hileli gıda

Ey Bakanlık yetkilileri, her yıl yüz binlerce gıda incelemesi yapıyorsunuz ve bazı kişi ve firmaları cezalandırıyorsunuz; eyvallah, sağ olun da aynı firmalar veya kişiler -sizin söyleyişinizle- "hayatımızı ve sağlığımızı tehlikeye düşüren" gıdaları üretip satmaya devam ediyorlarsa yaptığınız bütün bu iş ve işlemler ne işe yarıyor?

Daha önce denetimlerde hileli üretim yaptığı tespit edilen firmaların yine üretime devam ettiğinin ortaya çıktığını anlatan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Çünkü yeterli ve caydırıcı olmayan cezalar nedeniyle hileli üretim yapan firmalar, verilen cezayı ödeyip tekrar üretime devam ediyorlar. Bu firmalar isim ve markalarını değiştirerek üretimlerini sürdürüyor. Ülkemizin değişik illerinde bu tür durumlara rastlıyoruz." ifadelerini kullandı.

Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit, tağşiş yapıldığı veya ilaç etken maddesi ilave edildiği tespit edilen toplam 618 firmaya ait 1211 parti ürünü internet sitesinde kamuoyu ile paylaştı. Duyuruda, ilk kamuoyu duyurusunun yapıldığı 2012 yılından bu yana 1283 firmaya ait 2816 parti ürünün tüketicilerin bilgisine arz edildiği belirtildi.

Ülkemizde ilk defa Gaziantep’te bir mahkemenin ayçiçeği yağına soya yağı kattığı için firma sahibine hapis cezası vermesini çok önemli bir gelişme olarak değerlendirdiklerini dile getiren Trakya Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Rafet Sezen; “Beklentimiz, uzun süredir gündemde olan ve TBMM’de bekleyen Tağşiş Yasası’nın çıkmasıdır.” dedi.

Dünya Tüketici Örgütü’ne (WCO) göre ekonomik büyüklüğü tüm dünyada 50 milyar dolar civarında olan hileli gıda sektörünün Türkiye’deki büyüklüğü ise 10 milyar TL’yi aşıyor. Bu ürünleri üreten firmalara verilen ceza ise büyüklüğü ne olursa olsun yalnızca 18 bin TL. Cumhuriyet Gazetesinden Gamze Bal’a konuşan TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Zafer Şenyurt’a göre, bu ceza caydırıcılıktan uzak.

Gıda hilesi yalnız ülkemize özgü değil. Gerçek anlamda global bir problem. Üstelik günümüze de özgü değil. Antik çağa uzanan bir tarihsel geçmişi var. O nedenle; “eski bir problem ama güncel bir konu” olarak tanımlanıyor.

TÜDEF Yönetim Kurulu Üyesi ve Gıda Komisyonu Başkanı Sinan Vargı, Tarım Bakanlığı'nın firmaları açıklamasına rağmen bu firmaların isim değişikliği yaparak aynı usulsüzlüğü işlemeye devam ettiğini, 21 kez yakalanıp yine aynı suçu işleyen gıda sahtekarlarına bile rastlandığını söyledi. Vargı, gıdada hile ve tağşiş yapan firmaların açıklanması ve ağır para cezaları verilmesinin caydırıcı olmadığını, bu ürünleri üreten ve satanlara mutlaka hapis cezası verilmesi gerektiğini de savundu.

Hileli gıda ürünlerinin 2016 yılından beri neden açıklanmadığını soran CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Köy İşleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer,  “Yoksa denetimlerden mi vazgeçildi?” dedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, hileli gıda üreten veya ithal eden firmaları açıklama uygulamasını “bazı mağduriyetler yaşanması” nedeniyle durdurduğunu açıkladı. Ancak bu mağduriyetlerin ne olduğu açıklanmadı.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (GTHB), Ürün Doğrulama ve Takip Sistemi (ÜDTS)'nin uygulanma tarihinin -yine- ertelendiğini duyurdu. 31 Aralık 2013'ten beri bu 7. erteleme. Kolay kırılamayacak bir rekor gibi görünse de yeni rekor için fazla bekleyeceğimizi sanmıyorum. Yeni ilan...