Haber

KPMG Türkiye, Covid-19’un iş dünyasını nasıl etkilediğini araştırdı. Ankete katılan iş dünyası temsilcileri küresel salgının ekonomiye olumsuz etkisinin ortadan kalkması için en az bir yıla ihtiyaç olduğunu söylüyor.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan Covid-19’a karşı bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiğini hemen hepimiz biliyoruz. Peki, virüsle mücadelede akciğer kapasitesinin de çok önemli olduğunu biliyor muydunuz?

İçinde bulunduğumuz kriz insan odaklı bir finans sistemine geçişin önünü mü açacak yoksa salgından sonra servet eşitsizliğinin katlanmasına mı tanık olacağız?

Koronavirüs salgını sebebiyle bazı özel hastanelerin, covid-19 hastalarından fark ücreti ya da test, yoğun bakım ve sonrasındaki hizmetler için fahiş ücretler talep ettikleri yönünde iddialar gündemden düşmüyor. Sözleşme Hukuku Uzmanı Doç. Dr. Umut Yeniocak, pandemi sürecinde özel hastaneler tarafından sigorta dışında ilave ücret talebiyle karşılaşan kişilerin yargı yoluna başvurmaları halinde, Anayasa Mahkemesi ya da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi aşamasında sonuç alacaklarını belirtiyor.

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: “Türkiye, 1990’lardan beri bir şişe bile sıfırdan başlayarak aşı geliştirmemiş bir ülke. Aşıyı bulmak da yetmeyecek. Buldunuz diyelim, etkin mi değil mi diye insan ve hayvan çalışmaları yapmak lazım. Etkili oldu diyelim, üretmek lazım. Milyonlarca doz aşı üretecek bir kapasitemiz henüz yok.”

Alışveriş ve eğlence alanlarına en çok ABD vatandaşları gitti. Hollanda işe en çok giden ülkeyken, evde en çok kalan ülke İtalya oldu. En az toplu taşıma kullanan ülke ise İspanya.

Ekonomist Emre Alkin, küresel salgının ekonomik anlamda hayatımıza etkilerini Radyo Trafik canlı yayınında Cezayir Doğan’a anlattı. “2020 yılını unutun” diyen Alkin, piyasaların bu süreci atlatmasının 16-17 ayı alabileceğini belirtti.

Tüm dünyada günlük hayatı ve alışkanlıkları değiştiren koronavirüs salgını, ekonomik olarak da birçok sorunu ve kaygıyı beraberinde getiriyor. Virüse karşı alınan önlemler kapsamında toplumun her kesiminin evde kalması gerekliliği büyük önem taşıyor. Ancak evde kalmanın yol açabileceği sorunların başında gelen değişen alışveriş ve tüketim alışkanlıkları, aile bütçelerini de etkiliyor.

Kovid-19 salgını öncesi çalışmakta olan kesimin salgın sırasında ne yaptığını irdeleyen bir araştırma; pandeminin iş dünyasının çalışma düzenini fazlasıyla etkilendiğini gösteriyor. Araştırmaya göre, 10 çalışandan 6’sının çalışma düzeni değişmiş. Görüşülen kişilerin yüzde 37’si salgından önce olduğu gibi çalışmaya devam ediyor. Peki ya geri kalan yüzde 63’lik grup ne yapıyor?

TVHB: “Kovid-19 nedeniyle evlerimizde kalmalıyız ama sahipsiz hayvanları da unutmamalıyız. Bu konuda Belediyelerin ve İl Özel İdarelerinin besleme odaklarını daha sık ziyareti ve daha fazla beslenme odağı oluşturması da vazgeçilmezdir.”