Nobel Kimya Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar, gençlere çok çalışmaları tavsiyesinde bulundu. Sancar, “Gözünüzü seveyim politika ile uğraşmayın. Onu yapanlar var. Ne yapıyorsanız iyi yapmaya çalışın, çalışmadan olmaz.” dedi.
Nobel Kimya Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Ayazağa Kampüsü Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Aziz Sancar’dan Nobel Konuşması’ adlı programa katıldı. Sancar’ın yayınlanmış ve yayınlanacak bilimsel çalışmalarının sunumunu yaptığı etkinlik, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca ve gençlerin yoğun katılımıyla gerçekleşti.
Esprileriyle salonu güldürdü
Konuşmasına yayınlanmış ve yayınlanacak bilimsel çalışmalarının yer aldığı bir sunumla başlayan Prof. Dr. Aziz Sancar, ‘Piri Reis Haritam’ dediği kanserin tedavisinde yeni yol açacak metodunu da cüzdanında taşıdığını söyledi. Nobel aldığı dönem yoğun bir hafta geçirdiklerini dile getiren Sancar, bunu esprili bir dille anlattı: “Amerika Türk Büyükelçiliğimizde resepsiyon verildi. Oradaki kafeteryada adet olmuş sandalyenin altını Nobel alanlar imza atıyor. Bir sürü yemekler, konferanslar, konserler etkinlik oluyor. Ödül verecekleri zaman insan tükeniyor. Nobel ödülünün verileceği gece ne eşim uyudu ne de ben uyudum. Nobeli takdim edecekleri zaman bizi yan odaya aldılar. Kral ailesini bekliyoruz. Tam ödülü alacağız, gerçekten tükenmiştim ve orada biraz kestirdim ama yetmedi. Sahneye çıktığımda korkuyordum. Ayaklarım takılacak yüzüstü düşeceğim diye. Beni anons edecekler diye bekliyorum. Kızmış gibi çıkmışım fotoğraflarda. Aslında ben konsantre oluyorum ve uyanık kalamaya çalışıyordum. Allah yardım etti ve düşmeden ödülü aldım.”
“İsveçli emekçilerin plaketi odamda”
Hem Türk devletinin hem de Türk halkının büyük ilgisiyle karşılaştığını belirten Prof. Dr. Aziz Sancar, İsveçli işçiler tarafından kendisine verilen plaketi ofisinde sakladığını ifade etti. Prof. Dr. Aziz Sancar, “Bana en çok dokunan İsveçli emektar kardeşlerimden geldi. Oradaki işçilerden geldi. Tek işçilerin verdiği plaket ofisimde. ‘Aziz Hocam siz çok çalıştınız, güzel sonuçlar elde ettiniz ve bu hakkı kazandınız sizi tebrik ederiz’ diyorlar. İşçi benim gibi işçi adam. Çalışmaya önem veriyorlar. Benim de en çok değer verdiğim şey çalışmak.” dedi.
“Bu cumhuriyetin madalyası, tabii ki Anıtkabir’e koyacağım”
Nobel madalyasını dün Anıtkabir’e teslim ettiğini belirten Sancar, “Nobel aldığım gün tam bir kaostu. Kardeşim Nihat olmasaydı ben altından çıkamazdım. Birkaç gün geçip, biraz ortalık yatıştıktan sonra madalyayı Anıtkabir’e vermeye karar verdim. Başka ne yapmalıydım? Bu Cumhuriyetin madalyası, tabii ki Anıtkabir’e koyacağım.” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’ye gelmesini istediğini ifade eden Sancar, “Cumhurbaşkanı emredince Türkiye’ye gelirim tabii. Cumhurbaşkanımızın kendisine de milletimizin, devletimizin bize gösterdiği ilgiden ne kadar memnun olduğumu söyledim ve teşekkür ettim.” diye konuştu.
“Gayem Türk Evi’ni yaşatmak”
Nobel’den 325 bin dolar para ödülü aldığını hatırlatan Aziz Sancar, bu paranın masraflar çıktıktan sonra kalan 315 bin dolarını Carolina Türk Evi’ne bağışladığını ise şöyle anlattı: “Benim gayem Carolina Türk Evi’ni yaşatmak. Bu isteğini duyan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın destek olmak istediğini, kendisinin de “Ben de bu ev Türk devletinin evi olsun, sizden bu evin Türk Kültür Merkezi olmasını isteriz ki, hiç kimse Atatürk’ü duymadım diyemesin.”
Gençlere ‘çok çalışın’ tavsiyesi
Konuşmasının sonunda gençlere çok çalışmaları tavsiyesinde bulunan Sancar, şunları söyledi: “Gözünüzü seveyim politikayla uğraşmayın, onu yapanlar var; çok çalışın. Ne yaparsanız, iyi yapmaya çalışın, çalışmadan olmaz. Ben öğrenciyken günde 18 saat çalışırdım. Gazeteler yazmıştı, çok zaman gecelerimi laboratuvarda geçirdim. Çalışmak kendimize, ailemize, milletimize vatan, namus borcudur. Annem derdi ki, ‘Kibir Allah’a yakışır, insana yakışmaz.’ O yüzden elimden geldiği kadar mütevazı olmaya çalışıyorum.”
Prof. Dr. Aziz Sancar, İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlük Sanat Galerisi (İTÜ RSG) ‘Tarih Dizisi’ sergilerinin 3.’sü olan “Mühendishane’nin Üç Başhocası” sergisinin açılışına da katıldı.