Tarımda uzun bir süredir, 1 kazanmak için 1.5 harcamak zorunda kaldıklarını söyleyen ATB Başkanı Ali Çandır, “Tarım uzun bir süredir toplu olarak fakirleşmektedir.” dedi. Tarımsal ihracatta da iç açıcı bir durumun olmadığını ifade eden Çandır, ihracatın uzun bir süredir artmakta olduğunu ancak birim fiyatların düştüğünü vurgulayarak; “Tarım sektörü artık stratejik bir sektör olmanın ötesinde gerçek bir beka sorunu oluşturma konumuna gelmiştir” diye konuştu.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Nisan Ayı Meclis toplantısı çevrimiçi yapıldı. Meclis’te koronavirüs salgının tarım ve ekonomiye etkilerini değerlendiren Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, koronavirüs salgınında 1 yıl önceye dönüldüğünü, Haziran ayında başlayan açılmanın ve Eylül ayında başlayan serbestleşmenin bedelini özellikle son 2 ayda ağır can kayıpları ile ödediğimizi kaydetti.
“Bir taraftan can derdimizin diğer taraftan ekmek derdimizin arasında sıkışıp kaldık” diyen Çandır, 29 Nisan’da başlayan ve 17 gün sürecek tam kapanma adı altındaki kısmi kapanmanın salgını kontrolde başarılı olmasını dileyerek; “Çünkü hiçbirimizin 2021 yılını, 2020 koşullarında geçirmeye gücümüz bulunmamaktadır. Sağlığımız ve ekonomimiz için büyük öneme sahip ve net döviz girdisi sağlayan turizm sektörünün sezona sağlıklı başlayabilmesi için Antalyalılar olarak hepimiz önlemler konusunda daha da dikkatli olmalıyız. Çünkü Antalya durursa, Türkiye durur” diye konuştu.
Tarımımız fakirleşti
Çandır, salgın döneminde Antalya tarımını da özetledi. Antalya tarımında durumunun üretici ağırlıklı kentlerde olduğu gibi iç açıcı olmadığını vurgulayan Çandır, “Çünkü uzun bir süredir, 1 kazanmak için 1.5 harcamak zorunda kalmaktayız. Tarım uzun bir süredir toplu olarak fakirleşmektedir. Daha önce de belirttiğim ve rakamlarla gösterdiğim gibi bizim tarımdaki son iyi yılımız 2010 yılıdır. O tarihten bu yana tarımdaki reel kazançlar sürekli düşmektedir. Bu yüzdendir ki uzun yıllardır tarımda hem toprak hem de insan kaybı yaşamaktayız. Üretimimiz artmakta ama bunun kaynağı, sağlanan verimlilik artışı olmamaktadır. Yani aslında var olan gücümüzden kaybetmiş durumdayız. Bizler bu kayıpları telafi etmek için var gücümüzle çalışmaktayız” diye konuştu.
İhracat artıyor ama geliri düşüyor
Tarımsal ihracatta da iç açıcı bir durumun olmadığını ifade eden Başkan Ali Çandır, “İhracatımız uzun bir süredir artmakta ancak birim fiyat düşmektedir” dedi. Yılbaşından bu yana Türkiye tarımsal ihracatının yüzde 35 artarken, Antalya tarımsal ihracatının yüzde 40’a yakın artış gösterdiğini bildiren Çandır, genel ihracatta da ülke ihracatı yüzde 15 artarken, Antalya ihracatının ülke ortalamasının üzerinde performans göstererek yüzde 45’lik artış kaydettiğini söyledi. İhracat artarken birim fiyatın düştüğünü vurgulayan Çandır, “Öyle ki kilogram başına sebze ihracat değerimiz 2011 yılı Mart ayında 0,69 dolar iken 2021 yılı Mart ayında 0,62 dolara gerilemiştir. Kentimiz için önemli bir yere sahip domatesin kilogram başına ihracat değeri ise 2011 Mart ayında 0,87 dolar iken 2021 yılı Mart ayında 0,81 dolara gerilemiştir” diye konuştu. Mart ayında Antalya’nın tarihinin en yüksek ihracatını gerçekleştirdiğine dikkat çeken Çandır, “Bu fırsatla ihracatımızda katkısı bulunan üreticilerimize, üreticilerin emeğini kıymetlendiren komisyoncu, tüccar ve ihracatçı arkadaşlarımız ile üyelerimize teşekkür ediyorum” dedi.
Ayakta kalmak için daha çok borçlandık
Antalya’nın darboğazdan kurtuluşu kredide gördüğünü ve kredi büyümesinde rekorlar kırdığını kaydeden Çandır, yılbaşından bu yana Türkiye’nin kredi büyümesinin yüzde 29 iken, Antalya’nın 42’lik kredi büyümesi yaşadığına dikkat çekti. Tarım ve toptan ticarette ortalamanın üzerinde kredi büyümesiyle karşı karşıya olduğumuzu söyleyen Ali Çandır, “Üstelik geçen yılın yaklaşık 2 kat üzerinde orana sahip olan bu krediler yatırıma değil ayakta kalmak ve eldekini korumak için kullanılmıştır. Karar vericilerimizden önümüzdeki 17 günlük süreyi de göz önünde bulundurarak Antalya gibi kentler için kolaylaştırıcı tedbirler almasını ve yüksek faiz yükünden arındırmasını bekliyoruz” diye konuştu.
Tarım beka sorunudur
Önümüzdeki dönemin daha zorlu geçeceğini ifade eden ATB Başkanı Ali Çandır, dünya tarım ve gıda fiyatlarının son 10 yılın üzerinde seyrettiğini ve bu artışların süreceği yönünde bir eğilim olduğunu kaydetti. Mısır ve buğday gibi ürünlerin dünya fiyatlarının hafta başından beri yüzde 5’lere varan artışlar gösterdiğini, meyvede de ciddi artışlar yaşandığını anlatan Çandır, “Tarımsal varlığımıza artık gözümüz gibi bakmalı, korumalı ve geliştirmeliyiz. Aklı başında bilim insanlarının da ifade ettiği gibi medeniyet tarımdadır. Sonuç olarak tarım sektörü artık stratejik bir sektör olmanın ötesinde gerçek bir beka sorunu oluşturma konumuna gelmiştir” diye konuştu.
[mc4wp_form id=”25750″]