Mintel pazar araştırma şirketi tarafından yayımlanan rapor, tüketicilerin doğal renk ve tat talebinin günden güne artmasına karşın gıda ve içecek firmalarının bu konuda açıkça yavaş hareket ettiğini gösteriyor.
Kraft, General Mills, Kellogg’s ve Mars gibi dünyaca ünlü markalar tüketicilerin beklentilerini karşılamanın ne denli önemli olduğunu fark etmiş olsalar da gıda ve içecek şirketlerinin çoğu doğal renklendiricilerle üretim yapmanın zorluklarıyla ve bu alanın sunduğu fırsatlarla henüz karşı karşıya gelmediler.
Mintel araştırmacıları Amerika kahvaltılık gevrek pazarının “yavaş tempoda” gerçekleşen değişimin iyi bir örneği olduğuna dikkat çekiyorlar. Mintel tarafından yayımlanan rapora göre 2013 yılı Ocak ayından beri piyasaya sürülen kahvaltılık gevreklerin sadece %10’unun ambalajının üzerinde ‘tamamen doğal’ beyanı bulunuyor.
Mintel araştırma yöneticisi Marcia Mogelonsky FoodNavigator internet sitesine yaptığı açıklamada; “Tüketicilerin daha ‘temiz’ etiket ile ilgili sesleri daha fazla duyuldukça üreticiler de bu talebe karşılık veriyor. Yapay tat ve renk vericiler daha fazla incelemeye tabi tutuluyor, ve üreticiler de kimyasal yöntemlerle elde edilen boyalardan uzaklaşarak meyve ve sebzelerden elde edilen renklendiricilere yöneliyor. Tabi aynı durum tat verici maddeler için de geçerli.” yorumunda bulunuyor.
Gidilecek uzun bir yol var
Ancak Mogelonsky her ne kadar bazı şirketler kahvaltılık gevrekler gibi ürünlerinde sadece doğal renk ve tat verici madde olması için çalışıyor olsa da mevcut pazarın hala yapay maddeler kullanılan ürünlerle dolu olduğunu da sözlerine ekliyor.
Mogelonsky; “2013 yılı Ocak ayından beri Amerika’da piyasaya sürülen kahvaltılık gevreklerin sadece %10’unun ambalajının üzerinde tamamen doğal beyanı yer alıyordu. Bu ürünlerin %18’inde ise herhangi bir koruyucu ya da katkı maddesi kullanılmadığına dair beyanlar yer alıyordu. Bu veriler kahvaltılık gevrek dünyasında üreticilerin doğal olmayan bileşenleri ürünlerinden tamamıyla çıkarması için önlerinde gidilecek uzun bir yol olduğunu gösteriyor.” açıklamasında bulunuyor.
Bu yapay renklendiricilerden uzaklaşma dönemi tam da sayıca azalmalarına karşın daha talepkar hale gelen tüketici tabanına daha kaliteli ürün sunma çabası içinde olan üreticileri zorluyor. Geçen on yılda üreticiler kahvaltılık gevrek formüllerini daha fazla tam tahıl ve lif içerecek şekilde değiştirdiler, GDO’suz ürün arayıp buldular ve popüler diyet trendleri karşısında zorlu zamanlar yaşadılar.
General Mills Pazarlama Yöneticisi Lauren Pradhan şirketin yapay renklendiricilerden uzaklaşmasının nedeninin tamamiyle tüketici talebi olduğunu açıkladı.
Pradhan; “Tüketicileri, aileleri, anne babaları dinliyoruz ve yapay maddelerin kaygı duydukları konular arasında olduğunu git gide daha çok duymaya başladık. Nielsen araştırma şirketi ile birlikte bir çalışma gerçekleştirdik ve bu çalışma bize ailelerin %49’unun yapay tat ve renk verici maddelerden özellikle kaçındığını gösterdi.” açıklamasında bulunuyor.
Kellogg’s firması da yakın zamanda 2018 yılına kadar kahvaltılık ürünlerinden yapay tat ve renk verici maddeleri çıkaracağı taahhüdünde bulundu. Şirket bu değişikliğin sebebinin özellikle kahvaltılık gevrek sektöründe tekrar büyüme sergileme çalışmalarının bir parçası olduğunu açıkladı. Kellogg ayrıca bazı çikolata ve donmuş gıda ürünlerinde de yapay bileşen kullanımına son vermeyi planlıyor.
Sınıra yaklaşılıyor
Kellogg’s Kuzey Amerika Başkanı Paul Norman; “Tüketicilerin daha basit bileşenler içeren gıdalar istediğini biliyoruz ve bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şimdiden Kuzey Amerika’da kahvaltılık gevreklerimizin %75’i yapay renklendiriciler olmadan üretiliyor ve şimdiden yarısında yapay tat verici madde kullanılmıyor.” açıklamasında bulundu.
Kahvaltılık gevrek sektörü dışında da Kraft firması ailelere yönelik peynirli makarna hazır yemeğinde sentetik renklendirici ve koruyucu madde kullanımın son vereceğini açıkladı.
Geçen yıl renklendirici üreticisi Kalsec firması tarafından gerçekleştirilen araştırma, Amerika ve İngiltere’de yapay renklendiricilerin çocuklar üzerinde etkileri konusunda ailelerin kaygılarının devamlı olarak arttığını ve bu konuda sınıra yaklaşıldığını gösteriyor.
Amerika ve İngiltere’de 1,000’den fazla ailenin katılımı ile gerçekleştirilen araştırma 3 ve 12 yaşları arasında çocukları olan ailelerin %80’inin çocuklara yönelik üretilen gıda ve içeceklerde yapay renklendirici kullanımı ile ilgili kaygıları bulunduğunu ortaya koymuştu.