27 Eylül Dünya Okul Sütü Günü vesilesiyle güvenli süt tüketimine dikkat çeken Sütaş, uzmanların, çocuklarının sağlığından ve beslenmesinden ödün vermek istemeyen ebeveynlere günlük ya da UHT süt tavsiyesini hatırlatıyor.
Tüm dünyada süt ve süt ürünlerinin tüketimini teşvik etmek amacıyla ilan edilen 27 Eylül Dünya Okul Sütü Günü vesilesiyle uzmanlar, okulların açıldığı, beslenme çantalarının özenle hazırlandığı bu dönemde, sağlıklı beslenmek için, her gün süt içilmesi gerektiğini hatırlatıyor. Çocukların büyüme ve gelişmesi için en temel besin olan kalsiyum kaynağı süt ve süt ürünlerinin yetersiz alımında kemik erimesi, kemik ve diş gelişiminde sıkıntılar, göz sağlığında bozulmalar, bağışıklık sisteminde zayıflama, sinir ve sindirim sisteminde düzensizlikler meydana gelebiliyor.
Dünya genelinde süt ve süt ürünlerinin tüketim verilerine bakıldığında, kişi başına düşen süt ve süt ürünleri tüketiminin gelişmiş ülkelerde daha yüksek olduğu görülüyor. Ancak gelişmekte olan ülkelerde de tüketim her geçen yıl artıyor ve 1960’lardan bu yana gelişmekte olan ülkelerde kişi başına düşen süt tüketiminin neredeyse iki katına çıkması dikkat çekiyor. (Euromonitor Dairy Report)
Türkiye verilerine göre ise son 10 yılda süt üretimindeki büyüme yıllık ortalama %5 (toplam %68 – TÜİK).Veriler, 2017 yılında ülkemizdeki süt üretiminin bir önceki yıla göre %12 oranında artarak 20,7 milyon ton olduğunu gösteriyor. Buna karşılık 2017 yılında Ticari Süt İşletmeleri tarafından toplanan inek sütü 9,1 milyon ton. Bu miktarın %17’sini ise içme sütü oluşturuyor.(TÜİK)
Açık süt yerine markalı sütleri gönül rahatlığıyla tüketebilirsiniz…
Uzmanlar, zararlı bakterilerden arındırılmış güvenli sütün ön koşulunun sağlıklı hayvanlar olduğuna dikkat çekiyor. Sütün besin değerini kaybetmeden sofralara ulaşması için öncelikle sağlık kontrolü yapılan hayvanlar ve veteriner hekim kontrolünde olan süt sığırlarından sağılması gerekiyor. Sütaş’ın 27 Eylül Dünya Okul Sütü Günü açıklamasında, bunun da tek başına yeterli olmadığına, özenle kontrol edilen sütlerin, hızla 4 dereceye soğutulup, özel tankerlerle ve soğuk zincirde, tazeliğini koruyarak üretim tesislerine ulaştırılması gerektiğine dikkat çekiliyor.
Sütaş, entegre tesislerine ulaşan sütleri bir kez de kendi süt alım laboratuvarında kontrol ederek; hijyeninden, protein, mineral ve yağ oranlarının kalite standartlarına uygun olduğundan emin oluyor. Günlük süt ya da UHT sütler çiğ sütteki zararlı mikroorganizmaları içermiyor. Günlük Sütler 76 derecede 12 saniye tutup hızla soğutularak pastörize edilirken UHT işleminde süt 135 derecede 1 saniye tutulup hızla soğutuluyor. Böylece hem kaynatılmadığı için hem de hijyenik ortamda tazeliğini ve lezzetini koruyacak şekilde ambalajlandığı için sütün besin değeri hiçbir zarar görmüyor.
Ürünler sofralardaki yerini almak üzere yola çıkmadan önce, nihai kalite testlerinden geçiriliyor, raf ömrünü sonuna kadar takip etmek üzere, her parti üretimin şahit numuneleri saklanıyor. Rotası ve sıcaklık seviyesi sürekli izlenen araçlarla, soğuk zincir korunarak aynı gün satış noktalarına ulaştırılıyor.