Ana Sayfa Gıda Şekerleme Bayram çikolatası ve şekeri alırken dikkat!

Bayram çikolatası ve şekeri alırken dikkat!

0
12359

Yazarımız Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu uyarıyor: “Bayramda merdiven altı üretilen, açıkta satılan dökme çikolata ve şekerleri satın almayın, tüketmeyin!”

Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu

Ramazan Bayramı alışverişi tüm hızıyla sürerken, Celal Bayar Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu’ndan uyarı geldi. Bayramın gözdesi ikramlık çikolata ve ikramlık şekerlerde gıda güvenliği ve kalitenin çok önemli olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu, alışverişlerde; kaliteli çikolata, lokum ve ikramlık şekerlerin üretildiği tesislerin kalite standartlarını gösteren ISO 22000 Gıda Güvenliği ve HACCP belgeli paketli, ambalajlı ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.

İkramlık çikolatanın yılın her döneminde yoğun ölçüde tüketildiğini, ikramlık şeker tüketiminin ise yüzde 80’inin Ramazan Bayramı’nda tüketildiğini belirten Doç. Dr. Tokuşoğlu, tüketicileri ürün alımlarında dikkatli olmaları konusunda uyardı.

İkramlık kaliteli çikolata nasıl olmalı ve nasıl muhafaza edilmeli?

Doç. Dr. Tokuşoğlu, ikramlık çikolata ve şekerlerin kalitesi konusunda şu bilgileri paylaştı:

“Kaliteli çikolatanın görünümü, parlaktır, pürüzsüzdür; kırıldığında içi ağaç kabuğunu andırır;  taze ve kaliteli olan çikolatada beyaz lekeler bulunmamaktadır. Kaliteli çikolata elle tutulduğunda, birkaç saniyede erimeye başlar. Bunun nedeni kakao yağının 34°C’de erimesidir.’’

Hızlı erimenin, çikolatanın kalitesi için bir gösterge olduğunu ve çikolatada yüksek oranda kakao yağı kullanıldığının kanıtı olduğunu ifade eden Tokuşoğlu; “İyi kalitedeki çikolata, kırıntı yapmaksızın net bir şekilde kırılır. Kaliteli bir çikolata kırıldığı zaman, özel bir çıtırtı sesi duyulur. Bu ses, kakao yağında mevcut olan kristallerden kaynaklanmaktadır, bitter çikolata ise kırıldığında, sütlü ve beyaz çikolataya göre daha fazla çıtırdar; kaliteli çikolatalar, ağızda yağlı bir tat değil, hoş bir lezzet oluşturur’’ dedi.

Aynı zamanda ‘Kakao, Çikolata ve Çikolatalı Ürünler Bilimi ve Teknolojisi’ kitabının editörü ve yazarı olan Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu, çikolata muhafaza sıcaklığının 18-20 derece civarı olduğunu, oda sıcaklığından yani 25 santigrat dereceden serin lokasyonda muhafaza edilmesi gerektiğini, çikolataların asla buzdolabına konmaması gerektiğini vurguladı; “Endüstriyel çikolatalarda raf ömrü, uygulanan teknolojiye bağlı olarak 9 ay-12 ay aralığındadır. Bu süre, gurme veya pastane yapımı çikolatalarda 1-1.5 ay aralığında değişmektedir’’ dedi.

Ambalajlı ikramlık şeker tüketilmeli

Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu, tüm gıda ürünlerinde olduğu gibi ikramlık şeker satın alırken de mutlaka gıda güvenliği tescilli markaların tercih edilmesi gerektiğini söyledi.

“Ambalajlı ikramlık şekerler tüketilmeli ve satın alınan ürünlerde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı izni olmalıdır. Merdiven altı yapılan, açıkta satılan dökme ürünler tüketilmemelidir.” diyen Tokuşoğlu; piyasada maliyeti minimuma indirmek adına şeker yerine glikoz ve fruktoz kullanılabildiği, özellikle mısır şuruplu dökme ürünlerin söz konusu olduğunu vurguladı.

Şekerler serin yerde muhafaza edilmeli

İkramlık şekerlerde raf ömrü, ürünün bileşimi ve muhafaza koşullarına bağlı olmakla birlikte, 1 – 2 yıl aralığında değişebiliyor. Sade şekerler yaklaşık 2 yıl dayanırken, içerisinde süt ve diğer ingrediyenler olanların son kullanma tarihi 1 yıla kadar düşüyor. Tokuşoğlu; ikramlık şekeri bozulmadan saklayabilmek için buzdolabına koymayıp, serin yerde muhafaza etmenin ve ısıdan, kokudan, nemden ve direkt güneş ışığından uzakta tutmanın son derece önemli olduğunu ifade etti.

Kişi başına ikramlık şeker tüketimimiz 0,5 kg.

İkramlık şeker tüketimiyle ilgili tüketim rakamlarına da değinen Tokuşoğlu, şu bilgileri verdi:

“Araştırma sonuçlarına göre; ikramlık şeker tüketimimizde, batı bölgeleri meyveli ve hafif aromaları tercih ederken, doğu bölgelerinin tereyağlı, kahveli, daha yoğun kıvamlı şekerler tercih ettiği belirlenmiştir. Ayrıca, batı bölgelerinde toffee ve yumuşak şeker tüketimi daha yoğun iken, doğu bölgelerinde sert bonbonlar daha çok tüketilmektedir. Kişi başına düşen ikramlık şeker tüketiminde 8,5 kg ile İsveç ilk sırada yer alırken, bunu 5,9 kilo ile ABD, 5,5 kg ile Almanya, 3,6 kg ile Fransa, 2 kg ile İtalya takip etmektedir. Türkiye’de ise kişi başına tüketim yalnızca 0,5 kg. olarak belirlenmiştir. Ramazan Bayramı sürecinde ülke bazında tüketim yüzde 80 artmaktadır.”

YORUM YOK

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz