Her ne kadar şeker tüketimi dünya genelinde her yıl artmaya devam etse de, şekere karşı yürütülen savaş, sağlıklı atıştırmalıkların daha yüksek oranda büyüme sergilemesini sağlıyor. Ve şimdi markalar şekerli ürünlerden uzaklaşan tüketicileri cezbetmenin yeni yollarını arıyor.
Günümüzde şeker, sahip olduğu yüksek enerji değerine karşılık sağlık açısından oldukça az yararına sahip olması nedeniyle obezitenin temel sebeplerinden biri olarak kabul ediliyor. Ancak Euromonitor araştırma şirketi verilerine göre, 2015 yılında dünya genelinde satış hacmi 140 milyon tona ulaşan şekerin 2015-2020 döneminde %2,1 oranında büyüme ile satış hacminin 156 milyon tona yükselmesi bekleniyor.
Euromonitor verilerine göre 2015 yılında dünyanın en fazla şeker tüketen 10 ülkesinde tüketiciler, 11,7 milyon ton şeker satın aldılar. Mevcut gidişatın devam etmesi durumunda ise bu rakamın 2020 yılına kadar 77,000 ton artması bekleniyor.
Beslenmeye bağlı hastalıkların ve malnütrisyonun hızla artış gösterdiği dünyada ülkeler bu hastalıklarla mücadele kapsamında çeşitli aksiyonlar almakta ve beslenme ile ilgili yeni yasal düzenlemeler oluşturma çabası içerisinde bulunuyor. Beslenme ile ilgili yasal düzenlemeler arasında başta yüksek oranda şeker içeren içecekler olmak üzere çeşitli gıda ve içeceklere vergi uygulamaları da yer alıyor. Euromonitor İngiltere’de 2018 yılında uygulanmaya başlayacak olan şekerli içecek vergisinin bu içeceklerin satışını olumsuz yönde etkileyeceği ve hatta şekere karşı oluşan algı nedeniyle bu etkinin yasa uygulanmaya başlanmadan hissedilmeye başlanacağını öngörüsünde bulunuyor. Dolayısıyla markalar daha sağlıklı gıda ve içecek alternatifleri ile tüketicileri cezbetmenin yeni yollarını arıyor.
Euromonitor ambalajlı gıda satış verileri 2014-2015 yıllarında sağlıklı atıştırmalık ürünlerin %7 oranında büyüme sergilediğini gösteriyor. Buna karşılık pazar büyüklüğü sağlıklı atıştırmalıkların dört katından fazla olan ‘geleneksel’ atıştırmalık ürünlerin 2014-2015 yıllarındaki büyüme oranı %5.
Euromonitor International gıda analistlerinden Jack Skelly; “Sağlıklı atıştırmalıklarda büyümeye daha çok Batı Avrupa ve Kuzey Amerika yön veriyor. 2011 ve 2016 yılları arasında sağlıklı atıştırmalık ürünlerin büyüme miktarı 10.8 milyar dolar seviyesine ulaşmış durumda. Bu yeni trend gıda endüstrisini değişimini sağlayabilir.” açıklamasında bulunuyor.
Potansiyel talep yara aldı
“Şekere karşı savaş” yürütülmesi, tüketicilerin gıda üretiminde kullanılan bileşenlerle ilgili daha bilinçli bir hale gelmesi ve tüketimleri konusunda daha dikkatli olmalarını sağladı. Bu durum, şekerli atıştırmalıklarda potansiyel talebin yara almasına neden oldu.
Euromonitor tarafından yakın zamanda yapılan dünya genelinde bir araştımaya göre günümüzde tüketicilerin %47’si az miktarda şeker içeren veya şeker içermeyen gıdaları tercih ediyor. Euromonitor analistlerinden John George bu durum ile ilgili; “Şekerin ‘şeytanlaştırılması’ kaçınılmaz bir şekilde atıştırmalık sektöründe kullanılan bileşenlerin değişmesine neden oldu.” açıklamasında bulunuyor. 2015 yılında geleneksel atıştırmalıklarda kullanılan tatlandırıcı miktarı 15.5 milyon tona ulaşırken, sadece piyasaya sürülen yeni ürünlerde 3 milyon ton tatlandırıcı kullanıldı.
Ürünler küçülüyor
Şekere karşı savaş, gıda ve içecek üreticilerinin ürün bileşenlerinde değişikliğe gitmesini sağlamanın yanı sıra üreticilerin yeni porsiyon miktarı stratejileri geliştirmelerini de sağladı.
Euromonitor kıdemli analistlerinden Karine Dussimon; “Geleneksel atıştırmalıklarda ürün büyüklüklerinde kutuplaşmanın arttığına şahit olduk. Bir kaç porsiyonluk ürünler ortak tüketime yönelik pazarlanırken, küçük ürünlerde kalori miktarı öne çıkıyor. Bu yeni, daha küçük miktarda ürünlerin amacı, hem porsiyon kontrolünün sağlanması hem de tüketicilerin kendilerine bir ödül aldıklarında hissettikleri suçluluk duygusunun önüne geçmek.” açıklamasında bulunuyor.
Tüketicilerin diyabet ve diğer hastalıkların önlenmesinde sağlıklı bir kilonun öneminin artık daha fazla farkında olduğunu belirten Euromonitor sağlık araştırmaları başkanı Ewa Hudson; “Dolayısıyla şeker ve kalori alımını en aza indirmek tüketicilerin öncelikleri arasında yer alıyor.” açıklamasında bulunuyor.