Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF) Başkanı Eren Günhan Ulusoy, Türkiye Fırıncılar Federasyonu’nun 6 Ocak Cuma günü yapmış olduğu un fiyatlarındaki artıştan dolayı Ankara’da ekmek fiyatlarına zam yapılacağı konusuna açıklama getirdi. Ulusoy, ekmek maliyetinde unun payının sadece yüzde 30 olduğuna dikkat çekerken, bu yüzden ekmeğe yapılacak yüzde 25 zamda, unun etkisinin yüzde 8 olduğunu söyledi.
Türkiye Fırıncılar Federasyonu’nun, 6 Ocak Cuma günü “Un fiyatları böyle giderse, Ankara’da ekmeğe yüzde 10 oranında değil, yüzde 20-25 oranında zam yapacağız. 250 gr’lık ekmeğin fiyatı, 1 TL’den 1,25 TL olacak.” Şeklindeki basın açıklamasına, TUSAF’tan cevap geldi.
Yapılan açıklamaya istinaden ekmeğin hammaddesi unun maliyetlerdeki etki oranının sadece yüzde 30 olduğunu belirten TUSAF Başkanı Eren Günhan Ulusoy, açıklamasında şunları kaydetti:
“Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı’nın yaptığı açıklamada vurguladığı gibi ekmeğin maliyetinde unun payı yüzde 30 civarındadır. Geri kalan yüzde 70’lik kısmı ise genel imalat giderleri, işçilik giderleri, fırıncı kârı, bayi ücreti oluşturmaktadır. Bu da demek oluyor ki, ekmeğe yüzde 20-25 oranında bir zam gelecekse bu zam oranında unun payı yüzde 6-8 arasında değişmektedir. Bunu bir örnek üzerinden açıklamak gerekirse, 1 TL’lik ekmek 1,25 TL olacaksa unun toplam fiyattaki payı 30 kuruştur. Kalan kısmı ise diğer maliyet giderleri ve kâr oluşturmaktadır. Türkiye Fırıncılar Federasyonu’nun açıklamalarında geçen un fiyatlarına yüzde 30 zam yapıldığı, bunun da ekmek fiyatlarına yansımasının yüzde 25 ifadesi gerçek dışıdır. Yüzde 30 zamlı un fiyatları üzerinden bir hesap yapıldığında dahi unun maliyetlerdeki etkisi yüzde 9’u geçmemektedir. Un fiyatlarının bu artışın sorumlusu olmadığı ortadadır.”
Ulusoy ayrıca, ekmek fiyatlarındaki artıştan, asgari ücret, kira, elektrik, doğalgaz gibi belli başlı giderlerdeki maliyet artışlarının sorumlu olduğunu ifade etti.
Yapısal sorunlar var
Ekmek fiyatlarının belirlemesinde, maliyetler dışında en büyük belirleyicinin illerdeki rekabet şartları olduğuna dikkat çeken TUSAF Başkanı, yapısal sorunlara dikkat çekerek şöyle devam etti:
“İstanbul’daki ekmeğin satış fiyatı ile Burdur’daki, Adana’daki ekmek satış fiyatları arasında farklılıklar bulunuyor. Bugün İstanbul Halk Ekmek’de 300 gramlık ekmeğin satış fiyatı 75 kuruşken, Ankara Halk Ekmek’de 250 gramlık ekmeğin satış fiyatı ise 70 kuruştur. Türkiye Fırıncılar Federasyonu’nun belirlemiş olduğu satış fiyatlarına göre de Ankara’da 250 gr ekmeğin satış fiyatı 1 TL. Ekmeğin satış fiyatı illerdeki semtlerde dahi farklılık gösteriyor.
Ekmeğe yapılacak her zamda un fiyatları gündeme getiriliyor. Ancak halk ekmek ile fırınlarda satışa sunulan ekmeğin fiyatları arasında dahi uçurum bulunuyor. Örneğin; Ankara Halk Ekmek’te 250 gr ekmek 70 kuruşa satılırken, fırınlarda 1 TL’ye hatta daha lüks semtlerde ekmeğin satış fiyatı 1,50 TL’ye kadar çıkıyor. Burada sorgulanması gereken unun fiyatı değil, kâr marjı oranlarıdır. Fiyatların oluşmasında, belediyelerin ekmek üretip üretmemesi, dağıtım olanakları ve nakliye giderleri, ekmek tüketim alışkanlığı, rekabet şartları da etkili oluyor.”