Kuru üzümden zeytinyağına Türk organik ürünlerinin görücüye çıkacağı Biofach Organik Ürünler Fuarı’nda, Türkiye 16 firmayla milli katılım sergileyecek.
Dünya genelinde müşteri bilincinin artmasıyla birlikte yıldızı parlayan, insan sağlığına ve çevreye duyarlı, ihracatta daha fazla katma değer sağlayan organik ürünler, Almanya’nın Nürnberg şehrinde 10-13 Şubat 2016 arasında 27. kez düzenlenecek olan, dünyanın en büyüğü, Biofach Organik Ürünler Fuarı’nda görücüye çıkıyor. Türk organik sektörü, yıllık 400 milyon dolar seviyesindeki ihracatını, uluslararası fuarlara katılarak 2023 yılında 2,5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Biofach’ta Türkiye milli katılım organizasyonunu, Ege İhracatçıları Birlikleri (EİB) 17. kez düzenliyor. Geçen yıl Biofach’a Türkiye’den 13 firma katılmışken 2016’da bu sayı 16’ya yükseldi.
Fuar hakkında bilgi veren EİB Koordinatör Başkan Yardımcısı Nurettin Tarakçıoğlu, BioFach Nürnberg’in organik ürünler konusunda dünyanın en önemli fuarı olduğunu belirterek, 2015 yılında 129 ülkeden 2 bin 235 firmanın katıldığını, ziyaretçi sayısının ise 42 bini aştığını kaydetti. Fuarda, ekolojik normlara uygun üretilen gıda, içecek ve bitki ürünlerinin sergilendiğini aktaran Tarakçıoğlu, “Türkiye milli katılımı, 4. holün girişinde, yaklaşık 376,5 metrekarelik bir alanda, toplam 16 firma ve kuruluşun katılımlarıyla gerçekleştirilecek. Türk firmaları, başta organik kuru üzüm, kayısı, incir, fındık gibi organik kuru ve kabuklu meyvelerimiz olmak üzere hububat, bakliyat, yağlı tohumlar, odun dışı orman ürünleri, zeytin ve zeytinyağı, kuru domates ve domates konsantresi, konserve ve salamura meyve ve sebzeler, meyve suyu, püresi ve konsantresi, yarı kuru meyve ve sebzeler, IQF ve dondurulmuş meyve ve sebzeler, un, çay gibi organik kuru meyvelerini, dünyanın dört bir yanından katılacak olan ziyaretçilerin beğenilerine sunacaklar. Fuara ayrıca bir organik gübre üreticisi kuruluş ile birlikte Manisa’da organik tarımı yaygınlaştırmayı hedefleyen Manisa Valiliği de bir info stantla katılacak.” diye konuştu.
Organik ürünlerin ihracatında katma değerli ve yenilikçi ürünlerin şansının daha yüksek olduğuna dikkat çeken Tarakçıoğlu, organik ürünlerin bu avantajlarından dolayı üretilmelerinin ve ihracatının kesinlikle desteklenmesi ve arttırılması gereğinin altını çizdi.