Avrupa Birliği destekli Food4Me projesi kapsamında gerçekleştirilen bir araştırma, kişilerin özel ihtiyaçları gözetilerek hazırlanan diyetlerin ve kişiye özel beslenme programlarının, sağlık üzerinde genel sağlık tavsiyelerinden daha faydalı olduğunu gösteriyor.
Food4Me projesi kapsamında internet üzerinden Avrupa genelinde 1,607 katılımcı ile gerçekleştirilen araştırma, Newcastle Üniversitesi Beslenme Araştırma Merkezi Başkanı Profesör John Mathers başkanlığında yürütüldü.
Araştırma sonuçlarını hakkında foodanddrinkeurope internet sitesine konuşan Mathers; “Sonuçta kişiye özel beslenme işe yarıyor. Yedi Avrupa ülkesinde sınırları aşarak, beslenmeyi iyileştirmeyi başardık ve kişiye özel beslenme, geleneksel (genel beslenme tavsiyeleri) yaklaşıma göre daha iyi bir sonuç verdi. Ancak başlangıç aşamasındaki öngörümüzün tersine kişilerin genetik bilgilerini kullanmanın ek bir avantaj sağlamadığını gözlemledik.” açıklamasında bulundu.
Yeni bir halk sağlığı stratejisi
Avrupa Birliğinin kişiye özel beslenme konusunda, bu yaklaşımı esas alarak yeni bir halk sağlığı stratejisi hazırlayan Amerika’nın gerisinde kaldığına dikkat çeken Mathers; “Hükümetin bu beslenme şeklini destekleyeceğine ve belli popülasyon gruplarının ihtiyaçlarını karşılamak üzere çözüm oluşturma aşamasında gıda üreticilerine fırsatlar sunacağına inanıyorum.” dedi.
Geçen ay Londra’da düzenlenen Gıda ve İçecek Konferansında bir konuşma yapan Mathers, iyi beslenmenin sağlıklı kalmaya ve hastalıkların yükünü hafifletmeye nasıl yardımcı olabileceğini anlattı. Ayrıca Mathers mevcut halk sağlığı stratejilerinin başarı düzeylerinin sınırlı olduğuna da dikkat çekti.
Mathers, Food4Me projesi ile “beslenmede herkes için aynı tavsiyelerde bulunulan ortak yaklaşımdan uzaklaşarak, bireyin merkez kabul edildiği ve beslenme ile ilgili tavsiyelerin kişiye özel hale getirildiği bir yaklaşımın benimsenmesiyle” prensipte kişiye özel beslenmenin daha başarılı olup olmayacağının incelenmesi üzerine geliştirildiğini belirtti.
‘Değişen davranışlar’
Mathers, “Önemli olan davranış şekillerinin değiştirilmesi ve insanların kendilerine uygun tercihler yapması yönünde motive edilmesi” değerlendirmesinde bulundu.
Araştırmanın başlangıç aşamasında kişilerin genetik özellikleri ve beslenme arasındaki ilişki ve bu ilişkinin sağlığa etkileri konusunda ortaya çıkan kanıtlarla oldukça ilgili olduklarını beliren Mathers; “Genetik bilgiyi kullanarak kişiselleştirme yolu ile sizin ve benim için doğru beslenme şeklini belirleyebiliriz. Ve kişisel genetik yapımız hakkında bilgi sahibi olmak her birimizin daha sağlıklı beslenme modellerini benimsememiz için motive edici olabilir.” şeklinde konuştu.