışarıdan niye pamuk alıyorsunuz?”
Yine, en basiti, yerelde Aksaray’da, genelde Türkiye’de, Aksaray’da dünyanın, Türkiye’nin en güzel ay çekirdeği yetişiyor, en kral sarımsağı yetişiyor ama Hükûmet, devlet Çin’den hem ayçiçeği hem sarımsak ithal ediyor. Bunu anlamış değiliz.
Aksaray’ın Bayıraltı köyü adını verdiğimiz bölgesinde, Baymış’ta, Sapmaz’da, Sarayhan’da, Acıpınar’da yani Bayıraltı’nda vatandaş sarımsağını tarlada bıraktı, tarlayı sarımsağıyla beraber sürdü. Eğer Çin’den sarımsak alınmamış olsa Aksaraylı sarımsak üreticisi bu sarımsağına müşteri bulabilecekti. Yine, Yeşiltepe’de, Ulukışla’da “Çöl” dediğiniz bölgede ay çekirdeği üreticinin elinde kaldı.
Çiftçinin sadece bankalara borcu yok; çiftçinin, ilaççıya, gübreciye, tohumcuya, velhasıl herkese borcu var. Devlet alımı kıstığı için çiftçi ürününü tüccara veriyor, tüccar da zor durumda olduğu için çiftçiye ödeme yapamıyor. Tüccar çiftçiye ödeme yapmadığı için de çiftçi tarım kredi kooperatifinden aldığı borçları ödeyemez hale geldi. Bugün, çiftçi, tarım krediye olan borcunda icraya düştüğünde yüzde 41 faiz ödemek zorunda kalıyor. Bunun yanında, mazotun, gübrenin, ilacın fiyatının yüzde 100 artması ama çiftçinin ürününün değer görmemesi borcu artırıyor. Siz 1 liraya buğday mal ediyorsunuz, 1 lira 5 kuruşa devlet buğday alıyor. Siz, 1 liraya arpa mal ediyorsunuz, devlet 90 kuruşa arpa alıyor.”
Çiftçinin çok zor durumda olduğunu yineleyen Erel, Hükûmetin bir an önce çiftçinin hem Tarım Kredi Kooperatifine hem de Ziraat Bankasına olan kredi borçlarını en az bir yıl faizsiz ertelemesini istedi.
AK Parti Grubu adına Çankırı Milletvekili Salim Çivitcioğlu ise önerge üzerine yaptığı konuşmada; her alanda üreticiyi desteklediklerini, birçoğu ilk kez verilen girdi desteklerini başlattıklarını söyledi. Ülkemizde arz açığı bulunan ve stratejik açıdan öneme sahip prim desteği verilen ürün sayısını 4’ten 21’e çıkardıklarını ifade eden Çivitcioğlu, şöyle devam etti:
“Tarımsal destek miktarını toplamda 8 kat artırdık. Tarım sektörüne 2002 yılında toplam 1,8 milyar TL destek verilmiş iken, 2017 yılında toplam 12,9 milyar TL destek verilmiştir, 2018 yılında ise 14,5 milyar TL nakit destek sağlanmıştır. 2018 yıl sonu dikkate alındığında, son on altı yılda çiftçimize toplam 117,4 milyar TL nakit hibe desteği sağlanmış olacaktır. Bugüne kadar kanun çıkarılarak muaccel olan kooperatiflerin borçları 4 defa; 2011, 2013, 2016, 2017 yıllarında yapılandırılmıştır. 2016 yılında çıkarılmış olan 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun’la muaccel hâle gelen borçlar için vade beş yıl olarak düzenlenmiştir. 2019 yılında ise üreticilerimize 16,1 milyar TL tarımsal destek planlanmıştır.”
Konuşmaların ardından yapılan oylamada, “Ülkemizde yaşayan çiftçilerin borçlanma nedenlerinin araştırılması” önergesi reddedildi.
Çevre ve Tarım Komisyonu üyelikleri seçimi
Oturumda ayrıca, Çevre ve Tarım Komisyonları üyelikleri için seçim de yapıldı. Yapılan seçimlerde, Çevre Komisyonunda boş bulunan ve Cumhuriyet Halk Partisi Grubuna düşen bir üyelik için İzmir Milletvekili Ednan Arslan; Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda boş bulunan ve İYİ Parti Grubuna düşen bir üyelik için Ankara Milletvekili Ayhan Altıntaş’ın üyelikleri kabul edildi.