Tarım ve Gıda Etiği Derneği (TARGET), birincil üretimin gıda güvenliği kurallarına uygun yürütülmesinin, gıda güvenliğinin en temel adımı olduğunu kaydetti. Açıklamada, tarladan, bahçeden, ahırdan, kümesten, denizden, tatlı sulardan elde edilecek hammaddenin gıda güvenliği gerekliliklerine uymaması halinde, işleme veya sonraki adımlarda güvenli hale getirilmelerinin neredeyse olanaksız olduğu vurgulandı.
Tarım ve Gıda Etiği Derneği (TARGET), 7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü dolayısıyla yaptığı yazılı basın açıklamasında, güvensiz hammaddeden güvenli gıda üretilemeyeceğine vurgu yaptı. Birincil üretimin gıda güvenliği kurallarına uygun yürütülmesinin, gıda güvenliğinin en temel adımı olduğu vurgulanan açıklamada, “Tarladan, bahçeden, ahırdan, kümesten, denizden, tatlı sulardan elde edilecek hammaddenin gıda güvenliği gerekliliklerine uymaması halinde işleme veya sonraki adımlarda güvenli hale getirilmeleri neredeyse olanaksızdır. Güvensiz hammaddeden güvenli gıda üretilemez! Aile işletmelerinin, küçük üreticilerin yoğun olduğu bu alanda üreticilerin bilgiyle buluşmasının ve kooperatiflerin etkinliğinin sağlanması; birincil üretimde etik duyarlılıkların yaygınlaşmasına ve gıda güvenliği bağlamındaki sorumlulukların yerine getirilmesine önemli katkı sağlayacaktır.” ifadelerine yer verildi.
“Gıda güvenliğini sağlayabilmek, öncelikle üreticinin refahını sağlamakla mümkün olacaktır”
Tüketicilerin gıda güvenliği ile ilgili gerçekçi davranışlar sergileyebilmeleri ve doğru tercihlerde bulunabilmelerinin ancak gıda kaynaklı riskler hakkında zamanında, doğru ve güvenilir bilgilere ulaşabilmeleri ile mümkün olacağı kaydedilen açıklamada, bu noktada, kamu sektörüne olduğu kadar akademisyenlere, başta tüketici örgütleri olmak üzere STK’lara, meslek odalarına ve medyaya önemli sorumluluklar düştüğüne dikkat çekildi.
Tüm bunların sonunda gıda güvenliğini sağlayabilmenin, öncelikle üreticinin refahını sağlamakla mümkün olacağı hatırlatılan açıklamada, gıda zincirinin her aşamasında yoğun emek verenlerin, bu emeklerinin karşılığı ile kendilerini gerçekleştirebildikleri ölçüde gıda güvenliğinin de sağlanabileceği belirtildi.
“Gıda güvenliği herkesin sorumluluğudur”
Açıklamada ayrıca, “Gıda güvenliğinin herkesin sorumluluğu” olduğu hatırlatılarak; “Gıda güvenliği, tek bir adrese yüklenecek bir sorumluluk değildir. Kamu otoritesi, birincil üretimle uğraşanlar, gıdaları işleyenler, taşıyanlar, depolayanlar, tüketiciler… Bu kesimlerin temsilcisi olan STK’lar, meslek odaları, medya, bilgi paylaşan profesyoneller, akademisyenler… Gıda güvenliğinin sağlanması herkesin sorumluluğundadır.” denildi.