Avrupa Birliği’nin (AB) çekirdeksiz kuru üzümde ‘Klor pirifoz-etil’ etkin maddesinin kalıntı limitini 0,5 pmm’den 0,01 pmm’e düşürmesi Manisalı üzüm ihracatçılarını karamsarlığa itti.
AB’nin üzümdeki kalıntı oranını açıklamasıyla nedeniyle Manisa Ticaret Borsası (MTB)’nda, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Hasan Çebi, Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Mustafa Kaçire, İzmir Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Altındişli ve üzüm ihracatçılarının katılımıyla toplantı düzenlendi.
Açıklanan yeni limit değerinin Ağustos ayında uygulamaya koyulacağını aktaran Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, “Kalıntı sorunundan kaynaklanabilecek ihracat kayıpları ve gıda güvenliği kriterleri kapsamında Avrupa Birliği pazarında imajımızın zarar görmesi risklerini işin en başından itibaren bertaraf etmemiz gerekmektedir.” dedi.
Üzümde açıklanan kalıntı miktarının düşündürücü olduğunu belirten Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Hasan Çebi, “Klor pirifoz – etil etkin’ kalıntı limiti için açıklanan miktar ‘bu ilacı hiç kullanmayın’ anlamına geliyor. Bu yüzden bu ilaçtaki etken maddesi üzerinde hassasiyetle durmaktayız. Bu etken maddesi ilaç da çok yaygın kullanılmaktadır. Asıl sıkıntı da budur.” diye konuştu.
Üzümle ilgilenen herkese büyük görevler düştüğüne dikkat çeken Çebi, “Bunu birebir uygulayacak kişiler üzerinde etkili olmak gerekiyor. Bu noktada da ilgili tüm kuruluşlara görev düşüyor. Üzümdeki kalıntı miktarını bu seviyenin altında tutabilmek için çok büyük uğraş gerekiyor. Bu kararı uygulamak zorundayız. Avrupa birliğinin aldığı bu karar bizi gerçekten sıkıntıya soktu.” şeklinde konuştu.
Üzüm ihracatçısı Mustafa Özgür ise AB’nin bundan önce de üzümdeki kalıntı noktasında pazarı tıkanma noktasına getirdiğini ileri sürerek, “Çok büyük pazar kaybettik. Almanya’da marketlerde 15-20 bin ton pazar kaybettik. Almanya’da pazar kaybımız yüzde 60’dır. Almanya 27 bin ton mal alırken bu yıl sadece 10 bin ton mal almış. Avrupa birliğinin çoğu yerinde pazar kaybı var. Geçen Eylül ayından bu yana ciddi bir felaketle karşı karşıyayız. Bir daha ki sene kuru üzümde toplu kalıntıları aşamazsak bir felaketle karşı karşıya kalacağız. Bu çok kalıntıdan dolayı bütün pazar kaybedilmek üzere. Süpermarket zincirleri Türkiye’yi tamamen terk etti.” dedi.
Bir başka üzüm ihracatçısı Gürkan Atılgan da Avrupa üzüm pazarında adı duyulmayan Güney Afrika üzümünün Alman pazarında önemli bir şekilde yer aldığını ve süpermarketlerin çoğunu ele geçirdiğini savundu. Kalıntı miktarı için açıklanan rakamın, ilacın neredeyse kullanılmaması anlamına geldiğini belirten Atılgan, “Avrupa pazarında İran ve Çin üzümü bizden kalite anlamında daha aşağıda olmasına rağmen artık kendilerini Türk üzümünden daha az ilaç kullanıyorlar diye pazarlıyorlar. Biz normalde İran ve Çin üzümünden daha pahalı satardık üzümleri ama son aylarda iş daha da dramatik hale geldi. 10 Ağustos’ta bizi çok büyük bir tehlike bekliyor. Pazarı kaybetmek üzereyiz. Bu yıl Ağustos ayında müşterilerimiz ürünlerini bize getirmeden sergide numune alacağız. Bu ilaç çıktığı zaman hem müşterimizi hem de ilaç bayiini ifşa etmeyi düşünüyoruz. Çok dikkatli olmalıyız. Yoksa kendi ayağımıza sıkarız. Bu ilacın yasak olduğunu üreticiye anlatalım.” diye konuştu.