AB’nin kurucu üyelerinden İtalya’da 4 Mart Pazar 2018 tarihinde yapılan seçimin sonuçlarını değerlendiren İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, 2017 yılını etkisi altına alan popülist ve AB şüpheci dalganın İtalya’da da kendisini gösterdiğine dikkat çekti.
İKV Başkanı Zeytinoğlu çekişmeli geçen İtalya seçimleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. İtalya seçim sonuçlarına bakıldığında, AB’nin belli başlı ülkelerinde de olduğu gibi, merkez partilerin zayıfladığının ve aşırı uçların güçlendiğinin görüldüğünü ifade eden Zeytinoğlu; “Bu durum AB’nin geleceği açısından olduğu gibi, Türkiye ile ilişkiler açısından da endişe verici. Seçimlerden galip çıkan 5 Yıldız Hareketi’nin (M5S) yanında, aşırı sağda yer alan Kuzey Ligi’nin de oylarını artırması birleşik Avrupa karşıtlarının güçlendiği anlamına geliyor. Ayrıca Kuzey Ligi’nin lideri Salvini’nin Türkiye’nin AB üyeliği sürecini delilik olarak nitelendiren açıklamaları da son derece tehlikeli ve yıkıcı bir yaklaşımı ortaya koyuyor” değerlendirmesinde bulundu.
İtalya siyasetindeki savrulmalar kritik önemde
Popülist ve AB şüpheci görüşleri muhalefette tutmayı başaran diğer kurucu üyeler Hollanda, Almanya ve Fransa’dan farklı olarak İtalya’da Avrupa entegrasyonunu ve Türkiye-AB ilişkilerini sekteye uğratacak partilerin en yüksek oyu almasının düşündürücü olduğunu söyleyen Zeytinoğlu şöyle devam etti:
“İtalya AB’nin kurucu üyelerinden ve Almanya ile Fransa’dan sonra AB’nin belkemiğini oluşturan ülkelerden biri. Bu açıdan İtalya siyasetindeki savrulmalar özellikle AB’nin geleceğini tartıştığı böyle bir dönemde kritik önem taşıyor. Seçim sonuçlarını değerlendirdiğimizde, merkezden aşırı uçlara bir kayış söz konusu ve AB karşıtı görüşlerin güç kazandığını görüyoruz. Sosyo-ekonomik sorunlar, göç krizi ve AB tarafından terkedilme hissiyatı İtalya’da merkez sağ ve merkez solda aşırı uçlara yönelmeye neden oldu. 2009 yılında komedyen Beppe Grillo tarafında kurulan 5 Yıldız Hareketi oyların yüzde 32,22’sini alarak İtalya seçimlerinin galibi oldu. Kendisini ne sağ ne sol olarak tanımlasa da politik retorikleri M5S’nin siyasal skalanın solunda yer aldıklarını açıkça ifade ediyor. Küresel piyasanın yarattığı eşitsizliklere karşı çıkan parti bu durumun en büyük sebebi olarak da AB’yi ve AB’nin dinamosu Almanya ile Fransa’yı görüyor”.
İKV Başkanı Zeytinoğlu, kurulması beklenen koalisyon hükümeti ile ilgili de açıklamalarda bulundu:
“Oyların yüzde 18,9’unu alarak 2013 yılındaki seçimlere göre 6,5 puan gerileyen Demokratik Parti (PD) beklenenden de kötü bir sonuç alarak hezimete uğradı. Parti Başkanı Renzi seçim sonuçları üzerine istifa ederek aslında demokratik geleneğin güçlü olduğunu da ortaya koydu. AB liderlerinin desteklediği PD, ülkedeki ekonomik durgunluk ve politik istikrarsızlık nedeniyle memnuniyetsiz olan İtalyan vatandaşları tarafından sandıkta cezalandırıldı. Seçimler öncesi PD tarafından önerilen ve mecliste kabul edilen yeni seçim yasasına en çok karşı çıkan partinin M5S olduğu ve iki parti arasındaki görüş ayrılıkları düşünüldüğünde koalisyon hükümetinin M5S ile PD arasında oluşturulması pek mümkün görünmüyor. 2013 seçimlerine göre oylarını 13,59 puan artırarak üçüncü sıraya yerleşen Kuzey Ligi mevcut durumda ilk parti M5S’in potansiyeli en yüksek koalisyon ortağı. Hem Avrupa entegrasyonunun geleceği hem de Türkiye’nin tam üyelik sürecini tehlikeye atacak bir partinin koalisyonda yer alması büyük tehlike arz ediyor. Umarız ki seçimlerin ardında M5S’in belirleyeceği koalisyon ortağı Lega Nord’dan farklı bir parti olur; zira hem AB hem de Türkiye-AB konularındaki politikalar oluşturulacak koalisyona bağlı olarak farklılık gösterecek. Bu bağlamda kurucu üye İtalya’da Brexit sonrası geleceğini şekillendiren AB’ye daha entegre olunmasını ve özellikle de Türkiye’nin AB tam üyelik sürecine daha ılımlı yaklaşımlar benimsenmesini diliyoruz”.