Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, “Üretimimiz az, tüketimimiz fazla, tesislerimiz atıl vaziyette, ihracatımız az, ithalatımız çok. Bu tabloyu tersine çevirmek istiyoruz. Özellikle üretilen yağlar bakımından ihracatımızı arttırmak, fabrikalarımızı tam kapasiteyle çalıştırmak istiyoruz.” dedi.
Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneğinin (BYSD) 38. Olağan Genel Kurul Toplantısı, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin katılımıyla Ankara Sheraton Otelinde gerçekleştirildi. Genel Kurulda konuşan Bakan Tüfenkci, bitkisel yağların gıda, enerji ve kimya sektöründe yoğun olarak kullanılan ve tüketimi sürekli artan stratejik ürünler arasında olduğuna işaret etti.
“Üretimimiz az, tüketimimiz fazla, tesislerimiz atıl vaziyette, ihracatımız az, ithalatımız çok. Bu tabloyu tersine çevirmek istiyoruz. Özellikle üretilen yağlar bakımından ihracatımızı arttırmak, fabrikalarımızı tam kapasiteyle çalıştırmak istiyoruz.” diyen Tüfenkci, bitkisel yağ üretimi ve ticaretinin Türkiye’nin geleceğinde önemli bir ekonomik faktör olacağının altını çizerek, “Bizim tarım alanlarımız, görece dünyanın temiz alanlarındandır. Bu avantajımızı iyi kullanmalıyız. Yağlı tohum ekim alanlarını mutlaka artırmalıyız.” ifadesini kullandı.
Bakanlık olarak tarım ürünleri ticareti konusunda önemli çalışmalar yürüttüklerini belirten Tüfenkci, lisanslı depoculuk sisteminin yaygınlaşmasını hedeflediklerini aktardı.
Tüfenkci, bu kapsamda ürünlerini lisanslı depoya bırakan ve elektronik ürün senetleri̇ vasıtasıyla satan kişilerin gelir ve kurumlar vergisi ile katma değer vergisinden muaf olmasını sağladıklarını anımsattı.
Böylece üreticilerin, tüccarların ve sanayicilerin lisanslı depoları kullanmaları halinde hiçbir vergi kesintisi yapılmadan ürünlerini satabildiklerine dikkati çeken Tüfenkci, yakın dönemde lisanslı depoculuk noktasında önemli teşvik mekanizmalarını da hayata geçireceklerini açıkladı.
Tüfenkci, haksız rekabete, markaların itibarının zedelenmesine ve toplum sağlığının tehlikeye atılmasına yol açan taklit ve tağşiş konusunda etkili çözümler üretilmesi gerektiğini belirterek, “Bir şirketi kapattığımızda yeni şirket kuruyorlarsa, Ticaret Kanununa bir hüküm koyarak, bu konuda ceza almış insanların o şirketin ortakları, yöneticileri ya da çalışanları olmasını önleyebiliriz.” diye konuştu.
“Ürün İhtisas Borsası çalışmalarında sona gelindi”
Bakan Tüfenkci, elektronik ürün senetlerinin işlem göreceği Ürün İhtisas Borsasının kuruluşuna ilişkin çalışmalarda son aşamaya gelindiğini vurgulayarak, kısa süre içinde söz konusu borsanın kuruluşuna ilişkin Bakanlar Kurulu kararının alınmasını hedeflediklerini söyledi.
Türkiye’nin, bölgedeki tarım ürünleri ticaretinin merkezi haline getirilmesini amaçladıklarını bildiren Bülent Tüfenkci, şöyle devam etti:
“Önümüzdeki dönemde özellikle üreticilerin ürünlerini lisanslı depolara getirebilmeleri ve ürünlerini daha uzun süre lisanslı depolarda depolayabilmeleri için yeni destek mekanizmaları hayata geçirilecektir. Bu kapsamda, ürünlerini lisanslı depolarda depolayan üreticilerin ve üretici birliklerinin lisanslı depo işletmelerine ödeyeceği depo kira ücretinin tamamı devlet tarafından karşılanacak. Ürünlerin lisanslı depoya konulmasından önce yapılacak analizlere ilişkin analiz ücretinin tamamı devletçe ödenecek, nakliye desteği olarak da ton başına 25 lira tutarında destek sağlanacaktır.”
“En büyük ekonomik kaynak demokratik istikrar”
Tüfenkci, Londra’da dün gerçekleşen terör saldırısına da değinerek, tüm dünyanın teröre karşı ortak duruş sergilemek zorunda olduğunu ifade etti. Barışın, insan haklarının ve adaletin dünyanın her köşesinde din, dil, ırk, milliyet ayrımı gözetmeksizin hakim olması gerektiğini dile getiren Tüfenkci, tüm dünyadaki terör saldırılarını nefretle kınadı.
Türkiye için en büyük ekonomik kaynağın demokratik istikrar olduğuna dikkati çeken Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci, “Bugüne kadar sistem arızalarının ve sistemdeki çift başlılıkların bedelini Türk toplumu ödemek zorunda kaldı. Bu milletin sermayesi, insan kaynakları artık boşa gitmesin istiyoruz. 15 Temmuzları bir daha yaşamamak için 16 Nisan’da Türkiye’nin hızına hız katacak referandumda hepinizden ‘evet’ bekliyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
“Artık savaşlar gıda ambargolarıyla yapılıyor”
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi Faik Yavuz da yaşanan hammadde sıkıntısının geçmişte uygulanan yanlış politikalardan kaynaklandığını vurguladı. Tarımın stratejik önemine işaret eden Yavuz, artık ülkelerin birbirlerini topla, tüfekle değil gıda ambargolarıyla tehdit ettiğini söyledi.
“Yağlı tohum ve türevleri ithalatı 3,4 milyar dolarla ilk sırada”
BYSD Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil ise Türkiye’de yağlı tohum üretiminin yıllık 2,3 ile 2,7 milyon ton arasında değiştiğini belirterek, yağlı tohum bitkilerindeki prim desteğine rağmen yıllar itibarıyla üretimde ciddi artış olmadığını kaydetti.
Ekim alanlarının ürün fiyatlarına bağlı olarak değiştiğine işaret eden Büyükhelvacıgil, 2016 yılında 11 milyar dolarlık tarım ürünleri ithalatında yağlı tohum ve türevlerinin 3,4 milyar dolarla ilk sırada yer aldığını aktardı.
Geçen yıl bitkisel yağ ihracatının 943 milyon dolar gerçekleştiğini vurgulayan BYSD Başkanı, “Dış ticaret açığımız 2,3 milyar dolar. Bu açığı ancak üretimimizi artırarak giderebiliriz” dedi.
Büyükhelvacıgil, son zamanlarda iç piyasada ve ihracatta tağşişin yaygınlaştığının altını çizerek, taklit ve tağşiş ile ilgili yasal düzenlemenin yapılması gerektiğini de sözlerine ekledi.