Egeli gıda ihracatçıları, 25 bin dolar kişi başı milli gelir ile yüksek alım gücüne sahip, 415,9 milyar dolar döviz rezervi ile dünya sıralamasında 6. ülke olan Uzakdoğu’nun yükselen yıldızı Tayvan’dan ticari bağlantılarla döndü.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) işbirliğinde Tayvan’ın Başkenti Taipei şehrinde 22-25 Mart 2016 tarihleri arasında düzenlenen ‘Tayvan Ticaret Heyetine’ katılan 45 kişinin 17’si EİB temsilcilerinden oluştu.
Türk heyetine, TİM Başkan Vekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu Başkanlık ederken, EİB heyetine Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep başkanlık yaptı. Türkiye’den 15 firma ve kurum temsilcisi yer alırken, Tayvan tarafından 70 civarında firma yöneticisi Türk ihracatçılarla yüzlerce ikili iş görüşmesi gerçekleştirdi. Tayvan’da en çok ilgiyi ise kiraz, kuru incir, kuru kayısı, çekirdeksiz kuru üzüm, zeytinyağı gördü.
Türk Hava Yolları (THY) ve Tayvan Havayolu şirketi EVA’nın İstanbul-Taipei arasında karşılıklı uçtuğunu belirten Birol Celep, Tayvan ile Türkiye arasındaki haftalık karşılıklı 10 seferin iki ülke arasındaki ticareti geliştirmek için büyük bir fırsat sunduğunu kaydetti. Türkiye’nin 2015 yılında genel ihracatındaki yüzde 8’lik düşüşe rağmen Tayvan’a yaptığı gıda ürünleri ihracatının yüzde 32 artış gösterdiğini kaydeden Celep, “Tayvan’a gıda ürünleri ihracatımız 2014 yılında 11 milyon 900 bin dolar iken, 2015 yılında 15 milyon 688 bin dolara yükseldi. Tayvan 23 milyon nüfusu ve 25 bin dolar kişi başı milli geliri ile Türk ihracatçısı için alternatif pazar olabilecek konumda. Bu pazardaki konumumuzu güçlendirmek istiyoruz. Tayvan Ticaret Heyeti Organizasyonu bu anlamda doğru bir hamle.” diye konuştu.
“Yaş meyve sebze için Tayvan’da ışık var”
Tayvan’ın meyve sebze tüketiminin büyük bölümünü ithalatla karşıladığına işaret eden Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Göksel, kiraz başta olmak üzere, narenciye ürünleri, elma, şeftali ile ilgili taleplerle karşılaştıklarını iki ülke arasında Zirai Karantina Anlaşması yapılması halinde Tayvan’ın önemli bir alternatif pazar olacağını ifade etti. “Yaş meyve sebze sektörü için Tayvan’da ışık var.” diyen Göksel şöyle devam etti: “Yıllık sadece kiraz ithalatları 150 milyon dolar seviyesinde. Türkiye’de üretilen ürünlerin Akdeniz meyve sineğinden ari olduğunu ispatladığımız noktada ABD başta olmak üzere birçok ülkenin ihracatından pay alabiliriz. Bu yıl ilk kez Çin’e kontrollü de olsa ihracatımız başlayacak. Bu pazarda başarılı olduğumuz takdirde Çin, Güney Kore ve Tayvan başta olmak üzere bu coğrafyada alternatif bir pazar oluşturmuş olacağız.”
“Sağlıklı beslenme yükselen değer”
Dünya genelinde yükselen sağlıklı beslenme ve doğal ürünler tüketme alışkanlığının gelir seviyeleri yüksek olduğu için Tayvan’da da karşılık bulduğunu gözlemlediklerini dile getiren Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Uygun da Tayvan’ın Türkiye’den zeytinyağı ithalatının şimdilik çok az olduğunu, Türkiye’den ithal edilen zeytinyağının gıda sanayinde, fabrikalarda ve otellerde kullanıldığını, henüz marketlerde Türk markalarının yer bulamadığını vurguladı. Tayvan’ın zengin ve büyüyen bir pazar olduğuna işaret eden Uygun, “Tayvan’da tropikal iklim hakim. Akdeniz ikliminde yetişen her ürün gibi zeytinyağının da şansı yüksek. Türkiye’de 2000 yılı sonrasında dikilen zeytin ağaçların verimli hale gelmesiyle birlikte zeytinyağı rekoltemiz yakın gelecekte önemli bir artış gösterecek. O süreçte Tayvan önemli bir pazar konumuna gelebilir.” dedi.
“Kuru incir ihracatında rekor artış”
Türkiye’nin Tayvan’a gıda ürünleri ihracatı 2014 yılında 11 milyon 900 bin dolar iken, 2015 yılında 15 milyon 688 bin dolara çıktı. Hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı 7,7 milyon dolar ile ilk sırada yer alırken, kuru meyve ihracatı 4,5 milyon dolar oldu. Kuru incir ihracatı ise 2015 yılında, 2014 yılına göre yüzde 14 bin artışla rekor kırdı. Fındık ihracatı ise 1,9 milyon dolar ile üçüncü sırada yer buldu.