Nestlé Türkiye, Tek Gıda – İş Sendikası ile Şubat ayından bu yana yürütülen ve grev kararıyla sonuçlanan toplu iş sözleşmesi görüşmelerine ilişkin bir açıklama yayınladı. Açıklamada, ücretlerde enflasyon oranının iki katından daha fazla artış teklif edildiği, ancak sendikanın maddi taleplerinde geri adım atmadığı belirtildi. Sendika ise anlaşmazlığın sadece ücretle sınırlı olmadığını açıkladı.
Nestlé Türkiye Gıda San. A.Ş, Karacabey fabrikasındaki yaklaşık 900 çalışanını temsil eden Tek Gıda – İş Sendikası ile Şubat ayından bu yana toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde, taraflar arasında bir uzlaşma sağlanamadığını ve sendikanın 21 Haziran Salı günü itibariyle süresiz olarak işi durdurma kararı aldığını açıkladı.
Şirketten yapılan açıklamada, Nestlé’nin faaliyet gösterdiği her ülkede çalışanlarına adil ve piyasa koşullarına uygun haklar sağladığı belirtilerek; “Şirketimiz çalışanlarının haklarını üst düzeyde gözetmekte, güvenli ve destekleyici bir çalışma ortamı sunmaktadır.” denildi.
Şirketin Şubat ayından bu yana devam eden süreçte, sendika ile anlaşmaya varabilmek için ücretlerde enflasyon oranının iki katından daha fazla artış teklif ettiği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Sektör standartlarında verdiğimiz bu teklifle Karacabey fabrikamızda asgari ücret alan tam zamanlı personel kalmamış ve tam zamanlı tüm çalışanlar oldukça iyi düzeyde sosyal haklara sahip olmuştur. Ne yazık ki, sendika Şubat ayından beri yapmış olduğu maddi taleplerde geri adım atmamıştır.
Yıllar içerisinde çalışanlarımızı dinleyerek, çalışma koşullarımızın iyileştirilmesi için önemli ilerlemeler kaydettik. Toplu iş sözleşmesi sürecinin kapsamı dışında olmasına rağmen bugünlerde gündeme gelen bu konudaki talepleri dikkate aldık ve gerekli iyileştirmeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz.
Bu süreçteki yapıcı yaklaşımımıza rağmen Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin grev kararıyla sonuçlanmasından üzüntü duyuyoruz. Buna karşılık, sendikanın üretimin durmasına yol açacak bu eyleminin fabrikamızın sürdürülebilirliğine ve rekabet gücüne engel teşkil edeceğini düşünüyoruz.
107 yıl önce Türkiye’de yatırım yapan ilk global şirketlerden biri olan Nestlé, her zaman sosyal barışa inanmakta ve Karacabey’de büyüyerek Türkiye ekonomisine katkı sunmaya devam etmek istemektedir.
Sendikanın ve çalışanlarımızın bu tutumlarını yeniden değerlendirip çözüm konusunda bizimle birlikte çalışmalarını bekliyoruz.”
“Anlaşmazlık sadece ücretle sınırlı değil”
Öte yandan konuya ilişkin bir açıklama da grevdeki işçilere hitaben konuşan Tek Gıda – İş Sendikası Genel Sekreteri Mustafa Akyürek’ten geldi. Grev kararı alınmasına neden olan gerekçeleri bir kere daha açıklayan Akyürek, 1. yıl için ortalama 7 yıllık, brüt 1.647 TL maaş alan bir işçi için seyyanen 555 TL, her kıdem yılı için de 20 TL; 2. yıl içinse enflasyon üzerine 5 puan zam istediklerini; Nestle yönetiminin teklifinin ise 0-5 yıla kadar kıdemi olan işçi için 100 TL zam, her kıdem yılı için artı 8 TL, 6-10 yıla kadar, 175 TL zam, her kıdem yılı için artı 16 TL, 11 yıl ve üstü için 200 TL zam, her kıdem yılı için artı 16 TL olduğunu söyledi.
Ancak anlaşmazlığın sadece ücretle sınırlı olmadığını kaydeden Akyürek, çalışma koşullarının işçilerin lehine düzeltilmesini, iş güvenliği uygulaması adı altında işçilere eziyete varan yaptırımların da yeniden gözden geçirilerek, çalışılabilir bir ortam sağlanması ve esnek çalıştırmanın her türünden vazgeçilmesi maddelerinin de uyuşmazlıklar arasında olduğunu belirtti.
Sendika Genel Başkanı Mustafa Türkel de, grevlerin sendika için amaç değil, araç olduğunu vurgulayarak; “Bu işletmeler çalışanlarındır. Çalışanlar, güvenli bir gelecekleri ve hayatlarını sürdürecekleri bir ücretleri olduğu sürece işlerine bunu yansıtarak üretim yapacaklardır. İşverene çağrı yapıyoruz; gelin vakit kaybetmeden uzattığımız eli tutun! Uzlaşmaya vararak, bu işyerlerinde barış içerisinde çalışmaya devam edelim” dedi.