Şeker konusunda artan kaygılara karşın yapılan yeni bir araştırma tüketicilerin şeker konusunda bilgisi düzeyinin ‘oldukça sınırlı’ olduğunu gösteriyor.
Gıda, tarım, finans ve endüstriyel ürün sektöründe faaliyet gösteren uluslararası şirket Cargill tarafından gerçekleştirilen araştırmada, aralarında İngiltere, Fransa, Hollanda, Almanya, İspanya ve Polonya’nın bulunduğu Avrupa’nın önde gelen pazarlarında tüketicilerin gıda ve içeceklerde bulunan farklı şeker türleri konusunda bilgi, tutum ve davranış şekilleri incelendi.
Araştırma, şeker konusunda oluşan algıya karşın, tüketicilerin şeker konusunda bilgi düzeyinin “oldukça sınırlı” olduğunu ortaya koyuyor.
Araştırmada katılımcılardan farklı tür şeker ve tatlandırıcıları adlandırmaları istendiğinde katılımcıların üçte biri soruya cevap veremedi. Katılımcılara hatırlatma yapıldığında ise bal, şeker kamışı, beyaz şeker, fruktoz ve stevia katılımcıların akıllarına gelen ilk şeker isimleri oldu. Ancak katılımcıların sadece %1’i glukoz-fruktoz şurubunu (izoglukoz) hatırlayabildi.
%1’lik oranın açık bir şekilde glukoz-fruktoz şurubunun tüketicilerin akıllarındaki ilk isimlerden biri olmadığını gösterdiğini belirten şirket sözcüsü; “İnsanlar daha çok mutfaklarında bulunan şeyleri biliyor.” açıklamasında bulundu.
Peki, tuz ve yağ?
Araştırma aynı zamanda katılımcıların şeker ile ilgili genel algı ve tutumlarına da ışık tutuyor. Katılımcıların üçte biri (%33) herhangi bir soru sorulmadan beslenmelerinde yer alan şeker miktarını azalttıklarını belirttiler ki bu oran yağ ve tuz gibi diğer bileşenlerden daha yüksek.
Tüm makro besin maddelerinin kaloriye sahip olduğuna dikkat çeken şirket sözcüsü; “Eğer obeziteyi azaltmak istiyorsak, tek bir gıda bileşenine odaklanmak etkili bir yaklaşım değil. Bu konuda toplam kalori alımı ve beslenme şekilleri ve yaşam stili de bir rol oynuyor.” açıklamasında bulundu.
Katılımcıların yarısından fazlası (%52) beyaz şekeri doğal bir ürün olarak algıladığını belirtirken, doğal bir tatlandırıcı olan steviayı doğal kabul eden katılımcı oranı %47’de kaldı.
Katılımcıların yaklaşık %80’i obezite ile ilişkisi nedeniyle tüketmekten en çok kaçındıkları bileşenin beyaz şeker olduğunu söyledi. Katılımcıların %71’i şekerlerin kilo almaya neden oldukları yorumunda bulundu.
Şeker türleri göz ardı mı ediliyor?
Araştırma ilginç bir şekilde tüketicilerin satın alma sırasında etiket üzerinde şekerin türüne değil, etikette sıralanan farklı şeker sayısına ve miktarına dikkat ettiğini gösteriyor. Bu veri, iki üründe de toplamda aynı miktarda şeker bulunsa bile farklı etiketlerin tüketicilerde farklı algılar oluşturabildiğini gösteriyor.
Katılımcılara kalorili bir içeceği neden satın almayacakları sorulduğunda, katılımcıların yarısından fazlası şeker içeriğinin temel engelleyici olduğunu belirttiler. Bu cevap içerdikleri şeker ve glukoz-fruktoz şurubu oranından bağımsız olarak hem gazlı içecekler hem de meyve suları için verildi.
Ambalaj üzerinde yer alan bileşen listesinde şeker türlerinin ayrı olarak belirtilmesinin tüketicilerin kafalarının karışmasına neden olduğunu belirten şirket sözcüsü, Avrupa’da diğer bölgelere göre şeker ve kaloriler ile ilgili etiket üzerinde daha fazla bilgiye yer verildiğini açıkladı.