İş-yaşam dengesinde OECD sonuncusuyuz

0
461
OECD verilerine göre, iş-yaşam dengesinde son sıradayız

OECD verilerine göre, Türkiye’de çalışanların %34’ü 50 saatten fazla çalışıyor. OECD’nin bu alandaki en yüksek ortalaması %13. Brigham Young Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada ise uzun iş saatlerinin kaygı ve stresi artırdığı, bunun da tükenmişlik sendromunu tetiklediği tespit edildi.

Brigham Young Üniversitesi, Health Enhancement Research Organization ve Center for Health Research tarafından yapılan araştırmaya göre, mesai içinde yemek arası hariç mola vermek, çalışan verimliliğini %14 artırıyor. 20 bin 114 çalışanın katıldığı ve 2 sene süren araştırmaya göre, çalışanlara esnek çalışma programı sunulması ve egzersiz yapmaya teşvik edilmesi ise verimliliğe yüzde 18 katkı sağlıyor.

Sağlıklı beslenenler daha verimli

Çalışmada yoğun mesainin ve yüksek ciro hedeflerinin tükenmişlik sendromunu tetiklediği belirtiliyor. Stresi yüksek çalışma ortamlarının, çalışanların sağlıklarını ihmal etmelerini kolaylaştırdığına dikkat çekiliyor. İş yerinde sağlıklı beslenen çalışanların, %25 daha yüksek iş performansına sahip olduğu saptanan araştırmada, haftada üç kez, en az 30 dakika egzersiz yapan çalışanların iş performansını %15 artırdığı vurgulanıyor.

Egzersiz üretkenliği artıyor, devamsızlığı azaltıyor

Çalışmada, düzenli olarak egzersiz yapan çalışanların yapmayanlara göre yüzde 11 daha üretken olduğu belirtiliyor. Dikkat çeken diğer bir bulgu ise düzenli egzersiz yapan çalışanların diğer çalışanlara göre devamsızlık oranlarının %27 daha düşük olması.

OECD verilerine göre, iş-yaşam dengesinde son sıradayız

Great Place to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak

Uzun çalışma saatlerinin her zaman üretkenlikle sonuçlanmadığının altını çizen Great Place to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak, “Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) verilerine göre, Türkiye’de çalışanların %34’ü 50 saatten fazla çalışıyor. OECD’nin bu alandaki en yüksek ortalaması %13. Araştırmada, uzun iş saatlerinin kaygı ve stresi artırdığına vurgu yapılıyor. Çalışanlar, güven düzeyi yüksek ve gelişmiş bir kurum kültürüne sahip iş yerlerinde olduklarını hissettiklerinde, işlerini severek yapıyorlar ve verimlilik 3 kat artıyor. Güven ortamının sağlandığı ve kurum kültürünün çalışan odaklı biçimde geliştiği şirketlerde ürün ve hizmetlerin kalitesi, inovasyon, çalışanların yetkinliği ve değer katma istekliliği daha yüksek. Şirketlerin kurum kültürüne yatırım yaparak iş-yaşam dengesini kurmaları bu yüzden önemli.” açıklamasında bulundu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz