Gıdalarda Karotenoid Biyoaktifler:  Karotenoidlerin Gıda Boyası ve Yem Katkı Maddesi Olarak Kullanımları

0
5910
Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu - Celal Bayar Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi / Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi DEPARK Teknopark SPİL INNOVA Ltd. Şti. Müdürü

Karotenoidler, genel olarak yağda çözünen ve bitkisel, hayvansal ürünlere sarıdan kırmızıya kadar renk veren ve doğada 100.000.000 kadar farklı tonu bulunan bitkisel pigmentlerdir. Karotenoidler, polien hidrokarbonlar olup 8 adet izomer ünitesinden oluşurlar ve 40 karbon (C) atomu içeren iskelet yapısına sahiptirler. Karotenoidler, isimlerini ilk kez izole edildikleri havucun latince isminden (Dautus Carrota) almışlardır. Yalnızca bitkilerce sentezlenebilen karotenoidler, hayvansal dokulara ancak yemler ve besleme aracılığı ile geçerler ve hayvansal dokuda modifiye edilerek depo edilirler. Özellikle yumurta sarısının rengi bu şekildeki karotenoidlerden oluşmaktadır. Yeşil yapraklı bitkilerin bileşiminde de karotenoidler bulunur ancak klorofille maskelenmiş haldedirler.

C40 karotenoidlerin temel kimyasal yapıları, hidrasyon, dehidrasyon ve/veya siklizasyon vasıtasıyla farklı karotenoidler oluşmaktadır. Siklizasyon reaksiyonları, 1 veya 2 uç gruplarla gerçekleşebilir. Yaklaşık 60 farklı uç grup ve yaklaşık 600 adet karotenoid bilinmektedir.

Karotenoidlerin adlandırılmaları C-9 uç gubundaki farklılıklara dayalı olarak yapılır ve Yunan alfebesindeki harflerle belirtilir. Beta-karoten gıda ve beslenme açısından en önemli karotenoid olup doğada yaygın olarak mevcuttur. Doğada yaygın olan diğer karotenoidlere örnek olarak, fukoksantin (alglerde yoğun bulunur), lutein, violaksantin, neoksantin’dir.

Karotenoidler, 2 ana grupta incelenmektedir:

Karotenler (Bir sınıf hidrokarbon içerirler)

Ksantofiller (Karotenlerin hidroksi, epoksi, okso gibi oksijen fonksiyon grupları içeren türevleridir)

Karotenoidlerin Özellikleri

  • Apolar çözücülerde ve sıvı yalarda iyi çözündükleri halde, suda çözünmezler ve bu nedenle “lipokrom” maddeler olarak sınıflandırılırlar.
  • Karotenoidler, bitkisel dokularda serbest halde (kristal veya amorf) veya yağlı ortamda çözünmüş halde bulunurlar. Ayrıca, yağ asidleriyle ester halinde ve şekerlerle ve proteinlerle de birleşmiş halde de bulunabilirler. Örnek olarak verilecek olursa; kapsantin (biberin yapısındaki karotenoid), bir laurik asit esteridir ve birçok meyve, çiçek ve bakteride karotenoid esterleri söz konusudur. Krosetin (safran bileşimindeki karotenoid), şekerlerle glikozidik bağlarla bağlanmış formdadır ve bu tip bileşikler bakterilerde de bulunabilmektedir. Astaksantin (kırmızı renkli karotenoid) proteinlerle kompleks oluşturduğunda renkleri maviye döner ve karotenoidlerin proteinlerle oluşturduğu bu tip kompleksler, bazı meyve ve sebzelerde ve bazı yeşil yapraklı ürünlerde bulunabilmektedir
  • Karotenoid grubu maddeler, ışık ve oksijene karşı çok duyarlıdır ancak yüksek sıcaklıklarda stabildirler. Söz konusu ortamda, oksijen ve ışık bulunmaması halinde ürünün pişirilmesi ve haşlanması halinde bozulmazlar (Tokuşoğlu,2017,2007,2005).

Karotenoidlerin Kimyasal Yapı Baz Alınarak Sınıflandırılması

Karotenoidler, metil grupları eklenmiş, konjuge çift bağları bulunan doymamışlık derecesi yüksek moleküllerdir ve alifatik zincir yapısında olup, kimyasal yapılarına göre 4 ana grupta sınıflandırılırlar;

  1. Karotenoid Hidrokarbonlar
  2. Karotenoid Alkoller (Ksantofiller)
  3. Karotenoid Ketonlar
  4. Karotenoid Asidler

1 – Karotenoid Hidrokarbonlar (C40H56 yapısı)

(Hidroksi karotenoidler):   a-Karoten (sarı-turuncu), β-Karoten (sarı-turuncu), γ-Karoten (sarı-turuncu), d-Karoten, Likopen (kırmızı), Fitofluen ve fitoen  (renksiz).

2 – Karotenoid Alkoller (C40H55OH yapısı)

Karotenlerin oksi ve hidroksi türevleridir (Ksantofiller).

Kriptoksantin  C40H55OH; Zeaksantin C40H55 (OH)2Lutein C40H55 (OH)2

Flavoksantin ; Violaksantin

3 – Karotenoid Ketonlar

    (Keto karotenoidler): Rodoksantin; Astaksantin; Kapsantin; Fukoksantin;Kantaksantin

4. Karotenoid Asidler: Karotenlerin karboksil türevleridir. Biksin ve Krosetin.

Karotenoidlerin Renginin Nedeni

Karotenoidlerin rengi, karotenoid molekülündeki konjuge çifte bağların varlığından dolayı olmaktadır. Moleküldeki konjuge çifte bağların sayısı arttıkça, majör absorbsiyon bandları, daha uzun dalga boylu bölgeye kayar ve renk tonu (hue) daha kırmızılaşır (Tokuşoğlu, 2005).

Minimum 7 adet konjuge çifte bağ, sarı renk oluşumunu sağlar. Her çifte bağ cis– ya da trans– konfigürasyonda meydana gelebilmektedir. Genellikle gıdalardaki karotenoidler,

all-trans yapısındadır. All-trans bileşikler renk derinliği en fazla olan bileşikler olup, cis-bağların artışı, rengin açılmasına yol açar. Karotenoidlerdeki bağların trans-’dan  cis-’e dönüşümü ışık, ısı, ve asid etkisi ile söz konusu olmaktadır.

Meyve ve sebzeler, (özellikle havuç, ıspanak, hıyar (salatalık), domates, karpuz, pembe greyfurt,papaya, tatlı patates, brokoli,kuşkonmaz, yeşil fasulye,lahana, brüksel lahanası, muz, portakal, şeftalinin renkleri, yumurta sarısının, palm yağının, marin alglerin, safranın ve bazı gıda boyaları (Annatto vs.), birer güçlü karotenoid kaynağı olmaktadır (Tokuşoğlu,2017,2007,2005).

Karotenoid  İçerikli Gıdalar

Karotenoidler üretilen birçok gıda ürününde, içeceklerde ve hayvan yemlerinde renklendirici olarak kullanılır; bunlar ya doğal ekstrakt (örneğin; annatto) şeklinde ya da kimyasal sentezle üretilen saf bileşik şeklindedir. Karotenoidler sadece kara bitkilerinde pigment olarak bulunmaz. Ayrıca bakterilerde, fungilerde ve alglerde bulunur, biyolojik sınıflandırmada belirleyici rol oynayabilirler. Denizyosunundan karotenoid üretimi neredeyse yılda 100 milyon tonu bulur.

Enerji üretmek için güneş ışığına gereksinim duyan tüm organizmalar, ister bakteri isterse bitki olsun karoten içerirler. Karotenler tüm bitkisel gıdalarda bulunur. Genel olarak renk yoğunluğu, karoten düzeyinin bir göstergesidir.

İnsan vücudu açısından önemli rol oynayan 2 grup karoten söz konusudur:

­ Vücutta Vitamin A’ya dönüştürülenler

­ Antioksidan etki gösterenler

  1. grup karotenler; vücutta A vitaminine dönüştürülür ve ve antioksidan etki gösterirler. Doğada rastlana yaklaşık 600 çeşit karoten’den 30-50 tanesi A vitamini etkisi göstermektedirler. Vücutta A vitaminine dönüştürülebilen karotenler “provitamin A” (A vitamini öncüsü) olarak sınıflandırılmaktadır. Bu gruba ait majör karotenler; beta-karoten ve alfa-karoten’ olmaktadır
  2. grup karotenler; provitamin A etkisi göstermeyen yani vücutta A vitaminine dönüştürülmeyen gruptur. Fakat bu 2. grup karotenler çok yüksek antioksidan etkiye sahiptirler. Bunlar lutein, likopen ve zeaksantin’ dir (http://dcb-carot).

