Kazdağı’nda planlanan termik santralın ÇED kararı mahkemeye taşındı

0
490
Kazdağı’nın havası, suyu, toprağı tehdit altında

TEMA Vakfı, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve Ziraat Mühendisleri Odası, Çırpılar Termik Santralı projesi için çıkan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu olumlu kararına itiraz ederek dava açtı.

Çanakkale’ye bağlı Yenice ilçesinin Çırpılar ve Kovancı Köyleri yakınlarında yapılması planlanan, yılda 3,52 milyon kömür tüketeceği öngörülen ve 140 adet futbol sahası büyüklüğünde bir alanı külle kaplayacak 200 MW kurulu güce sahip santralın iptali için Türkiye çapında sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar bir araya geldi. 29 Haziran’da  yayınlanan ÇED olumlu kararının iptali için TEMA Vakfı, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve Ziraat Mühendisleri Odası dava açtı.

Kazdağı’nın havası, suyu, toprağı tehdit altında

Çırpılar Kömürlü Termik Santralı’nın yılda 3,52 milyon ton kömür tüketeceği ve yılda 1,5 milyon ton kül yağmasına neden olarak Çırpılar ve Kovancı köylerinin yerleşim alanları kadar bir alanda iki katlı apartman yüksekliğinde (4,7 metre) kül birikeceği hesaplanıyor. ÇED raporuna göre santral, soğutma için yılda 3,5 milyon metreküp suyu tarımsal sulama amaçlı kullanılan Çırpılar Göleti’nden çekecek. Buradaki su yetmezse yer altı suları ve yöredeki diğer akarsuların suyu kullanılacak.

Bandırma’nın içme suyu etkilenecek

Termik santral ve maden projesi, Balıkesir’in Bandırma ilçesine içme suyu temin eden Gönen Barajı’nın uzun mesafe koruma alanı içinde kalıyor. Termik santral ve madencilik faaliyetinden çıkan her türlü atık kolaylıkla içme suyu havzasına ulaşabilecek ve içme suyunun kirlenmesine neden olacak. Projenin, içme ve sulama suyunun tükenmesine, bölgede yetiştirilen kapya biberi, Kalkım çileği gibi ürünlerin de yok olmasına yol açacağı öngörülüyor.

Sivil toplum kuruluşları itiraz ediyor

Dava açan kuruluşlardan TEMA Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç; “Bölge tarımsal potansiyeli yüksek, verimli tarım arazilerine sahip bir bölge. Devlet, bu köylerde tarım alanlarının sulanması için gölet inşa ediyor. Dava konusu termik santral bu göletin suyuna ortak oluyor. Bu gölet köyler için inşa edildi, termik santral için değil. Proje sahasındaki muhtarlar ve yöre insanları da bu termik santralın yörelerine zarar vereceğinin farkında, bu nedenle bu santralı istemiyorlar” dedi.

Kazdağı Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan ise “Çanakkale’nin yenilenebilir enerjiden elektrik üretme potansiyeli çok yüksek. Buna rağmen halihazırda ilimizde 5 tane kömürlü termik santral ile elektrik üretiliyor ve 9 tane yeni kömürlü termik santralın yapılması isteniyor. Yenice ilçesindeki Çırpılar Termik Santral Projesi de bunlardan biri. Çırpılar’da çıkarılması planlanan kömür 1.080 kalorilik, yüzde 53’ü kül olan düşük kaliteli bir kömür. Bölgeye zarardan başka faydası olmayacak bir termik santral” diyerek görüşlerini belirtti.

Projenin Çanakkale Toprak Koruma Kurulu’na bir kaç kez geldiğini ve ilk kez görüşüldüğü toplantıda reddedilmesine rağmen Kurul gündemine tekrar tekrar alındığını, kuruldaki TEMA temsilcisi ile Ziraat Mühendisleri Odası temsilcisinin itirazlarına karşın Kurul’dan geçtiğini hatırlatan ZMO Çanakkale Şube Yönetim Kurulu Başkanı Türker Savaş ise şöyle dedi: “Ancak söz konusu kararın henüz Bakanlık onayı yok. Buna rağmen ÇED olumlu kararı çıktı. Projenin ekonomik ömrü 25 yıl olarak öngörülüyor. Ancak çevreyi kirletme potansiyeline bakıldığında 25 yılda havayı, suyu ve toprağımızı öyle bir kirletecek ki burada tarım yapma olanağı ortadan kalkacak. Halbuki tekniğine uygun koşullar altında yapılacak tarımın ekolojik ve ekonomik sürdürülebilirliği sonsuzdur. Ekonomisinin en önemli kısmı tarıma dayalı olan ve yurtdışına tarımsal ürün ihraç eden bu bölgedeki tarım alanlarının korunması için elimizden geleni yapacağız”

Davaya birçok farklı kuruluştan destek

Daha önce de santrala karşı destek çağrısında bulunan Temiz Hava Hakkı Platformu, İda Dayanışma Derneği, Yeşil Yenice Dayanışması, Yuva Derneği, 350 Ankara gibi sivil toplum kuruluşları da davayı desteklediklerini belirterek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı ÇED sürecini sonlandırmaya davet ettiler. Kazdağı’nın kültürel ve doğal mirasını, temiz havasını, içme suyunu ve gıdasını tehdit eden Çırpılar Kömürlü Termik Santral projesinin halk tarafından istenmediğinin açık olduğunu belirten kuruluşlar, santrale karşı hukuksal mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerinin altını çizdiler.

Kazdağı mücadelesi Türkiye’ye örnek olabilecek güçte

Projenin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndaki İDK (İnceleme Değerlendirme Komisyonu) toplantısında onaylanmaması için harekete geçen sivil toplum kuruluşları Ocak 2017 tarihinde projeye itiraz edilmesi çağrısında bulunmuştu. Yenice’nin 75 muhtarından 71’i bu termik santrali istemediklerini belirten dilekçelerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sundu. Destek çağrısının ardından Türkiye çapında 10 farklı ilden sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar bir araya gelerek bilgi edinme hakkı çerçevesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na yüzlerce itiraz dilekçesi gönderdi. 575 bin kişinin #KazdağıHepimizin etiketi ile paylaşımlar yaparak katıldığı sosyal medya kampanyasında konu Türkiye gündeminde 3. sıraya yükselirken, TEMA Vakfı Çanakkale temsilciliği tarafından ’Çanakkale’ye Sahip Çık’ adıyla açılan imza kampanyası da kısa zamanda 50 bin kişi tarafından imzalanmıştı.

Çırpılar Projesi sadece bir tanesi

Çırpılar Projesi bölgede yapılmak istenilen tehlikeli ve kirli projelerden sadece bir tanesi. Çanakkale’de şu anda 5 kömürlü termik santral işletmede. Başta Biga yarımadası olmak üzere Çanakkale’ye yapılması planlanan 9 tane daha kömürlü santral bulunuyor. Uzmanlar bütün santrallerin kümülatif olarak oluşturacağı hava kirliliğinin önemli hastalıklara ve her sene 1130 erken ölüme yol açabileceğini belirtiyor.

Çırpılar Santrali’nde yakılacak olan kömürden en fazla etkilenecek olan Agonya Ovası’nın Amerika ve Avrupa’ya ihraç ürünü olan Yenice kapya biberi, hayvan besi yemi olan mısır, yörede önemli bir gelir ve geçim kaynağı. Her türlü hayvancılığın ve hayvan ürünleri üretiminin yaygın olduğu yörede ayrıca orman ürünleri sanayii de mevcut. Akçakoyun ve Kalkım çileği, kirazı da ayrıca marka olmuş ürünler. Tarımın önemli geçim kaynağı olmasından dolayı, bölgede içme ve sulama suyu sıkıntısı yaşanıyor.

Dava konusu projede ortalama kömür kalorisi: 1.080 kcal/kg, nem oranı: %25, kül : %53. Bu oranlar, kömürün ısıl enerjisinin çok düşük olduğu ve içinde yüksek miktarda su bulundurduğunu gösteriyor. Aynı miktardaki kaliteli kömür, Çırpılar kömürüne kıyasla 8 kat daha fazla elektrik üretebiliyor. Diğer yandan kömürün kükürt oranı çok yüksek, bu da yapılması gereken baca gazı arıtım yatırımlarının maliyetini artırıyor. Kaliteli taşkömürüne oranla, linyit aslında uzmanlar tarafından olmamış kömür diye de değerlendiriliyor.

Söz konusu ÇED raporu toz emisyonları içinde sadece parçacık madde (PM10) kirliliğini dikkate almaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2013 yılında ve Uluslararası Kanser Araştırmaları Enstitüsü çalışmaları neticesinde yayınlanan raporda hava kirliliğinin yer yer hayati tehlike oluşturacak, Grup 1 kanserojen etki seviyesine geldiğini açıklamıştır . Bu sağlık etkilerinin temel nedeni, yanma ile ortaya çıkan ve saç telinden bile küçük olan ince parçacık maddelerdir. PM2,5 sağlığa özellikle zararlıdır; çünkü parçacıklar vücudun derinliklerine girebilmekte, kan dolaşımına bile karışabilmektedir. Türkiye’de mevcut hava kirleticilerinden dolayı sadece PM2.5 kirliliğine bağlı olarak her yıl 33 bin ölüm yaşanmaktadır. (PM2,5; çapı 2,5 mikrondan küçük parçacıklı madde) .

Dünyada PM 0,1 bile ölçülmeye başlamışken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kritik bir hava kirliliği kaynağı olan kömür santrallerinin hava kirliliği modellemelerine PM2,5’u dahil etmeli ve uzun erimli kirleticilerin etkisini değerlendirmelidir. Ayrıca, hava kirliliğinin neden olduğu birçok çalışmayla ortaya konulmuşken sağlık etkilerinin değerlendirilmesi de ÇED raporuna dahil edilmelidir. Söz konusu ÇED raporu ne PM2,5 kirliliğini değerlendirmiş, ne uzun erimli hava kirliliğine bakmış ne de santralin neden olacağı sağlık etkilerini değerlendirmiştir. Bu açılardan ÇED raporu yetersizdir.

Çanakkale bölgesinde var olan ve hali hazırda işletmede olan kömürlü termik santraller (İÇDAŞ Termik Santrali, Çan Termik Santrali ve İÇDAŞ Bekirli Termik Santrali) yarattıkları sağlık etkileri nedeniyle 2010 yılında toplamda 2.650 yaşam yıl kaybı ve 42.910 iş günü kaybına yol açmıştır. Geçtiğimiz sene işletmeye alınmış olan CENAL Termik Enerji Santrali de her yıl 1.320 yaşam yılı kaybı ve 27.710 iş günü kaybına yol açacaktır. Çalışmakta olan kömürlü termik santrallerin mevcut etkilerinin zaten oldukça büyük olduğu Çanakkale bölgesinde, halk sağlığının korunması açısından yeni bir tek santrale daha izin verilmemesi gerekmektedir. Buna karşın 11 kömür santrali izin aşamasındadır. Temiz Hava Hakkı Platformu’nun yaptığı modelleme çalışmasına göre Çanakkale’de planlanan tüm kömürlü termik santraller işletmeye geçerse, hava kirliliği Çanakkale ve Balıkesir’de %150 kadar, 170 km mesafedeki İstanbul’da ise %25 oranında artacak. 

Kül depolama ile ilgili ÇED raporunda geçen bilgiler: Enerji santralinin yılda 3.526.250 ton kömür tüketmesi, taban ve uçucu kül miktarı olarak toplamda yaklaşık 1.546.125 m3/yıl kül üretmesi bekleniyor. 6.356.000 m3 büyüklüğündeki mevcut kül depolama birimi, külün birleşik hacimlerini en az 4,11 yıl barındıracaktır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz