Destek Patent tarafından derlenen TÜRKPATENT’in 2020 yılına ait verilerine göre, en çok coğrafi işaret tescili gıda alanında alınırken, en çok tescil alan il ise Bolu oldu. Bolu’yu, Adana ve Gaziantep takip etti.
Destek Patent tarafından TÜRKPATENT’in 2020 yılı verilerine göre hazırlanan analize göre, Türkiye’de coğrafi işaret başvuruları 2019 yılında 202 iken, 2020 yılında bu sayı 477’ye yükseldi. Başvuruların yüzde doksanı gıda üzerine yapılırken, tescil edilen coğrafi işaretlerin de aynı şekilde gıda ile ilgili olduğu görülüyor. Baldan meyve sebzeye, zeytinyağından çorba ve tatlılara kadar uzayan listede 2020’de 164 yeni coğrafi işaret tescillenerek toplam tescilli coğrafi işaret sayımız 633’e yükseldi.
Avrupa Birliği nezdinde de Antep baklavası, Aydın inciri, Aydın kestanesi, Malatya kayısısı ve Milas zeytinyağı olmak üzere 5 tescilli coğrafi işaretimiz bulunuyor.
Tescil lideri Bolu
2020 yılı verilerine göre, en çok coğrafi işaret tescili alan ilk üç ilimiz arasında, 13 adet tescil ile Bolu ilk sırada yer alırken, Gaziantep ve Adana 12 adet coğrafi işaret tescili ile ikinci sırayı paylaştı. Aydın ise 9 coğrafi işaret tescili ile üçüncü sırada yer aldı. İllerin başvurularının neredeyse tamamı yöresel yemekler, meyve sebzelerden oluştu.
Bolu’nun Çivril Fasulyesi, Fındık Şekeri, Patatesli Ekmeği, Gaziantep’in Nohut Dürümü, Sarımsak Kebabı, Adana’nın Bici Bicisi, Halka Tatlısı listede en çok dikkat çekenler arasında. 2020 yılında Bolu’nun 9 coğrafi işaretli ürününün başvurusunu Bolu Ticaret ve Sanayi Odası yaptı.
Başvuru şampiyonu Diyarbakır
Yine TÜRKPATENT verilerine göre, 2020 yılında en çok başvuru yapan il, 67 adet başvuru sayısı ile Diyarbakır oldu. Tirit yemeğinden, Kulak Çorbasına, Tavuk Eşkenesi’nden, Hirçikli Meftunesi’ne kadar, başvuruların yüzde 70’i yemekler ve çorbalardan oluşuyor. 2020 Coğrafi İşaret başvurularında, en çok coğrafi işaret başvurusu yapan ikinci il 55 adet başvuruyla Konya olurken, Gaziantep üçüncü sırada yer aldı.
Verileri yorumlayan Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, “Türkiye’nin şu an için 661 işaretli ürünü bulunuyor. Biz de Destek Patent olarak; İnegöl köftesinden, Gemlik zeytinine, Buldan bezinden Bodrum mandarinine, İzmir kumrusundan, İzmir lokmasına kadar birçok ilimiz için coğrafi tescil belgesi aldık. Yöresel ürünlerimizin tescil ile koruma altına alarak gelecek nesillere aktarılması, hak ettikleri ekonomik değere ulaşmasını çok önemsiyoruz. Ayrıca coğrafi işaretler, bulunduğu yöreye katma değer sağlarken, istihdamın ve ihracatın önünün açılmasını da sağlıyor. Ülkemiz, coğrafi işaretler konusunda çok zengin bir ülke. Yerel değerlerimizi ihraç ederek dünyanın diğer ülkelerine ulaştırmak aynı zamanda kültür ihracı yapmamıza da olanak sunuyor’’ dedi.
Denetim ve uluslararası tescil konusunun önemine de dikkat çeken Yamankaradeniz; ‘’Coğrafi işaret sisteminin sağlıklı bir yapıda ilerlemesi için denetim mekanizmasının çalışıyor olması çok önemli. Denetim yapısı oturtulamaz ise coğrafi işareti alınmış ürünlerin sahteleri kontrol altına alınamaz. Bu nedenle yıllık bazda denetim yapılarak raporlanması ve Türk Patent ve Marka Kurumu’na sunulması gerekiyor. Yurt içinde tescili yapılan ürünlerin uluslararası tescilinin de yapılması, ülkemizin bu ürünlerin ihracatından yeterli payı alabilmesi için büyük önem taşıyor.’’ şeklinde konuştu.
Bu haber de ilginizi çekebilir: 11 yöresel ürün daha coğrafi işaret tescili aldı
[mc4wp_form id=”25750″]