Avrupalı gıdacılar, reformülasyon yol haritasını destekliyor

1
958
Yol haritasında yer alan taahhütler arasında gıda ürünlerinde tuz, doymuş yağ ve ilave şeker miktarlarının azaltılması da yer alıyor.

AB gıda endüstrisi, Hollanda başkanlığında açıklanan gönüllü reformülasyon planı çerçevesinde Avrupa’da gıda tedarik zincirini iyileştirmek üzere AB üye ülkeleri ile birlikte çalışacağını açıkladı. 

Hollanda başkanlığında organize edilen iki günlük Gıda Ürünlerinin Geliştirilmesi Konferansında yayımlanan Gıda Ürünlerinin Geliştirilmesi Aksiyonu Yol Haritası üye ülkeler, halk sağlığı kuruluşları ve gıda endüstrisi tarafından destekleniyor.

Yol haritasında yer alan taahhütler arasında gıda ürünlerinde tuz, doymuş yağ ve ilave şeker miktarlarının azaltılması da yer alıyor. Yol haritasında yer alan hedeflerin gerçekleştirilmesi için son tarih 31 Aralık 2020 olarak belirlendi.

FoodDrinkEurope Başkanı Gilles Morel, ulusların alışkanlıkları, beslenme şekilleri ve tüketici tercihlerini de göz önüne alaran bu girişimin;  ulusal girişimleri AB seviyesinde koordine eden bir platformu oluşturmada önemli bir fırsat olduğuna dikkat çekti.
FoodDrinkEurope Başkanı Gilles Morel, ulusların alışkanlıkları, beslenme şekilleri ve tüketici tercihlerini de göz önüne alaran bu girişimin; ulusal girişimleri AB seviyesinde koordine eden bir platformu oluşturmada önemli bir fırsat olduğuna dikkat çekti.

FoodDrinkEurope Başkanı Gilles Morel, özel sektör ve kamu iş birliği ile ürün formülasyonunun AB siyasetinde önemini arttıracak olan bu girişimi memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Morel ulusların alışkanlıkları, beslenme şekilleri ve tüketici tercihlerini de göz önüne alan bu girişimin; ulusal girişimleri AB seviyesinde koordine eden bir platformu oluşturmada önemli bir fırsat olduğuna da dikkat çekti.

Morel ayrıca; “Endüstri girişimlerinin beslenme kampanyaları tarafından desteklenmesi fikrini ve reformülasyon faaliyetlerini başlatabilmek için büyük ve çok uluslu şirketler kadar donanımlı olmayan küçük ve orta ölçekli işletmeler için olan özel programları destekliyoruz.” açıklamasında bulundu.

Yol haritası kapsamında üye ülkelerden uzmanların ve AB Beslenme, Fiziksel Aktivite ve Sağlık Platformu uzmanlarının katılım sağlayacağı çalışma grupları oluşturulacak. Bu çalışma grupları kamu özel sektör iş birliğinin prensiplerinin belirlenmesi üzerine çalışmalar yürütecek ve logolar, çocuklara yönelik pazarlama ve gıdalarda bulunan besin maddelerinin maksimum miktarları gibi konularda kriterlerin oluşturulması için iyi uygulama örneklerini paylaşacak. AB Platformu taahhütlerinin izlenebilmesi için ayrıca bağımsız bilimsel bir grup da oluşturulacak.

Sağlık ve gıda güvenliği Komisyon Üyesi Vytenis Andriukaitis, işlenmiş gıdalarda ilave şekerlerin %10 oranında azaltılması gibi reformülasyon hedeflerinin 2020 yılına kadar uygulanabilmesi için özel olarak hazırlanmış bir plana ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Ayrıca Avrupa’nın obezite problemini çözmek için reformülasyonun tek başına yeterli olmayacağını da belirten Andriukaitis; “vergi, pazarlama, reklam, eğitim, sağlıksız gıdaya erişimin azaltılması ve bilincin arttırılması gibi konuları da düşünüyorum.” diyor.

Sağlık beyanlarına kısıtlama ve besin profilleri

Andriukaitis ayrıca besin profilleri fikrini daha derinlemesine incelemeye ve Dünya Sağlık Örgütü hedeflerinin tümünün gerçekleştirilebilmesi için örgüt ile birlikte çalışmaya açık olduğunu belirtiyor.

Gıda alanında iki gözlemci organizasyon FoodWatch ve Avrupa tüketici grubu BEUC, vitaminlerle zenginleştirildikleri için sağlık beyanı kullanabilen şeker ve tuz oranı yüksek ürünlerin önünün alınabilmesi için besin profillerinin uygulanması çağrısında bulunuyorlar.

FoodWatch geçen yıl Aralık ayında Vytenis Andriukaitis ile görüşerek söz konusu gıdalardan örnekler sundu.

Komisyon Üyesi konu ile ilgili; ”Bu sağlık beyanları en hafif deyimiyle yanıltıcı. Ve artık eğer gıdalar ne denli sağlıklı olduklarını tüketicilere anlatma çabasındaysa belki de bu gıdalar o kadar da sağlıklı değildir diye düşünmeye başlıyorum. Sağlık beyanlarının uygun şekilde kullanılmasını sağlamak üzere çalışmaya kararlıyım. Besin profilleri konusunu iyi incelemeli ve mevcut yasal boşluğu ortadan kaldırmalıyız.” açıklamasında bulundu.

 “AB henüz başarılara imza atamadı”

FoodWatch’dan Oliver Huizinga gönüllü reformülasyonun etkileri konusunda çok da iyimser değil.

Huizinga FoodNavigator internet sitesine yaptığı açıklamada; “Sağlık ve Beslenme Beyanları Regülasyonu henüz tam anlamıyla uygulanmıyor,  sağlık ve beslenme beyanlarını kullanabilmek için ön koşul olan beslenme profilleri konusu hala bir karara bağlanmış değil. Bizim açımızdan Regülasyon, sağlık ve beslenme beyanları kullanımı ile sağlıksız gıdaların reklamının yapılmasına müsade ettiği sürece amacına ulaşamıyor.” diyor.

“Obezite krizinde AB henüz tam olarak başarılara imza atmış değil. Trafik ışıkları başarısız oldu, beslenme profilleri karara bağlanamadı. Avrupa Birliğinin önemli, uluslar arasındaki problemleri çözmesi gerekirdi. Obezite salgını da bu problemlerden biri. Bu nedenle Hollanda başkanlığının çok az etkisi olacak gönüllülüğe dayanan bir tedbirdense daha büyük problemleri çözmeye çalışması gerekiyor.”

Bu gelişmeler yaşanırken tüketici grubu BEUC de yayımladığı açık bir mektup ile tuz ve şeker gibi bileşenlerin azaltılması hedeflerinin Dünya Sağlık Örgütü tavsiyeleri ile uyumlu olması, bu hedeflerin zorunlu, ölçülebilir olmasının sağlanması ve tüm gıda kategorilerinde uygulanması çağrısında bulundu. BEUC mektupta popüler bir Fransız markasının bisküvilerinde ‘az tuzlu’ çeşidini piyasaya sürerken normal ürünlerinde 2007 ve 2013 yılları arasında tuz miktarını %20 arttırdığı örneğine de yer verdi.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz