Geçtiğimiz yıl dünyada 123 milyar doları bulan perakende hırsızlığının 2016’da 150 milyar doları, Türkiye’de ise 400 milyon dolarlık artışla 2,5 milyar doları bulması bekleniyor. Mağaza ve süpermarketlerde en çok çalınan ürünler ise sırasıyla mont, kazak, bebek maması, bebek bezi, jilet, deodorant, sosis, sucuk, kırmızı et.
Türkiye’deki alıveriş merkezlerinde bulunan mağazaların yüzde 55’inin güvenliğini sağlayan Sensormatic Güvenlik Hizmetleri’nin verilerine göre perakende hırsızlığı 2016’da rekor kıracak.
Geçtiğimiz yıl dünyada 123 milyar doları bulan perakende hırsızlığının 2016’da 150 milyar doları, Türkiye’de ise 400 milyon dolarlık artışla 2,5 milyar doları bulması bekleniyor. Mağaza ve süpermarketlerde en çok çalınan ürünler ise sırasıyla mont, kazak, bebek maması, bebek bezi, jilet, deodorant, sosis, sucuk, kırmızı et
Hırsızlığın ekonomilerdeki gelişmelerle de ilgili olduğunu söyleyen CEO İsmail Uzelli, “Ağırlıkta yiyecek ve giyeceği kapsayan perakende hırsızlığı ekonomilerin kötü gittiği ve göçlerin arttığı dönemlerde yükseliyor. Dünyada 2004-2007 yıllarında ekonominin iyi olduğu dönemlerde perakende hırsızlığı da duraksama dönemine girmişti. Şimdi rekora koşuyor” dedi.
“Lüks marka değil, ihtiyaç çalınıyor”
Türkiye’de en çok çalınan ürünler hakkında da bilgi veren İsmail Uzelli, şunları söyledi: “Perakende hırsızlığının genelde lüks markalarda yada teknoloji ürünlerinde yaşandığı düşünülür. Ancak durum hiç de öyle değil. Yani hırsızlık yapacak kişi Louis Vuitton’da çok pahalı bir çantayı çalmıyor. Türkiye’de hırsızlık genelde ihtiyaç ürünlerinde yaşanıyor. Özellikle tekstilde çok var. Burada kazak gibi ürünler yani ihtiyaca yönelik ürünler çalınıyor. En yüksek kayıp da yüzde 49 ile kış sezonunda yaşanıyor. Marketlerde ise en çok çalınan ürünler et ve et ürünleri oluyor. Sosis, sucuk gibi ürünler… Ayrıca bebek maması ve bebek bezi de çok çalınan ürünlerin başında geliyor. Kozmetik ise her yerde çalınıyor.”
En çok 17-24 yaş arası çalıyor
Hırsızlıkların yüzde 100 müşteriler tarafından yapılmadığını anlatan İsmail Uzelli, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bugün Türkiye’nin de içinde yer aldığı Avrupa da müşteri kılığındaki kötü niyetli kişilerden kaynaklanan kayıp yüzde 42. Geri kalan bölüm ise çalışan hırsızlığı ve yönetimsel hatalardan kaynaklanan kayıplar. 17-24 yaş arası nüfus ise mağazalarda en çok hırsızlık yapan yaş grubu.”
Türkiye’deki mağazalarda kayıp oranlarının yüzde 25’i çalışan hırsızlığından, yüzde 24’ü yönetimsel hatadan, yüzde 9’u ise üretici kaynaklı.
17 bin kişiye elektronik kelepçe
TÜRKİYE’de birçok farklı alanda hizmet verdiklerini anlatan İsmail Uzelli, şöyle konuştu: “Bugün havacılıktan bankacılığa kadar birçok farklı alanda hizmet veriyoruz. Perakende işimizin önemli bir kısmı. Türkiye’de 2014 yılında uygulanmaya başlanan elektronik kelepçe sisteminde de yer aldık. Bu da çok önemli bir projeydi. Türkiye’de 2 yılda 17 bin kişi elektronik kelepçe kullandı.”
En büyük artış Avrupa’da
Mağazalarda ve alışveriş merkezlerinde güvenlik hizmetlerinin arttığını dile getiren İsmail Uzelli, şu bilgileri verdi:
“Güvenlik trendi sadece Türkiye’de değil tüm dünyada artıyor. Avrupa’da da mağazalar bu alana önemli yatırımlar yapıyor. Güvenlik ihtiyacı sadece terör olaylarında değil, ekonomilerin kötü gittiği ya da göçlerin arttığı dönemlerde de önem kazanıyor. Şuan tüm dünyada yaşanan bu gelişmeler güvenlik ihtiyacını da arttırmış durumda. Bugün Latin Amerika’da perakende cirosu içinde hırsızlığın payı yüzde 1,55’e ulaştı. Bu rakam Kuzey Amerika’da yüzde 1,27, Asya-Pasifik bölgesinde yüzde 1,17 ve Avrupa’da yüzde 1,05 olarak gerçekleşiyor. Ancak perakende hırsızlığında en yüksek artışın Avrupa’da yaşandığını gözlemliyoruz. Buradaki mülteci sorunu bunun en önemli nedeni.”