gıdada bilgi kirliliği

Tarım-Orman Çalışanları Birliği Sendikası (TOÇ BİR-SEN) Genel Başkanı Hüseyin Öztürk, “Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi”nin 28, 29 ve 30. Maddelerinin Genel Kurulda kabul edilerek Kanunlaşmasının, toplum zihninde “Gerçekler gizlenmek isteniyor” algısını oluşturacağını belirtti.

Çok sayıda sivil toplam örgütünün bir araya gelerek kurduğu Güvenilir Ürün Platformu’nun bilgi kirliliğini önlemek için başlattığı “Ne Yiyelim Ne İçelim, Güveniliri Nasıl Seçelim?” toplantılarının ilki Elite World İstanbul’da gerçekleştirildi.

Sözün özü; tüketici sorgulamalı, sesini çıkarmalı, sanayi de bu durumu desteklemelidir. “Gıda sektörü; tüketiciden uzaklaşmaya başladıysa inandırıcılığı kaybeder!”

Sokrates’in dediği gibi “bilgelik merakla başlar” ve bilim de kaynağını meraktan alır. Merak geçici bir tutkudan fazlası, bir yaşam biçimi olmalıdır. İçinde bulunduğumuz bilgi kirliliği kaosundan ancak merak ile beslenen sorgulama ve bilimsel düşünme alışkanlığımızın yaygınlaşmasıyla çıkabiliriz. Bunu yapmak kendimize olan borcumuzken, bilimsel doğruların yayılması için çaba göstermenin de gıda ve içecek endüstrisinin ortak görevi olduğunu kabul etmeliyiz.

6.Gıda Güvenliği Kongresi Sonuç Bildirgesi yayınlandı. Gıdanın, kendi alanlarında bilimsel bir varlık gösteremeyenlerin toplumda isim yapmak için istismar ettikleri bir alan haline geldiği vurgulanan bildirgede; “Kamu yönetiminin verdiği izinle yine onun belirlediği koşullarda ve denetiminde üretilen gıdalar hakkında yapılan bilim dışı iddialar karşında, bu izni veren ve denetimini yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın sessiz kalması, bilgi kirliliği veya bilginin istismarı olarak adlandırılan gelişmeyi hızlandırmaktadır.” değerlendirmesine yer verildi.

“Ambalajlı gıda güvenli gıdadır. İlgili otoriteden izinlidir ve kontrol altında olduğu gibi, etiketlerde üretiminden menşeine kadar hikâyesini ve özelliklerini görebilirsiniz.” diyen MÜMSAD Genel Koordinatörü Ebru Akdağ, yaratılan korkuyla yanlış seçimler yapan tüketicilere de ciddi zararlar veren bilgi kirliğine karşı organize, stratejisi belirli ve sürdürülebilir bir mücadele gerektiğini vurguladı.

Bilimsel doğruları ne kadar çok ulaştırabilirsek, tüketicinin kafasında oluşan “Tavuk eti yenmeli mi yenmemeli mi?” sorusuna da o derece açık yanıtlar bulmuş oluruz.

Gıda güvenliği hakkında medyada sıkça gündeme gelen açıklamaların hiçbir bilimsel temele dayanmadığını söyleyen SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Tezel, tüketiciye gıda güvenliği konusunda yanıltıcı bilgilerin aktarılmasının önlenmesi amacıyla bir düzenleme yapılmasının artık kaçınılmaz bir ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin trans yağ konusunda AB ve ABD’den daha ileride olduğunu belirten Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri Derneği (MÜMSAD) Başkanı Metin Yurdagül, Türkiye’de üretilen margarinlerde trans yağ içeriğinin yapılan büyük yatırımlarla 2006’da kaldırıldığını söyledi.

Gıda ve beslenmede doğru bilinen yanlışlar, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Gıda Topluluğu tarafından düzenlenen panelde ele alındı. Panelde konuşan Gıda Mühendisleri Odası Üyesi Petek Ataman, medyanın sorumluluk anlayışında sorunların olduğunu ifade ederek birçok doğru bilginin medya tarafından aktarılmadığına vurgu yaptı.