Uygulama 1 Ocak 2021 tarihinde başlıyor. “Bazı alacakların yeniden yapılandırılması ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkında kanun” ile internet üzerinden yurtdışına satış yapan mikro ihracatçıya yüzde 50 vergi muafiyeti getirildi. Peki, kimler faydalanabilecek? ETGB sisteminin avantajları neler? E-ihracat nasıl yapılır?
Kasım 2020’de Resmi Gazete’de yer alan “Bazı alacakların yeniden yapılandırılması ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkında kanun” ile, internet üzerinden yurtdışına satış yapan mikro ihracatçıya yüzde 50 vergi muafiyeti getirildi. Uygulama 1 Ocak 2021 tarihinde başlıyor.
Bu vergi avantajının yurtdışına bireysel olarak satış yapmak isteyenlere can suyu olacağını ifade eden Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu Cenk Çiğdemli, “Özellikle Kobi’ler, evde kendi ürettikleri ürünleri yurtdışına satmak isteyenler ve yöresel ürünleri dünyaya açmak isteyenler için çok önemli bir teşvik” dedi.
Mikro ihracatçıya makro vergi avantajı
Şahıs firmalarının yurtdışına Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi’yle gerçekleştirdikleri satışlarda yüzde 50 kazanç istisnası getirildi. Posta ve hızlı kargo yoluyla mikro ihracat yapanların, kazancının yüzde 50’si gelir vergisinden muaf tutulacak. TBMM’de kabul edilen kanun, mikro ihracat yapanlar için vergi muafiyeti sunuyor. Buna göre, hızlı kargo taşımacılığı şirketleri tarafından düzenlenen Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi (ETGB) ile mikro ihracat işlemlerinde gerçekleşen mal ihracatından elde edilen kazancın yüzde 50’si gelir vergisinden muaf tutulacak. Uygulamanın 1 Ocak 2021 tarihinde başlayacağını ifade eden Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu Cenk Çiğdemli, “Pandemi nedeniyle tüm dünyada ülke ekonomilerinin daralmaya gittiği bir belirsizlik döneminden geçiyoruz. Küresel ticaret savaşlarının online cephesinde güçlü olabilmek ve savaştan kazançlı çıkabilmek için özellikle Kobi’lerin mutlaka mikro ihracata yönelmesi gerekiyor” dedi.
Kimler faydalanabilir?
17 Kasım 2020’de yayınlanan Resmi Gazete’ye göre, tam mükellef gerçek kişilerin 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 225’nci maddesi kapsamında, dolaylı temsilci olarak yetkili kılınan Posta İdaresi ya da hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler tarafından düzenlenen Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi’yle gerçekleştirdikleri mal ihracatı kapsamında elde ettikleri kazancın yüzde 50’si, beyannamede bildirilen kazanç üzerinden indirilebilecek.
Söz konusu indirimden faydalanılabilmesi için;
-İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 400.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması,
-İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 800.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması ve en az ortalama bir tam zamanlı ya da eş değer kısmi zamanlı işçi çalıştırması,
-İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 1.600.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması ve en az ortalama iki tam zamanlı ya da eş değer kısmi zamanlı işçi çalıştırması,
-İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 2.400.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması ve en az ortalama üç tam zamanlı ya da eş değer kısmi zamanlı işçi çalıştırması gerekmektedir.
-İhracat kapsamına, ağırlık ve tutar itibarıyla Posta İdaresi ya da hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler tarafından düzenlenen elektronik ticaret gümrük beyannamesiyle gerçekleştirilen mal ihracatları girmektedir.
ETGB sisteminin avantajları nedir?
