TÜRK-İŞ: 31 Mart 2019 günü yapılan yerel seçimin ardından zamlar art arda geldi ve çalışanların geçim şartları daha da ağırlaştı. Ekmek, et, tavuk gibi mutfak harcamasında önemli ağırlığı bulunan gıda maddelerindeki fiyat artışı aile bütçesini olumsuz etkiledi. Geçtiğimiz aya göre aynı mal ve hizmetleri satın almak için yapılması gereken harcama tutarı önemli ölçüde arttı. Gelirini aynı miktarda artıramayan iktisaden dar ve sabit gelirli kesimlerin satın alma gücü daha da geriledi. Dört kişilik bir ailenin mutfak harcaması (açlık sınırı) mevcut net asgari ücreti geçti.
TÜRK-İŞ’in açlık ve yoksulluk araştırmasının Nisan 2019 ayı sonucuna göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı), bir önceki aya göre 93 TL artışla 2.106,89 TL’ye yükseldi.
Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) yine Mart ayına göre 302 TL artışla 6.862,82 TL oldu.
Evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 2.600,60 TL olarak hesaplandı.
Seçim sonrasına ertelendiği görülen zamların etkisiyle son bir ayda sadece mutfak harcaması için yapılması gereken tutar 93 TL artış gösterdi. Yılın ilk dört ayının sonunda mutfağa gelen yük ise 166 TL’ye ulaştı. İnsan onuruna yaraşır bir yaşam için dört kişilik bir ailenin yapması gereken toplam harcama tutarı ise son bir ayda 302 TL arttı. Yılbaşına göre aile bütçesine gelen ek yük 540 TL olarak hesaplandı. Son bir yıl itibariyle mutfağa gelen ek yük 427 TL olurken, dört kişilik ailenin geçim maliyetindeki artış 1.389 TL oldu. Anayasa gereği tespitinde çalışanların geçim şartları göz önünde bulundurulan asgari ücret günlük 67,36 TL ve aylık net 2.020,90 TL’dir.
TÜRK-İŞ’ten yapılan değerlendirmede şu ifadelere yer verildi:
“Asgari ücretin, işçiler ile ailelerinin ihtiyaçlarını dikkate alarak yeterli düzeyde belirlenmediği gün geçtikçe ortaya çıkmaktadır. Diğer bir ifadeyle, yaşanan yüksek fiyat artışlarının bir bedeli çalışanların karşı karşıya kaldığı olumsuz geçim şartlarıdır. Ülkede mevcut asgari ücretin sosyal güvenlik primine temel olan ortalama işçi gelirine oranı oldukça yüksektir. Bu durum, ücretlerin ortalama olarak asgari ücret seviyesinde yoğunlaştığını ve bir anlamda, çalışan yoksulluğunun yaygınlığını ortaya koymaktadır. Elde edilen gelir ile yapılması gereken harcama arasındaki fark giderek açılmaktadır.”
TÜRK-İŞ’in verileri temel alındığında “mutfak enflasyonu”ndaki değişim 2019 Nisan ayında şu şekilde gerçekleşti:
· Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin “gıda için” yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre yüzde 4,61 oranında arttı.
· Yılın ilk dört ayı sonunda fiyatlardaki artış yüzde 8,54 oranında oldu
· Gıda enflasyonunda son on iki ay itibariyle artış oranı yüzde 25,39 olarak hesaplandı.
· Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 20,81 oldu.
Gıda ürünleri fiyatlarındaki değişim
TÜRK-İŞ hesaplamasına temel alınan gıda ürünlerinin fiyatlarında Nisan 2019 itibariyle belirlenen değişim şu şekilde oldu:
· Süt, yoğurt, peynir grubunda; indirim bu ay sona erdi ve aybaşından itibaren ürünlerin ortalama fiyatları artış yönünde gelişme gösterdi. Ancak geçmişteki uygulama özellikle beyaz peynirde tekrar görülmeye başlandı ve 700-800-900 gramlık kutularda satışlar dikkati çekti.
· Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta; bir süredir fiyat artışı ertelenen ve tanzim satış mağazalarıyla kontrol altında tutulan kırmızı et fiyatı arttı. Hesaplamada dikkate alınan kıyma et fiyatı aynı kalırken, kuşbaşı etin fiyatındaki artış mutfak harcamasına olumsuz yansıdı. Hesaplamam dışında tutulan bonfilenin kilogram fiyatı markette 88 TL oldu. Av mevsimi sona eren balığın fiyatı biraz artış gösterdi. Tavuk fiyatında da bu ay artış oldu. Sakatat fiyatı -ciğerdeki artış dışında- değişmedi. Yumurta fiyatı markette yine geriledi ve fakat pazarda aynı kaldı. Bakliyat ürünlerinde (kuru fasulye, kırmızı-yeşil mercimek, nohut, barbunya vb.) bu ay etiketlerde önemli bir değişiklik olmadı.
· Sebze-meyve fiyatlarında beklenen gerileme henüz görülmedi. 2019 yılının Şubat ayında 6,58 TL olan ortalama yaş sebze-meyve fiyatı Mart’ta 7,02 TL olarak hesaplanmış ve bu ay yüzde 5,70 oranındaki artışla 7,42 TL’ye yükseldi. Tanzim satışlarının sona ermesiyle özellikle kuru soğan fiyatı yükselmeye devam etti, patates fiyatı bu ay artmasa da önceki aylara göre yükselen fiyatını korudu. Tarla ürünlerinin devreye girmesiyle sebze kilogram fiyatında artış olmadı ve geçen ayın fiyatı geçerli olurken, meyve fiyatında artış söz konusu oldu. Hesaplama yapılırken -her zaman olduğu gibi- pazarda yaygın bulunan mevsim ürünleri esas alındı. Bu ay 20 sebze ve 6 meyve çeşidi temel alındı. Meyvede erik, çağla, malta eriği, karpuz ve kavun gibi ürünler pazarda satılmasına karşın hesaplamada dikkate alınmadı. Araştırmada ürünlerin tek tek ağırlığı yerine harcama sepetindeki meyve-sebze tüketiminin toplam miktarından hareket edildi.
· Ekmek, pirinç, un, makarna, bulgur, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta; sürekli ertelenen ve fakat başkentte seçim sonrası uygulanması beklenen ekmek zammı gramajı düşürülerek yüzde 25 oranında gerçekleşti ve 200 gram ekmeğin fiyatı 1,25 TL oldu. Çalışanların günlük beslenmesinde ağırlıklı yeri olan ekmeğin fiyatındaki artış aile bütçesine ağır yük getirdi. Un, makarna, irmik fiyatı da artış gösterirken, pirinç ve bulgur fiyatı değişmedi.
· Son grup içinde yer alan gıda maddelerinden; tereyağı fiyatında artış görülürken, margarin ile zeytinyağı ve ayçiçeği yağında önemli bir fiyat değişikliği olmadı. Zeytin fiyatı -yeşil ve siyah zeytin ortalaması olarak- bu ay fazla değişmedi. Yağlı tohum (ceviz, fındık, fıstık, ayçekirdeği vb.) ürünlerinden fındık ve ayçekirdeği fiyatı arttı. Baharat (kimyon, nane, karabiber vb.) fiyatı bu ay da değişmedi. Şeker, bal, reçel, pekmez ile salça fiyatı yine aynı kaldı, tuz fiyatı ise arttı. Çay fiyatında ayarlama dikkati çekti, ıhlamur fiyatı aynı kaldı.