Sabri Ülker Vakfı

Sabri Ülker Vakfı, pandemi döneminde gerçekleştirdiği çalışmaları ‘Salgın Hastalıklara Karşı Sağlıklı Yaşam Rehberi’nde bir araya getirdi.

Kış mevsimine girerken sağlık deposu kök sebzeler de tezgahlarda yerini almaya başladı. Mineral ve vitaminler bakımından zengin olan kök sebzeler folik asit, beta-karoten, E, C, B2 vitaminleri, kalsiyum, potasyum, demir, magnezyum mineralleri ile posa ve diğer antioksidan özelliğe sahip bileşikler nedeniyle tam bir sağlık deposu.

Yeterli ve dengeli beslenmenin ayrılmaz bir parçası olan balık, içerdiği değerli yağ bileşenleri, vitamin ve minerallerle vücudun protein ihtiyacını yüksek oranda karşılayarak kalp sağlığı ve bağışıklık sistemi olmak üzere sağlığa büyük oranda katkı sağlıyor.

Özellikle ceviz, fındık, badem, fıstık gibi sert kabuklu yağlı tohumlar içerdikleri E vitamini sayesinde sadece kalp sağlığını korumakla kalmıyor, birçok kanser gelişiminin önlenmesine de yardımcı olabiliyor.

Sabri Ülker Vakfı Yayınları, yeni yayınlanan ‘Neden?’ serisi ile çocukların merak ettiklerini bilimsel yanıtlarla açıklıyor.

Her yıl dünya genelinde 1,45 milyon insanın hayatını kaybetmesine neden olan hepatitten korunmanın birçok yolu var.

Sabri Ülker Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. H. Tanju Besler, et tüketiminin arttığı Kurban Bayramı’nda dengeli beslenmenin ve hareketli yaşamın önemine dikkat çekti. Kurban etinin, kesimden sonra en az 12-24 saat bekletilerek tüketilmesi gerektiğini belirten Prof. Besler, “Her zaman olduğu gibi bayramda da üç ana öğün yapın, etlerinizi kısık ateşte, yağ ilave etmeden ve uzun sürede pişirin” önerisinde bulundu.

COVID-19 salgınıyla birlikte bağışıklık sistemini güçlendirmek daha önemli hale gelirken, vücut için gerekli olan ve bağışıklığı destekleyici etkisi de bulunan D vitaminini kontrollü olmak kaydıyla bol güneş ışığı ve daha az olmak kaydıyla da besinlerden almak mümkün.

Bu dönemde; COVID-19 salgını ve evde eğitim nedeniyle ev ortamında daha çok vakit geçiren çocuklar, hareketsizlik ve sürekli yemek yeme gibi nedenlerle obezite riskiyle karşı karşıya kalıyor.

Havaların ısınmasıyla birlikte açık havada egzersiz cazip hale gelirken, sıcak ve nemli havada yapılan egzersizler vücut sıcaklığını daha da artırdığı için dikkatli olmak gerekiyor.