Mikro ihracatın avantajları ve ETGB sistemi hakkında bilgi veren Çiğdemli şunları aktardı:
“E-ihracat yapanlar için prosedürlerden arındırılmış bir sistem var. Türkiye’den yurtdışına yapacağınız bir satışta KDV hariç fatura tutarı 15 bin Euro’dan az ve satışa konu olan malların ağırlığı 300 kilogramdan hafif ise, bu ihracat mikro ihracat olarak yapılabiliyor. ETGB sistemi üzerinde tüm prosedürler yetkili kargo firmaları aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Üstelik Alibaba, Amazon, Etsy ve Rakuten gibi küresel pazar yerlerinde satış yapmak isteyenlerin üyelik bedelleri de devlet tarafından karşılanıyor. Mikro ihracatta düzenlenen bir gümrük beyannamesi olmaması da ayrı bir avantaj. Gümrük beyannamesi yerine online ortamda Elektronik Ticaret Gümrük Beyanı (ETGB) düzenleniyor ve klasik ihracatta olduğu gibi gümrük müşavirine ihtiyaç da olmuyor. Gümrükleme masrafları ve gümrükleme hızı düşünüldüğünde bu sistemin Kobi’ler açısından sunduğu avantaj çok önemli. Bireysel müşterinize direkt satış yaptığınız için, müşterinizin ülkesindeki B2C (firmadan direkt tüketiciye) gümrükleme vergi muafiyetlerinden de faydalanabiliyorsunuz. Klasik ihracattaki gibi banka teminatlarına gerek yok. Ödeme almak için e-ticaret altyapı firmanızın yönlendireceği ödeme kuruluşlarıyla anlaşmak yeterli. Çok sayıda ve yüksek adetli ürün gönderilmediği için risk oranı da yok denecek kadar düşük.”
8 maddede e-ihracat
Dünyada 196 ülke, milyarlarca insan var. Özellikle yerli üretim yapan KOBİ’lerimiz için çok büyük fırsatlar var. Hem B2B (firmadan firmaya) hem B2C (firmadan son tüketiciye) satışlar için online ticaret, kur farklarını fırsata çevirmenin en hızlı yolu. Peki e-ihracat nasıl yapılır? Nelere dikkat edilir? Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu Cenk Çiğdemli şu bilgileri aktardı:
-Öncelikle profesyonel bir web siteniz olmalı. Ticari web sitenizde firmanız ve ürünleriniz hakkında detaylı tanıtım, görsel ve iletişim bilgileriniz yer almalıdır. Web siteniz mutlaka mobil uyumlu olmalı. Çünkü Google aramalarının yarıdan fazlası artık akıllı telefonlar üzerinden yapılıyor. Web siteniz hızlı yüklenebilen bir altyapı ile oluşturulmalı. Yüklediğiniz fotoğraflar hemen açılabilmesi için küçük boyutlu olmalı.
-Web siteniz firmanızın adı aratıldığında arama motorlarında ilk sıralarda yer almalı. Bunun için gerekli SEO çalışmaları mutlaka yaptırılmalı. Ne kadar iyi bir siteniz olursanız olun, bulunduğunuz ülkenin dışında bir ülkede görünür olmak zordur. Çünkü Google sizi kendi ülkeniz dışındaki aramalarda üst sıralara çıkarmaz. Biz bu sorunu farklı sunucular kullanarak aşıyoruz. Yaptığımız iş birlikleri ile birlikte 100 ayrı ülkede pop noktalarımız var. Bu şekilde tüm ülkelerdeki Google aramalarında site üst sıralara kolaylıkla yükselebiliyor. Google ve Facebook gibi reklam mecralarına ülke bazlı küçük reklamlar vermek de satışlarınızı hızlandıracaktır. İngilizce uluslararası bir dil olabilir ama potansiyel müşteri kitlenizin hepsinin İngilizce bildiğini varsaymak doğru bir yaklaşım değil. Rusya, Balkanlar, Ortadoğu ve Türki coğrafyada yerel dillere uygun reklam içerikleri hazırlatmalısınız. Web sitesinde dil seçeneklerinin kullanıcı tarafından değiştirilebilmesini tercihe bırakmalısınız.
-Sitenizin çoklu dil ve lokasyon seçeneğine, her ülkenin kendi para birimiyle mal alımı yapabilmesine olanak sağlayacak bir altyapıya sahip olması gerekir.Özellikle hedeflediğiniz bir ülke var ise, o ülkenin kültürel kodlarına uygun bir web sitesi tasarlanması da önemlidir. Bunun için site arayüzü ülkelere göre ayarlanabilecek bir altyapı gerekir. Her ülkeye yönelik satış ve pazarlama stratejisi de geliştirmeniz gerekebilir. Doğru ülkeye doğru malı doğru fiyat seçenekleriyle satmak, e-ihracat için öncelikli konulardan biri. Bizim e-ihracat modüllerimiz ile firma, aynı site üzerinden aynı ürünü 100 ayrı ülkeye farklı fiyatlarla satabiliyor. Bunu ülkelerin ekonomik seviyelerine göre ayarlayabildiğimiz gibi, söz konusu ürünün o ülkedeki pazar değerini inceleyerek de belirleyebiliyoruz.
-Ürünlerinizi Alibaba.com, Amazon, E-bay gibi B2C (son tüketiciyi hedefleyen) global pazaryerlerine de koyabilirsiniz. Veya sitenize müşterileri direkt olarak çekebilmek için ilgili ülkeyi hedefleyen Google, Facebook, Instagram reklamları da verebilirsiniz. B2B (firmadan firmaya) ihracat yapmak isteyenler için ise Tradekey, Indiamart, ecplaza, thomasnet, kompass, ec21, diytrade, europages, made-in-china, ecvv, globalsources, busytrade, tradeindia gibi e-ihracat platformları var. Buraya firma bilgileri ve numunelerini koyarak ithalatçı firmalara yönelik reklam yapılabilir.
-Online ihracata başlamanız için ihraç edeceğiniz ürünün Gtip (Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu) numarasını öğrenmeniz gerekiyor. Bu, dış ticaret işlemlerinde ürünlere verilen bir numaradır. Gümrük müşavirinize sorarak öğrenebileceğiniz gibi, tuik.gov.tr sitesinden de öğrenebilirsiniz.
-Gtip numarasını öğrendikten sonra sıra hedef pazarların belirlenmesine geldi. Önceliği elinizdeki ürünü en çok ithal eden ülkelere vermelisiniz. Bunu yaparken yakın bir ülke olmasına da özen göstermelisiniz. Böylece lojistik giderlerinizi düşürerek müşteriye daha rekabetçi fiyatlar sunabilirsiniz. İhracat hedef pazarının belirlenmesinde kullanabileceğiniz en önemli site Birleşmiş Milletler çatısı altındaki trademap.org sitesidir. Buradan söz konusu ürünün ülkelere göre pazarıyla alakalı detaylı istatistiklere ulaşabilirsiniz.
-Eğer ithalatçı firmalarla bağlantıya geçmek istiyorsanız, Musaviredanisin.ekonomi.gov.tr sitesi üzerinden seçmiş olduğunuz hedef pazardaki firmaların listesine kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Bunun için yapmanız gereken, site üzerinden hangi ülke hakkında bilgi almak istiyorsanız o ülkeyi seçmek ve ihraç etmek istediğiniz ürün grubunu tanıtan kısa bir açıklama yazmak. Açıklama bölümüne Gtip numarasını yazmak işinizi daha da kolaylaştıracaktır. Hedef pazar araştırması için kullandığınız trademap.org sitesinden de güncel ithalatçı firmaları bulabilirsiniz.
-Bazı ülkeler özellikle deniz yolu ile yapılan ithalatlara ait konşimento bilgilerini paylaşırlar. Bu bilgileri alıp işledikten sonra ihracatçı firmaların faydasına sunan siteler de mevcuttur. Bu tür sitelere üye olarak hangi firmaların hangi firmalara mal sattığını görebilirsiniz. Bu tür sitelere örnek vermek gerekirse en başta Tradeinfo365.com’u sayabiliriz. ABD, Kanada, İngiltere, Güney Kore, Kolombiya, Arjantin, Şili, Rusya, Ukrayna, Peru ve Pakistan gibi ülkeler bazında ürün, ithalatçı ve ihracatçıları aramanıza olanak sağlar. Piers.com ve importgenius.com gibi sitelerden de faydalanabilirsiniz.