Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu’na eleştiri

0
630

Zootekni Bilim Kongresinde konuşan Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı M. Ülkü Karakuş“Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu listesi açıklandı. Kurulda 6 tıp doktoru bir gıda mühendisi var. Ziraat mühendisi ya da tarımda yer alan mesleklerden kimse yok. Bu durumu üzüntüyle karşılıyoruz.” dedi.

Ziraat Fakültelerinin Zootekni Bölümleri tarafından geleneksel olarak düzenlenen ulusal kongrelerden onuncusu Antalya Sueno Hotels Beach Antalya’da geniş bir katılımla başladı. 27 Ekim’e kadar sürecek kongreye bilim dünyasından yerli ve yabancı olmak üzere akademisyenler katıldı. Zootekni bilim dalının geliştirilmesi ve ülke ekonomisinin temel taşlarından biri olan hayvancılıkla ilgili sorunlar ve çözüm önerileri tartışmaya açıldı. Kongrede ayrıca; üreticilerin, üretici organizasyonlarının, kamu kurumlarının başta olmak üzere tüm paydaşların bir araya gelerek deneyimlerini paylaşacağı içerikler üretilmesi hedefleniyor.

Kongre açılış konuşmalarını; 10. Uluslararası Zootekni Bilim Kongresi Başkanı Prof. Dr. Zafer Ulutaş, Zootekni Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Mesut Türkoğlu, Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Başkanı Dr. Sait Koca ve Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (Türkiyem-Bir) Başkanı M. Ülkü Karakuş yaptı.

Karakuş: “Tarımla ilgili ciddi sıkıntılar var”

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (Türkiyem-Bir) Başkanı M. Ülkü Karakuş

Türkiyem-Bir Başkanı M. Ülkü Karakuş konuşmasında; cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda ülkemizin tarımla büyüdüğünü ve sonrasında sanayiye geçiş yapıldığını belirtti. Ancak son yıllarda tarım ile ilgili ciddi sıkıntılar yaşandığını ifade eden Karakuş; Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla oluşturulan Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu listesine de eleştiri getirdi. Karakuş; “Kurulda 6 tıp doktoru 1 gıda mühendisi var. Ziraat mühendisi ya da tarımda yer alan mesleklerden kimse yok. Bu durumu üzüntüyle karşılıyoruz. Zootekni bilim dalının öneminin ülkemiz açısından göz ardı edilemeyecek olduğunu belirtmek isterim.” ifadelerini kullandı.

Son 20 yılda hububatın %19, yağlı tohumların %70, karma yem üretiminin ise %350 artış gösterdiğine dikkat çeken Ülkü Karakuş; “Görüldüğü gibi karma yemdeki bu artışa bizim bitkisel üretimimiz yetmemiştir. 2017 yılı karma yem üretimimiz 25 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Bu yetersizlikten dolayı her yıl yem hammaddesi ithalatı sadece yarım milyon ton artmaktadır.” dedi.

Karakuş, konuşmasını; “Daha iyi yarınlar için mutlaka üretim politikalarını geliştirmeliyiz. Bunun için öncelikle kırsal yaşamı özendirmeli, tarımsal lobiyi güçlendirilmeli, üniversite sanayi işbirliklerine önem vererek hayata geçecek projeler üretmeliyiz.” sözleriyle tamamladı.

Prof. Dr. Türkoğlu: “Türkiye et tüketiminde hala dünya ortalamasını yakalayamadı”

Zootekni biliminin hedefini, insanların daha sağlıklı ve daha başarılı olması şeklinde özetleyen Zootekni Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Mesut Türkoğlu da konuşmasında şunları kaydetti: “Bunu da hayvansal protein üreterek yapıyoruz. Dünyada kişi başı et tüketimi 44 kg iken Türkiye’de 38 kg’dır. Türkiye olarak hala dünya ortalamasını yakalamış değiliz. Hayvansal protein tüketimi sağlıklı bir gelecek yetiştirmek ve çocuklarımızın akademik başarılar sağlayarak ülke kalkınmasına destek vermesi için önemli bir faktördür. Daha sağlıklı bir dünya için sürdürülebilir hayvansal üretim şarttır.”

BESD-BİR Başkanı Koca: “Et tüketimindeki açığın beyaz etle sağlanması şarttır”

Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Başkanı Dr. Sait Koca

Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Başkanı Dr. Sait Koca ise kırmızı et tüketimindeki eksikliğin beyaz etle sağlanmasının şart olduğunu vurguladı. Koca, “Dünya nüfusu her geçen sene artmakta ve 2050 yılında şu an 7,5 milyar olan nüfusun 9,73 milyar olması beklenmektedir. Yakın gelecekte artan nüfusla beraber gıda ihtiyacının karşılanabilmesi için, şu an ürettiğimizin 3 kat fazlası üretime ihtiyaç duyulacak. Refahta iyileşmenin gerçekleşeceği varsayılsa bile artan nüfusun dengeli ve yeterli beslenmesinin sağlanması geleceğin ana gündem maddesi olacaktır.

Dünyada 2025 yılında beyaz et üretiminin domuz eti üretimini geçmesi beklenirken, bu hedef 2015 yılında gerçekleşmiştir. Türkiye’de ise 1996 yılında beyaz et üretimi kırmızı et üretimini yakalamış ve geçmiştir. 2017 yılı rakamlarına göre kırmızı et üretimi 1,13 milyon ton iken beyaz et üretimi 2,32 milyon tona ulaşmıştır. Sektörümüz adına bu tablodan gurur duyuyorum.

Türkiye büyükbaş kırmızı eti tüketiminde dünya ortalamasının üzerindedir ancak toplam et tüketiminde maalesef geride kalmaktadır. Dünyada kişi başı büyükbaş kırmızı eti tüketim miktarı 9 kg iken ülkemizde 12 kg’dır. Ancak unutulmamalıdır ki dünyada gelişmiş ülkelerde bizden farklı olarak kişi başı tüketimin 16 kg olduğu domuz eti mevcuttur. Burada önemli olan bu 16 kg’lık açığı nasıl kapatacağımızdır. Bu eksikliğin beyaz etle sağlanması şarttır. Bu tespitin ardından devletin beyaz et üretimini desteklemesi gerekliliğinin bir kere daha altını çizmek isterim.” şeklinde konuştu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz