Bir yandan tavan fiyat açıklanırken bir yandan da sıfır gümrük vergili et ithalatına hazırlanıldığına dikkat çeken Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Talat Gözet, “yerli üreticinin sıkıntılarını göz ardı ederek, yok sayarak yaptığımız canlı hayvan ve et ithalatıyla fiyatları indiremeyiz,” dedi.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Talat Gözet, yaptığı yazılı açıklamada, ette tavan fiyat uygulaması ve et ithalatı ile ilgili değerlendirmeler yaptı. Et fiyatlarındaki belirsizliğin sürdüğü kaydedilen açıklamada şunlar kaydedildi:
“Bir yandan tavan fiyat açıklanırken bir yandan da sıfır gümrük vergili et ithalatının hazırlıkları tamamlanıyor. Bugünkü Resmi Gazete’de (12.02.2016) bununla ilgili Bakanlar Kurulu Kararı yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Bu güne kadar yaptığımız yanlış uygulamalar sonucunda, üreticinin ve tüketicinin yaşadığı sıkıntılardan hiçbir ders çıkartamadık. Ve aynı yanlışları defalarca tekrarlıyoruz ve sonuç yine hüsran. Et fiyatlarındaki artışları değişik şekilde anlamlandırıp, yerli üreticinin sıkıntılarını göz ardı ederek, yok sayarak yaptığımız canlı hayvan ve et ithalatıyla fiyatları indiremeyiz, hayvansal ürün tüketimimizi arttıramayız. Taşıma su ile değirmen dönmez. Bunun için hayvansal üretimimizi arttırmaktan başka çaremiz yoktur.
Uygulamaya çalışılan tavan fiyat uygulamasının ömrü uzun olmayacaktır. Çünkü maliyetleri düşürmek için hiçbir ek tedbir almadan, desteklemeleri arttırmak için yeni politikalar üretmeden, bu uygulama sürdürülemez. Ve bunun sonucu fatura yine üreticiye çıkacak ve yerli üretici açısından büyük bir haksız rekabet ortamı oluşturan, sıfır vergili et ithalatı devreye sokulacaktır. Her ithalat döneminde olduğu gibi yine birçok üretici büyük zararlarla, üretimi bırakmak zorunda kalacaktır. Yıllardır büyük çabalar sonucu sahip olduğumuz kaliteli damızlık sığırlarımız, maalesef kesime gidecektir.
Ülkemizde hayvansal üretim için şartlar uygundur. Ancak, hayvansal üretim, bitkisel üretim gibi yıllık olarak gelişimi mümkün olan bir üretim şekli değildir. Değişim ve gelişim için en az 5 yıllık süre gerekir. Et ve süt üretimi birlikte ele alınmalıdır. Bu süre içerisinde üretici hiçbir şekilde, yapılan canlı hayvan ve hayvansal ürün ithalatıyla, haksız rekabete maruz bırakılmamalıdır. Yapılan ithalatlar nedeniyle, maliyetler açısından oluşan fiyat farkları üreticiye destek olarak mutlaka geri ödenmelidir.
Sağlıklı nesillerin teminatı ve ekonominin lokomotifi olan hayvancılık sektörünü ayağa kaldırmak için zaman kaybetmeden uzun vadeli ulusal bir hayvancılık politikası oluşturmak zorundayız.”