Cargill, 1000 Çiftçi 1000 Bereket programı kapsamında ekimden hasada kadar eğitim, dijital tarım araçlarına erişim ve tarlalarına özel danışmanlık hizmeti alan çiftçilerin, yüzde 26’ya varan oranda verim artışı elde ettiklerini açıkladı.
Cargill, 2019 yılında hayata geçirdiği 1000 Çiftçi 1000 Bereket Programı kapsamında ekimden hasada kadar eğitim, dijital tarım araçlarına erişim ve tarlalarına özel danışmanlık hizmeti alan çiftçilerin, yüzde 26’ya varan oranda verim artışı elde ettiklerini açıkladı.
Şirketten yapılan açıklamada, ikinci yılında kapsamı genişletilerek mısırın yanına ayçiçeği eklenen ve 12 ilde 1.175 çiftçinin dahil edildiği programın, tarım ve gıda alanında Türkiye’de ilk kez sosyal etki hesaplaması yapılan program olma özelliği taşıdığı bildirildi. Açıklamaya göre, 1000 Çiftçi 1000 Bereket’e, 2020 yılında yapılan her 1 TL’lik yatırımın, 2,78 TL değerinde sosyal getirisi olduğu görüldü; böylece programın sosyal getirisi bir önceki yıla göre de 2,53 TL’den 2,78 TL’ye yükselmiş oldu.
Programın bugün gerçekleştirilen çevrimiçi basın toplantısında konuşan Cargill Gıda Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Murat Tarakçıoğlu, sezon başında yüzde 15 olarak belirledikleri verim artış hedefini aşarak, program kapsamındaki çiftçilerin %26’ya varan oranda verim artışı elde ettiklerini açıkladı.
İki yılda toplam 2.200’ü aşkın çiftçinin hayatına dokunduklarını kaydeden Tarakçıoğlu, “Üçüncü yılımızda kanola çiftçilerini de dahil ederek, programımızın etki alanını daha da genişleteceğiz. Aynı zamanda ‘Tarlada Sıfır Atık Yönetimi’ projesini hayata geçirdik. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), İTÜNOVA Teknoloji Transfer Ofisi projesinde Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu yönetiminde ve Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) iş birliğinde, tohumdan ürüne yaşam döngüsü atık sorununa çiftçi lehine kolaylaştırıcı çözüm için çalıştık. ”Çiftçilerin bilgi birikimi ve yerel deneyimlerinin bilim ile harmanlanmasıyla, dijitalleşme konusunda da önemli adımlar atıldı. Çiftçiler dijital toprak analizi, meteoroloji & sulama ve tahmin istasyonu, uydudan tarla sağlığı takibi gibi dijital tarım araçlarından faydalandılar. Tarlaya özel sunulan doğru sulama, gübreleme ve ilaçlama programına uyan çiftçiler, hastalık riskini azaltıp toprak kirliliğinin de önüne geçti. Program sayesinde verim artışının yanı sıra kaynak tasarrufu sağlandı. Bu da çiftçilerin maliyetlerine de olumlu şekilde yansıdı.” dedi.
1000 Çiftçi 1000 Bereket programının, sürdürülebilirlik performansını ve yarattığı etkiyi daha kapsamlı bir şekilde paylaşmak üzere ilk İlerleme Raporu’nu yayınladığını da belirten Tarakçıoğlu, konuşmasını “Çiftçilerle birlikte, dünyanın güvenli, sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde beslemesine katkı sağlamak için çalışıyoruz.” sözleriyle tamamladı.
“Gübreden yüzde 22 tasarruf ettim”
1000 Çiftçi 1000 Bereket programı kapsamında İzmir İlkkurşun’da üretim yapan mısır çiftçisi Umut Ayberk Akbay ise programın etkisini yaşadığı örnekle anlattı:
“Bu yıl 200 dekarlık arazime mısır ekmeden önce tarlamı ziyaret eden ziraat mühendisleri dijital toprak analizi yaptılar. Bana SMS göndererek toprağımın hangi besine, ne kadar ihtiyaç duyduğunu ifade ettiler. Geçmiş yıllarda yanlış gübreleme yaptığımı fark ettim. Gerektiği kadar gübre kullanınca, gübreden yüzde 22 tasarruf etmiş oldum. Meteoroloji & Sulama ve Tahmin İstasyonu uygulamasıyla, mısırların gelişimini tarlaya gitmeme gerek kalmadan, cep telefonumdan takip ettim. Ziraat mühendisleri de tarlamı izleyip beni kırmızı örümcek zararlısına karşı uyardılar. Buna göre ilaç kullandım. Program sayesinde, dekar başına aldığım ürün 7.450’den 8000 kilograma çıktı.”
[mc4wp_form id=”25750″]