Avrupa, protein canavarı…

0
1484

Araştırmalara göre Batı Avrupalılar kişi başı protein tüketiminde dünyada ilk sırada yer alıyor. Ekmek ise sürpriz bir şekilde listenin en başında yer alıyor. Sonuçlar, proteinlerin, sağlıklı atıştırmalıklar kategorisinde kendilerine güçlü bir yer edindiğini de ortaya koyuyor.

Euromonitor International pazar araştırma kuruluşu tarafından yayımlanan rapor, Batı Avrupalıların günde 49 gram protein tükettiğini ve protein tüketiminde ilk sırayı aldıklarını gösteriyor. Amerikalılar kişi başı günde 38 gram protein tüketirken, Asya Pasifik bölgesinde protein tüketimi ise günde sadece 8 gram.

Batı Avrupa’da protein tüketiminde ilk sırayı dünyanın en gelişmiş proteinli ekmek pazarı ile Almanya (günde 53 gram) alıyor. Euromonitor 2014 verileri Almanya’yı sırasıyla; İsveç (52 gr), Hollanda (50 gr), Belçika (50 gr) ve Norveç’in (49 gr) takip ettiğini gösteriyor.

proteinBu ülkelerde tüketimin yüksek seviyede olmasının nedenlerinden biri ‘sağlık etkisi’. Kas gelişimi ve koruyucu etki gibi proteinin sağlığa bilimle ispatlanmış yararları Avrupa Birliğinde sağlık beyanı olarak kullanılabiliyor ancak proteinlerin tokluk hissi vermesi ve kilo kontrolüne yardımcı olması yönünde beyanlar henüz kullanılamıyor.

Ekmeğin Batı Avrupa’da protein tüketimine önemli ölçüde katkı sağlaması şaşkınlık verici olabilir. Ancak karbonhidrat deposu olarak bilinen ekmeğin 100 gramında 8 gram protein bulunuyor

Batı Avrupalılar ortalama 16 gram proteini ekmekten alıyorlar ve ekmek protein kaynakları arasında ilk sırada geliyor. Ekmeğin ardından gelen donmuş hazır gıdalar ise tüketicilerin protein alımlarına 6 gramlık bir paya sahip. Üçüncü sırada ise günde 5 gramlık payı ile süt ve peynir bulunuyor.

Atıştırmalıklar

Atıştırmalık alanında proteinler günden güne daha fazla kullanılıyor.

Foodnavigator internet sitesine konuşan Mintel araştırma şirketi analisti Jodie Minotto; “Tüketicilerin daha az işlenmiş gıda talebi karşısında proteinin sunum şekli de değişim gösteriyor. Protein artık daha doğal şekillerde ve bezelye ve pirinç gibi bitkilerden elde edilmiş şekilleriyle karşımıza çıkıyor. Ayrıca proteinler atıştırmalıklarda yüksek miktarlarda değil, ortalama tüketicilerin ve çocukların da rahatlıkla tüketebileceği miktarlarda bulunuyor.” açıklamasında bulunuyor.

Minotto ayrıca; “Araştırmalar tüketicilerin az da olsa bir kısmının atıştırmalıklara öğünlerinde daha fazla yer verdiğini gösteriyor. Tüketiciler atıştırmalıkları yemeklerinin yerine ya da tatlı olarak tüketebiliyorlar. Atıştırmalıkların bu şekilde tüketildikleri de göz önüne alınarak atıştırmalıklar ortalama miktarda protein içerecek şekilde reformüle edilebilir, böylece tüketicilere dengeli beslenme fırsatı da sunulmuş olur.” değerlendirmesinde bulunuyor.

Protein pazar büyüklüğü

2009 yılında dünya genelinde proteinin pazar büyüklüğü 2,8 milyon ton iken, 2014 yılında pazar büyüklüğü 3,1 milyon tona yükseldi.

Protein ihtiyacı daha fazla olan yaşlanmakta olan nüfusa yönelik üretilen proteinli gıdalar da kendilerine bir pazar oluşturmaya başladı. Euromonitor bu yeni pazarın değerinin 6.25 milyar avro seviyesinde olduğunu belirtiyor.

Euromonitor; “Bu tüketici grubuna yönelik pazarın potansiyeli muazzam. Eğer Kuzey Amerika’da ve Batı Avrupa’da 65 yaş üstü kişilerin her biri yüksek proteinli sütlü içeceklere ayda sadece 4.5 avro harcarsa, perakende satış hacmi 2019 yılında 14 milyar avronun üzerine çıkabilir.” açıklamasında bulunuyor.

Asya Pasifik bölgesinin 2019 yılına kadar proteinlerin farklı şekillerinin en fazla büyüme göstereceği bölge olacağı tahmin ediliyor. Asya Pasifik’in ardından gelecek olan Latin Amerika bile bu hızın ancak altıda birini sergileyebilecek.

soya

En hızlı büyümeyi soya proteininin sergilemesi beklenirken, soya proteininin ardından da sırasıyla kazein, peynir altı suyu, bitkisel proteinler ve sütten elde edilen proteinler geliyor.

Euromonitor 2019 yılına kadar Avrupa’da protein tonajının değişmeyeceği ancak Asya Pasifik’te 2014 yılında 621,000 ton olan alımın 2019 yılında 786,000 tona çıkacağı öngörüsünde bulunuyor.

Hayvansal proteinler bitkisellere karşı

Peynir altı suyu, kasein, kemik suyu, yumurta beyazı, süt proteinleri, albumin ve laktoferin gibi hayvan kaynaklı proteinlerin miktarı 2014 yılında dünya genelinde 1,2 milyon tona ulaştı.

Aynı dönemde bitkisel protein satışları ise 2 milyon tona ulaştı.

Euromonitor, yasal düzenlemelerdeki değişiklikler, tüketicilerin kabullenişi ve eğitim sayesinde yeni protein kaynağı böceklerin de dünyada protein tedarik zincirinde kendine yer bulacağı tahmininde bulunuyor.

icecek_protein

Genel trend

Euromonitor proteinin arkasındaki gücü büyük şirketler olduğunu ve protein pazarının bu nedenle gelecekte daha da güçleneceği öngörüsünde bulunuyor.

“Batı pazarındaki General Mills, Kellogg ve Mars gibi önemli şirketlerin hepsi bilindik markalı ürünlerinin yüksek proteinli çeşitlerini de piyasaya sürüyor ve sporcu beslenmesine yönelik ürünlerin perakende satış değeri 2014 yılında 9 milyar avroya ulaştı. Tüm bunlar yüksek proteinli ürün trendinin artık genel bir trend olduğunu gösteriyor.”

Ancak bir alt kategoriye, yoğurda özellikle dikkat etmek gerekiyor. Amerika gibi bazı pazarlarda yoğurt satışı duraklamaya geçse de dünya genelinde satışlar hala yükselişte.

Ayrıca skyr ve kefir gibi fermente ürünlerin de tıpkı yoğurtta olduğu gibi hızlı bir büyüme sergileyeceği tahmin ediliyor.

“Bu ürünler sütlü içeceklere yeni bir soluk getirdi. Bu ürünlerin sahip olduğu; bir yere özgü olması, köklerinin eskilere dayanması ve besin değeri gibi üç özgün niteliğin satışta başarı getirdiği daha önce de görüldü.”

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz