Salgının ne kadar süreceği, iş ve özel hayatımızı ne derecede etkileyeceği, ekonomik sonuçlarının neler olacağı gibi birçok soru ve belirsizlik, kaygının yükselmesine ve overthinking (fazla düşünme) sorununa neden oluyor.
Tüm dünyada günlük hayatı etkilemeyi sürdüren koronavirüs salgını, sağlık ile ilgili yarattığı sorunların yanı sıra birçok soruyu ve kaygıyı da beraberinde getiriyor. Salgının ne kadar süreceği, iş ve özel hayatımızı ne derecede etkileyeceği, ekonomik sonuçlarının neler olacağı gibi birçok soru ve belirsizlik, kaygının yükselmesine ve overthinking (fazla düşünme) sorununa neden oluyor. Generali Sigorta, virüs döneminde artan aşırı düşünme eğilimiyle baş etmeyi sağlayacak öneriler sundu.
Geçmişe ve geleceğe odaklanmayı bırakın
Aşırı düşünenler genellikle geçmişe ve geleceğe odaklanırlar. Mevcut ana odaklanmaktan uzaktırlar. Enerjilerini “ne olmalıydı” ve “ne olacak” soruları üzerinde düşünerek harcarlar. Geçmişin değiştirilemeyecek, geleceğin ise öngörülemeyecek olduğunun bilincinde olun. Değiştirebileceğiniz tek şeyin yaşadığınız an olduğunu unutmayın. Geçmişe takılmak veya geleceği kontrol etmeye dönük duygularınızı bir kenara bırakın. Eksiklerinizin ve hatalarınızın olabileceğinin farkındalığıyla bu eksiklikleri gidermeye odaklayın.
Kritik günlerin geçici olduğunu unutmayın
Yılın ilk periyoduna damgasını vuran ve kimsenin tahmin etmediği virüs salgını, dünyadaki her ülkeyi ve ekonomik sınıfı negatif etkiledi ve etkilemeyi sürdürüyor. Günlük hayata ve alışkanlıklara dair hemen hemen bilinen her şeyi değiştiren bu kritik günlerin geçici olduğunun bilincinde olun. Karantina dolayısıyla evde ve aynı döngüde geçen günlerin, sürece alışmanıza sebebiyet verdiğini ve salgının beraberinde getirdiklerinin yalnızca sizi ya da ailenizin değil diğer tüm insanları etkilediğini unutmayın.
Her şeyi kontrol edemeyeceğinizi anlayın
Yaşanan süreci gereğinden fazla düşünmenin her şeyi kontrol ettiğiniz anlamına gelmediğinin bilincinde olun. Bu yüzden bu kritik günlerde her şeyi kontrol etmeye çalışmayın. Zamanınızın ve enerjinizin el verdiği ölçüde adımlar atın. Yapamadığınız, zamanınızın yetmediği işler, görevler, ev işleri, sorumluluklar konusunda kendinizi yargılamayın.
Kaygıyı artıran içeriklerden uzak durun
Virüs salgınıyla ilgili olumsuzluk barındıran içerikler ve iletiler hem geleneksel hem de sosyal medya da üst sıralarda yer almayı sürdürüyor. Ancak bu mecralarda yer alan her içeriğe inanmayın. Özellikle de sosyal medyada yanlış ve kaygı yaratıcı haberlerden prim sağlayan hesaplar ve kişiler olduğunu asla unutmayın. Bilimsel kaynakları referans alan, doğru ve güvenilir bilgi sunan mecraları takip edin.
Aşırı düşünmenin ciddi sorunları tetiklediğini unutmayın
Virüs döneminde aşırı düşünmek, ciddi duygusal sıkıntıların yanı sıra hem zihinsel hem de fiziksel sağlık sorunları riskinizi artırabilir. Her küçük sorunu, gerçekte olduğundan daha büyük ve korkutucu hale getirmemeye özen gösterin.
Belirsiz korkularda kaybolmayın
Özellikle çevrenizdeki negatif insanların ve yaydıkları negatif gelecek öngörülerinin tuzağına düşmeyin. Bu gibi paylaşımların belirsizlik ve korku yaratmaya çalıştığının bilincinde olun. Olabilecek en kötü şeyin ruhsal ve fiziksel sağlığınızı kaybetmek olduğunu unutmayın.
Uykuyu merkeze koyun
Uyku vücut sistemlerini rahatlatarak, kalktığımızda kendimizi fiziksel olarak daha güçlü hissetmemizi sağlar. Özellikle de salgın döneminde uykunun önemi her zamankinden daha değerli. Yeterince uyumadığınız zaman hem fiziksel hem de duygusal olarak daha savunmasız hale geldiğinizi, endişe ve karamsarlığa karşı savunmasız olduğunuzu unutmayın.