Yeşil yapraklı bitkilerde, beta-karoten hakim karotendir. Turuncu renkli meyve ve sebzelerde ise (havuç, kayısı, mango, tatlı patates, balkabağı gibi) beta-karoten konsantrasyonu yüksektir fakat diğer provitamin A tipi karotenler genellikle hakim durumdadır.

Sarı renkli sebzelerde sarı karotenler (ksantofiller) yüksek konsantrasyonda mevcuttur. Bu yüzden provitamin A özellikleri düşüktür. Fakat bu bileşiklerden bazıları (lutein gibi) potansiyel antioksidan etkilerinden dolayı insan sağlığ için son derece önemlidir

Kırmızı ve mor renkli sebze ve meyveler (domates, kırmızı lahana, çilek, kiraz, erik gibi) büyük ölçüde A vitamini etkisi göstermeyen karoten içerirler. Bakla tohumu, hububatlar ve tohumlar da karotenlerin önemli kaynakları arasındadır (Tokuşoğlu,2017,2007,2005).

Karotenler, yemle beslemeden dolayı, çeşitli hayvansal gıdalarda da bulunmaktadır. Bunlar somon balığı, yumurta sarısı, kabuklu deniz ürünleri (istiridye, istakoz gibi), süt ve kümes hayvanlarıdır.

Karotenoidlerin Önemi ve Biyolojik Fonksiyonları

Karotenoidler bitkilerde fotosentez için elzemdir, ışığı soğurur ve yıkıcı ışık oksidasyonlarına karşı koruyucu görev yapar. Oksijenli ortamda fotosentezin karotenoid olmadan gerçekleşmesi imkansızdır

  • Karotenoidler, bitkiler ve allerin fotosentezine destek sağlar.
  • Dokuları, ışıktan korur.
  • Antioksidan etki sağlayarak hücreleri dejeneratif rahatsızlıklardan korur.
  • Provitamin A aktivitesine sahiptir.
  • Görüş (vizyon, görme) prosesi foksiyonunu sağlar ve göz sağlığı açısından olumlu etkileri söz konusudur.
  • Doku yenilenme prosesi fonksiyonunu sağlar (Hücre yenileme)
  • İmmün (bağışıklık) sağlama ve koruma proseslerinde görevlidir, hücre tahribini          geciktirir.
  • Hayvanlar arasındaki kominikasyonda atraktif (cazibeli) görünüme (parlaklık vs.).    katkıda bulunur  (Tokuşoğlu,2017).

Bitkiler, CO2 ve su’dan organik madde sentezi için enerji kaynağı olarak ışığa gereksinim duyarlar. Karotenoidler, bitkide klorofillerin ışık spektrumu kullanılabilirliğini arttırırlar.

Karotenoidler, insan sağlığı için çok önemli etken teşkil eder. Beta-karoten ve diğer karotenoidlerin günlük A vitamini ihtiyacının karşılanmasındaki önemleri yıllardır bilinmektedir. Çok yakın zamanda karotenoidlerin ciddi hastalıklara karşı; örneğin, kanser, kalp krizi ve göz hastalıkları gibi rahatsızlıklar üzerindeki etkisi fark edilmiştir ve bu durum karotenoidlerin antioksidan (oksidan giderici) ve bağışıklık sistemi üzerindeki düzenleyici etkisine yönelik araştırmaların ivme kazanmasını sağlamıştır (Tokuşoğlu,2017).

Geçerli olan karotenoid araştırmaları geniş bir ilgi alanına hitap etmekte; bitki fizyolojisi, gıda bilimi, çevre bilimi, taksonomi, endüstriyel kimya, biyoteknoloji ve tıbbi araştırmalar gibi. Yapılacak bütün çalışmalar sağlam bir karotenoid kimyası ve oldukça kararsız olan bu maddeleri işlemede ve analiz etmede güvenilir metodlara dayandırılmalıdır.

Karotenoidlerin Antioksidatif Yeteneği

Işık bitkilerde prosesleri tetikler. Bitkilerdeki ışık tetikli prosesler, reaktif oksijen türlerini (singlet oksijen vb.) üretir. Karotenoidler, bazı oksijen türlerini elimine edebilir ve böylece oksidatif dejenerasyon proseslerinden sorumlu serbest radikallerin oluşumunu önlerler. Serbest radikallerin (free radikallerin) elimine edilmesi yeteneği, bir karotenoid molekülündeki konjuge çifte bağların sayısının bir ölçüsüdür yani çifte bağların sayısı ile doğru orantılıdır (Tokuşoğlu, 2005).

Karetenoidlerin antioksidan mekanizması;  1. Serbest radikalleri sönümlemesi ve 2. radikallerin yol açabileceği zincir reaksiyonlara karşı koruma sağlaması ve/veya oluşmuş olan zincir reaksiyonlarını sonlandırmasıdır Antioksidanca zengin fonksiyonel (işlevsel) gıdaların tüketimi vasıtasıyla ve antioksidanların diyetsel alımı optimize edilerek antioksidan kapasitesi arttırılabilmektedir (Tokuşoğlu, 2005).

Güçlü antioksidan etkinliği olan karotenoidlerin en önemlileri ß-karoten, astaksantin, lutein, likopen, zeaksantin, kantaksantin’dir. En iyi bilinen karotenoid beta-karoten olmasına rağmen son dönemde son derece ilgi çeken 3 farklı karotenoid vardır; Astaksantin, lutein ve likopen.

Aşağıda bireysel olarak bilinen bazı karotenoidlerin yapısı ve mevcut olduğu kaynaklar  görülmektedir.

Karotenoidlerin Belirlenmesi Gıda Sektörü Açısından Neden Önemli;

Kimyasal yapılarından dolayı antioksidatif etkileri olan ve belirli türleri vitamin A aktivitesi de gösteren karotenoidlerin gıda bileşiminde yer alması olumlu sağlık etkileri sağladığı için öncelikle önemlidir. Kalp ve damar rahatsızlıkları riskine yol açan risk faktörlerini azaltıcı etkileri ve bazı otoimmün rahatsızlıkları önleyici etkilerinin yanısıra, bazı kanser türlerine neden olan faktörleri önleyici etkileri rapor edilmektedir. Gıda bileşimindeki miktarların tespiti, beslenme kalitesi ve besin etiketi açısından önem taşımaktadır.

Renk, bir çok gıda için önemli bir kalite unsurudur.Gıdada belirgin rengi sağlayan, majör renk bileşenlerinden olmalarından dolayı, gıdanın renk kalite parametresine katkıda bulunurlar.

Karotenoidlerin düzeyi, ürünün olgunluğu ile artar ve türe göre değişir.Karotenoid grubu maddelerin miktarı, birçok gıda maddesi için kalite kriteri olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca ürünlerin genotiplerinin (varyete farklılığının), bölgesel kökeninin farklandırılmasında önemli parametrelerdir ve otantik ürünlerin belirlenmesinde karotenoid parmak izi analizi kullanılabilmektedir. Bitkisel ürünlerin saflık değerinin teşhisinde de karotenoid profilleri ve polifenolik profillerin önemi bildirilmektedir

Beta Karoten

Beslenme açısından en önemli karotenoid olan beta-karoten gıdalarda yoğun ölçüde bulunur. Beta-karoten, özellikle birçok meyve ve sebzenin bileşiminde yer alır. Bazen de domateste olduğu gibi, bir ksantofil olan likopen ile birlikte bulunur. Beta-karoten (β-karoten), organizmada A vitaminine dönüştüğü için “provitamin A” olarak da adlandırılır ve β-karoten’in antikanser aktivitesinin olduğu da bildirilmektedir.

Özellikle apolar çözgenlerde (hekzan vb.) çözünen beta-karotene ilişkin UV-absorbsiyon spektrumu aşağıdaki gibidir ve 450 nm civarında maksimum absorbsiyon gösterttiği görülmektedir.

β-karotenin kimyasal yapısı ve beta karoten molekülünde C atomlarının dizilimi
Kapalı formülü C40H56 olan beta-karoten bileşiğinin molekül ağırlığı 536,89 olmaktadır.

Özellikle apolar çözgenlerde (hekzan vb.) çözünen beta-karotene ilişkin UV-absorbsiyon spektrumu aşağıdaki gibidir ve 450 nm civarında maksimum absorbsiyon gösterttiği görülmektedir.

Beta-karotene ilişkin UV absorbsiyon spektrumu

Hidrokarbon yapısındaki beta-karoten molekülündeki zincirin tek veya 2 ucunda iyonon halkası mevcuttur ve halkalar arasındaki alifatik hidrokarbon zincirini, birbiri ile aynı olmayan izopren radikalleri oluşturmaktadır (Şekil ….).

Yalnızca Beta karoten (β-karoten)  ve Alfa karoten (α-karoten), Vitamin A aktivitesi göstertmektedir. Beta karoten, açık sarıdan portakal rengine değin renk verir. Apokarotenal açık portakal renginden kırmızımsı portakala değin renk verir. Kantaksantin ise portakal-kırmızıdan karmen kırmızıya değin renk verir.

Beta-Karotenin Antioksidan Antivitesi

Beta-Karoten’den Vitamin A Oluşumu

Karaciğer veya barsak duvarında, beta-karoten’in (provitamin A), vitamin A’ya dönüşümü sözkonusudur. Her bir b-karoten molekülünden 2 molekül vitamin A meydana gelir (Tokuşoğlu,2017,2007,2005) Aşağıda β-karotenin reaksiyonu görülmektedir.

 

β-Karoten’den Retinin ve Vitamin A Oluşumu

b-karoten, sebzelerde (ıspanak, havuç, palm yağı, alg) ve meyvelerde [kayısı, tatlı patates (Ipomea), bal kabağı, mango v.s] zengin ölçüde mevcuttur. Sebzelerde beta-karotenin asıl rengi, klorofilin koyu yeşil rengi ile örtülmektedir. Hayvansal organizmalarda yemle besleme ile alınan b-karoten, vitamin A’ya dönüşmektedir. Hayvansal kaynaklı vitamin A yönünce zengin gıdalar olarak, karaciğer, yumurta sarısı, tereyağı, bazı balık yağları, balık karaciğer yağında, yağlı sütte ve süt ürünlerinde (peynir, kaymak) yoğun ölçüde bulunmaktadır  (Tokuşoğlu,2017).

Beta Karoten- Vitamin A (Retinol)  Eşdeğeri ve Biyoyararlılık

Vitamin A’nın gıdalardaki aktivitesi, “retinol eşdeğeri (RE)” olarak ifade edilmektedir.

Günlük gereksinim 4000-5000 Internasyonel Ünite (I.U.) olup, günlük alınması önerilen vit A miktarı, erkek için günlük ortalama 1000 RE, kadın için 800 RE düzeyindedir (FAO; Tokuşoğlu,2005).

Sağlıklı bir kişi, aldığı b-karoten’in ince bağırsaklarda sadece 1/3’ünün emilimini sağlayabilmekte ve bu miktarın da yarısı A vitaminine dönüştürülmektedir. Buna göre, 1 mg b-karoten vücutta metabolize edildikten sonra yaklaşık 0,167 mg retinol (vit A) sağlanabilmektedir.

Vitamin A yüksek olduğunda vücutta toksik etki yaratır, ancak karotenoidlerin yüksek miktarlarının alımında toksik etki bulunmamaktadır. Yalnız, yüksek miktarda karotenoid tüketini ile kandaki karoten miktarı artar ve deride sararma görülür (Karotenomi).

Karotenoidlerin biyoyararlılıkları, tüketilen gıda ürünlerindeki yağ, protein, vit E ve çinko (Zn) tarafından etkilenir ve buna göre ince bağırsaklardan emilimi %47-81 arasında değişir.

Karotenoidler düşük yoğunluklu lipoproteinler  (LDL) aracılığı ile kana geçerler. LDL’nin okside olmasını önleyen karotenoidlerin bu etkileri ile kalp ve damar rahatsızlıklarına yol açan risk faktörlerini engellediği bildirilmektedir.

Karotenoidlerin Gıda Boyası ve Yem Katkı Maddesi Olarak Kullanımı

Gıda renk katkı maddesi ve yem katkısı olarak kullanılan karotenoidler, biyolojik materyallerden ektraksiyon yöntemiyle (doğal ekstrakt) ya da kimyasal organik sentez vasıtasıyla sentetik olarak üretilirler (sentetik ekstrakt) (Tokuşoğlu,2017,2007,2005)

Karotenoidlerin Ticari Üretim Yöntemleri (Tokuşoğlu,2017,2007,2005)

Karotenoidler gıda boyaları olarak çok sık kullanılırlar: E160, E160b, E160c, E160d, E160e ve E160f.  β-Karoten (E 160 a (i)) yenilebilir bitkilerin (örneğin alfalfa) ya da alglerden (Dunaliella salina) elde edilir ve doğal olarak yanında küçük karotenoidleri getirir (örneğin α-karoten). Ayrıca Blaskeslea trispora mantarından elde edilebilir.Annatto, Bixa orellana‘nın tohum keselerinden çıkarılır. Kırmızı biber ekstraktlarının (E 160 c) renklendirme prensibi kapsorubin ve çeşitli küçük karotenoidlerle beraber gelen kapsantindir  (Tokuşoğlu, 2005).

Karotenoid Tozu Üretim Prosesi (Tokuşoğlu, 2003,2005)

Ksantofil grubunun bir üyesi olan lutein de (E 161 b), kadife çiçeği (Marygold plant) (Tagetes erecta)’dan, yenilebilir bitkilerden, çim ve ısırgan’dan ekstrakte edilerek elde edilmektedir.  Roche’nin uyguladığı DSM prosese göre, karotenoidlerin povder (toz form) olarak üretilebilmesi için,  yağ/su emülsiyonu hazırlanması sonrası, emülsiyonun kurutulması (spray drying) işlemi uygulanmaktadır.

Karotenoidlerin bir çoğu ise, ticari olarak sentez edilmektedir ve gıda boyası olarak kullanılmaktadır. Beta iyonon halkası, limon gras yağından elde edilir ve C14 aldehidine dönüştürülür. C14 aldehid, C16 aldehidine ve sonra C19 aldehidine çevrilir. 2 mol C19 aldehid asetilen dimagnezyum bromür ile kondense edilir ve bir seri reaksiyon sonrası beta karoteni verir. Beta karoten dışında ticari olarak üretilen gıda boyalarına örnek olarak; β-apo-8¢-karotenal (apo karotenal), kantaksantin verilebilir.

Karotenoidlerin Fortifikasyonu Hakkında

Yüksek renk verme özelliklerinden dolayı, fortifikasyon amaçlı olarak gıdalarda 1-25 ppm düzeylerinde kullanılırlar Karotenoid miktarı (kantitatif), yağdaki miktar olmaktadır ve yağın elde edildiği bitki koşullarına bağlı olarak değişim gösterir. Ham yağların üretimi ve yemeklik hale getirilmesinde izlenen teknoloji de yağlardaki lipokrom düzeyini etkilemektedir.

Gıdaların işlenmesinde hammaddeye uygulanan işlemler esnasında oluşabilecek olası kayıpların minimum düzeye indirilmesi ve bunun için gerekli önlemlerin alınması gereklidir. Uygun tür seçimi, proses koşullarının iyileştirilmesi, depolama sıcaklığının düşük tutulması, ürünün direkt olarak ışık ile temasının engellenmesi, oksijen geçirmeyen ambalaj materyali kullanımı önemli olacaktır. Gıda veya yem olarak kullanılacak ürünlerin temizliği ve kesilmesini takiben fazla bekletilmemeleri, gıda olarak kullanılacaksa çiğ veya hafif pişirilerek hemen tüketilmesi, limon ve sirke gibi asitli maddelerin en son eklenmesi ve birden fazla kullanımlı yağda pişirme veya kızartma yapılmaması uygun olacaktır.

Hayvan yeminin renk maddesi içeriğine göre hayvansal yağlardaki karotenoid miktarları da değişmektedir. Hayvan yemine yem katkısı olarak ilave edilmeler sırasında, koruyucu önlemlere dikkat edilmelidir; yem rasyonunu oluşturan bileşimlerden gelen karotenoidler de söz konusu olacağından rasyonun bileşimindeki karotenoid katkısı miktarları, son derece önemlidir

KAYNAKLAR:

Tokuşoğlu.2017.  Gıda Biyoaktifleri. Lisansüstü Ders Notları, CBU Mühendislik Fakültesi. DERS NOTU.

Tokuşoğlu Ö. 2007. The Determination of Lutein, Zeaxanthin, Canthaxanthin Xanthophylls in Egg Yolk and Interactions Between Hunter LÞaÞbÞ Color Parameters: The Researches on the Determination of Heat Process Effects. Completed Project. Celal Bayar University Research Fund Project, Project No: 2005/011 Project Administrator. (With MsC Alakır İ.)

Tokuşoğlu Ö. 2005. Fonksiyonel Gıda Bileşenleri ve Biyoaktifler. Ders Notları. DERS NOTU.

Tokuşoğlu Ö. 2003. “Working Together For Innovation”, DSM Nutritional Products, October 23, İstanbul Renaisans Polat Hotel, Istanbul, Turkey (2003).

De Man J. 1999. Principles of Food Chemistry BOOK. ISBN 978-1-4614-6390-0, Springer

(Referans vermeden çoğaltılamaz, kopyalanamaz. HER HAKKI SAKLIDIR)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz