Seçim geçimi unutturdu: Açlık sınırı 2 bin 124 liraya, yoksulluk sınırı 6 bin 918 liraya yükseldi

0
555
Seçim geçimi unutturdu: Açlık sınırı 2 bin 124 liraya, yoksulluk sınırı 6 bin 918 liraya yükseldi

TÜRK-İŞ (Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu) tarafından gerçekleştirilen Mayıs ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, dört kişilik ailenin açlık sınırı 2 bin 124 liraya yükselerek asgari ücreti geçti. Yoksulluk sınırı ise 6 bin 918 liraya yükseldi.

TÜRK-İŞ (Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu), otuz iki yıldan bu yana aralıksız olarak her ay düzenli olarak yaptığı ve çalışanların geçim şartlarını ortaya koyan “açlık ve yoksulluk sınırı” araştırmasının Mayıs 2019 sonuçlarını açıkladı.

TÜRK-İŞ Araştırmasının Mayıs 2019 ayı sonucuna göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı), bir önceki aya göre 17 lira, geçen yılın aynı dönemine göre 437 lira artışla 2 bin 123 lira 93 kuruşa yükseldi. Yılbaşından bu yana açlık sınırındaki artış ise 183 lira oldu.

Yine araştırma sonuçlarına göre, gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı (yoksulluk sınırı) 6 bin 918,33 TL; evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 2 bin 625,42 TL olarak hesaplandı.

TÜRK-İŞ tarafından yapılan hesaplamalara göre, Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin “gıda için” yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre yüzde 0,81 oranında arttı. Yılın ilk beş ayı sonunda fiyatlardaki artış yüzde 9,42 oranında oldu. Gıda enflasyonunda son on iki ay itibariyle artış oranı yüzde 25,97 olarak hesaplandı. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 22,12 oldu.

Raporda ayrıca, fiyat artışlarında beklenen gerilemenin henüz ortaya çıkmadığı da vurgulandı.

Mayıs 2019 raporunda şu değerlendirmeye yer verildi:

“Ülkede yaşanmakta olan yüksek fiyat artışlarının olumsuz sonucu çalışanların geçim koşullarının bozulmasında kendini göstermektedir. Özellikle ücretli çalışanların ve emeklilerinin, düşük gelirlilerin harcamaları içinde önemli ağırlığı olan gıda fiyatlarındaki artış hesaplanan tüketici enflasyonun üzerinde gelişme gösteriyor. İktisaden dar ve sabit gelirli kesimlerin karşı karşıya kaldığı geçim şartları, yerel seçimler sonrası süren seçim tartışmalarının gölgesinde kaldı. Dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutarı yılın ilk beş ayı sonunda 183 TL arttı ve yürürlükteki asgari ücretin gerisinde kaldı. Aynı şekilde bir çalışanın sadece kendisi için yapması gereken harcama tutarını karşılayabilmesi için net asgari ücretin 632 TL/Ay artması gerekiyor.

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) kuruluşunun yüz yıla ulaştığı günümüzde, insan onuruna yaraşır bir yaşamı sürdürebilme imkânı çoğu ücretli çalışan için mümkün olmadı. İşçinin kendisi ve ailesinin için yetecek bir ücreti elde etmesi, uygulanan ekonomik ve sosyal politikalarla sağlanamadı.

Mayıs 2019 ayı için hesaplanan 2.124 TL açlık sınırı ve 2.625 TL olan bir kişinin yaşama maliyeti hesaplamasına rağmen bekâr bir işçi için geçerli net asgari ücret tutarı 2019 yılının tamamı için 2.020 TL/Ay’dır. Buna karşılık en düşük kamu çalışanı net maaşı yılın ilk altı ayı itibariyle (sosyal yardım hariç) 2.995 TL/Ay olarak belirlenmiştir. Aynı dönem itibariyle en düşük emekli aylıkları ise işçinin 1.888 TL, esnafın 1.691 TL ve memur için 2.379 TL olmaktadır.”

TÜRK-İŞ hesaplamasına temel alınan gıda ürünlerinin fiyatlarında Mayıs 2019 itibariyle belirlenen değişim şu şekilde oldu:

· Süt, yoğurt, peynir grubunda; fiyat değişimi bu ay özellikle sütte oldu ve bütün markalarda fiyatlar arttı. Peynir ortalama fiyatı da yükseldi. Raf etiketlerinde ucuzmuş gibi gözüken fiyatlar (800-900-1000 gramlık kutularda satışlar nedeniyle) kilogram olarak hesaplandığında yükseldi.

· Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta; av mevsiminin sona ermesiyle kültür balıkları tezgâhta ağırlık kazandı. Geçtiğimiz ay kuşbaşı et fiyatı artar ve kıyma et fiyatı artarken, bu ay tersi oldu ve kıyma et fiyatı arttı. Et ürünlerinin satış yapıldığı tanzim mağazalarındaki kuyruk devam etti. Tavuk fiyatındaki artış bu ay da sürdü. Sakatatta -geçen ay fiyatı artan ciğer bu ay gerilerken- fiyatı değişmedi. Yumurta fiyatı geriledi. Bakliyat ürünlerinde (kuru fasulye, kırmızı-yeşil mercimek, nohut, barbunya vb.) bu ay etiketlerde yapılan ayarlamalar ortalamayı az da olsa düşürdü.

· Mutfak harcamasında mevsim koşullarına bağlı olarak beklenen rahatlama kısmen sebze fiyatlarından oldu ve fakat meyve fiyatlarındaki artış bunun olumlu etkisini azalttı. Sebze meyve ortalama kilogram fiyatı bu ay önceki aya göre yüzde 5,26 oranında artarak 7,81 TL oldu. Geçen ay bu tutar 7,42 TL/kg olmuştu. Sebzede kış ürünlerinin pazardan çekilmesi ve yerini mevsim ile tarla ürünlerine bırakmasının olumlu etkisi ortalama kilogram fiyatında görüldü. Geçtiğimiz ay 7,75 TL/Kg olarak hesaplanan ortalama sebze fiyatı bu ay yüzde 11,87 oranındaki gerileme sonucu 6,83 TL/Kg oldu. Kuru soğan, domates, yeşilbiber, patlıcan, fasulye fiyatı gerileyen sebzeler arasında yer aldı, limon fiyatı arttı, barbunya tezgâhlarda yer aldı. Erik, çilek, yenidünya, kiraz, şeftali, kavun, karpuz gibi meyveler pazarda daha fazla görüldü. Meyve ortalama kilogram fiyatı bu ay yükseldi ve ortalamada yüzde 44,39 oranında tespit edildi. Hesaplama yapılırken -her zaman olduğu gibi- pazarda yaygın bulunan mevsim ürünleri esas alındı. Araştırmada ürünlerin tek tek ağırlığı yerine harcama sepetindeki meyve-sebze tüketiminin toplam miktarından hareket edildi.

· Ekmek, pirinç, un, makarna, bulgur, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta; geçen ay fiyatı artan ekmeğin aile bütçesindeki ağırlığı yükseldi ve fakat uzun bir süre mevcut fiyat geçerli olacağından enflasyon artışında etkisi olmayacak. Un, makarna, irmik ile pirinç, bulgur fiyatında önemli bir değişiklik tespit edilmedi.

· Son grup içinde yer alan gıda maddelerinden; tereyağı fiyatında ‘ayarlama” görülürken, margarin ile zeytinyağı ve ayçiçeği yağı fiyatı aynı kaldı. Zeytin fiyatı -yeşil ve siyah zeytin ortalaması olarak- bu ay yükseldi. Yağlı tohum (ceviz, fındık, fıstık, ayçekirdeği vb.) ürünlerinden fındık fiyatı arttı, fıstık fiyatı geriledi, diğerleri aynı kaldı. Baharat (kimyon, nane, karabiber vb.) fiyatı yine değişmedi. Şeker, bal, reçel, pekmez, salça ve tuz fiyatı aynı kaldı. Çay ve ıhlamur fiyatı da değişmedi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz